Çin kimin yanında? Ukrayna'nın mı, Rusya'nın mı?
Şi Cinping ve Zelenskiy'nin kuracağı diyalog, dünya barışı için büyük fırsat!
YUSUF İNAN YAZDI...
Çin kimin yanında? Ukrayna'nın mı, Rusya'nın mı?
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Rusya ziyareti tüm dünyanın gündeminde.
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in yapacağı hamleler merak ediliyor.
Çin, Rusya'nın yanında mı yer alacak, Ukrayna'ya destek mi olacak?
Beklenti, Çin'in Rusya'nın yanında yer alacağı yönünde.
Peki, bu beklenti gerçek olabilir mi?
Bu soruya cevap vermeden önce Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy'nin Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşme talebini hatırlamak gerekiyor.
Zelenskiy, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşme talebini 24 Şubat 2023 tarihinde açıkladı.
O günden bu güne Çin'den cevap gelmedi. Çin'in Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle ilgili "Bütün ülkelerin egemenliğine saygı" dışında dikkat çeken bir açıklaması olmamıştı.
Şi Cinping, tüm dünyanın beklediği mesajı verdi!
Çin, Ukrayna'da savaşın son bulması için 12 maddelik barış planını daha önce taraflara sunmuştu.
Batı dünyasının sıcak bakmadığı, "Çin'in Barış Planı'nın" Moskova'da yeniden gündeme gelmesi, Çin'in Moskova ve Kiev'i barışa zorlayacağı şeklinde yorumlandı. Zira, Rusya sürekli yalnızlaşıyor, Ukrayna'ya verilen destek ise artıyor.
Çin'in yalnızlaşan Rusya ile uzun süre aynı çizgide kalması mümkün görünmüyor.
Çünkü, Çin'in pazarı tüm dünya!
Çin elindeki pazarı kaybetmek istemeyecektir.
O nedenle Moskova ve Kiev'i barışa yönlendirecektir.
Şi Cinping'in Moskova'da verdiği mesaj budur!
Çin'in Barış Planındaki maddeler şöyle:
- Bütün ülkelerin egemenliğine saygı, BM anlaşmasına uyulması
- Soğuk savaş zihniyetinden vazgeçilmesi ve bir ülkenin güvenliğinin diğer ülkelerin aleyhine önlemlerle sağlanmaması prensibine saygı
- Askeri çatışmaların sona ermesi, gerilimi artırıcısı adımlardan kaçınılması, Rusya ve Ukrayna'nın diyaloğa davet edilmesi
- Barış görüşmelerinin yeniden başlaması;
- İnsani krizin çözülmesi;
- Sivillerin ve savaş esirlerinin korunması;
- Nükleer santrallerin korunması;
- Nükleer, kimyasal ya da biyolojik silah kullanma tehdidine karşı durulması
- Tahıl koridoru anlaşmasının desteklenmesi;
- Tek taraflı yaptırımlara son verilmesi;
- Üretim ve sevkiyat zincirlerinin istikrarının sağlanması
- Çatışma sonrası yeniden yapılanmaya destek olunması
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping Moskova'ya giderken, Japonya’nın Başbakanı Fumio Kişida’da Kiev'e gitti.
Japonya’nın Başbakanı Fumio Kişida’nın Kiev ziyareti dikkat çekti.
Zelenskiy, Putin ile görüşen Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'i Kiev'e davet etti.
Zelenskiy'nin bu hamlesi ABD basınında farklı yankılandı.
"Kiev, Çin'den çekiniyor. Çin'i kızdıracak bir hamlede bulunmak istemiyor."
ABD basınında yer alan bu iddia, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere ABD ve NATO'nun endişeleri de diyebiliriz.
Ancak, gözardı edilen bir gerçek var...
O da, Ukrayna'nın Çin ile stratejik geçmişi...
Ukrayna sadece ABD ve Avrupa ülkeleri ile iletişim halinde değildi. Ukrayna'da yaşadığım yıllarda (2013 – 2018) Ukrayna devletinin Çin ile olan iletişimi dikkatimi çekiyordu.
Ukrayna halkı Çin'e hayrandı.
Çin ve Ukrayna üniversiteleri işbirliği içindeydi.
Bir gazeteci olarak Çin'in Ukrayna'ya çok önem verdiğini görüyordum.
Ukrayna sokaklarında, Ukrayna üniversitelerinde, Ukrayna iş dünyasında Çin konuşuluyordu.
Ukrayna şehirlerinde Çinli öğrenciler görüyordum.
Bazı şehirlerde Ukraynalı kızlarla evlenen Çinlilerle karşılaşıyordum.
Ukraynalı bilim insanlarının Çin'e gidip geldiklerine şahit oluyordum.
Çin Üniversiteleri, Ukraynalı bilim insanlarını Çin'e davet ediyor, tüm masrafları da karşılıyordu.
Bu konularla ilgili bir çok bilim insanı ve üst düzey generalle, iş dünyasından bir çok isimle ve siyasetçilerle sohbet etme imkanı buldum.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Çin'in Ukrayna'daki hakimeyeti karşısında çok şaşırmıştım.
Kiev ile Pekin arası kuş uçuşu direkt mesafe 6451 kilometre iken, Kiev ile Ankara arası 1184 kilometredir...
Şaşırmamın nedeni, Türkiye'nin Ukrayna'da kökleşmiş bir ticari sisteminin, alt yapısının olmamasıydı.
Türkiye, Ukrayna'da orta ölçekli iş adamları tarafından temsil ediliyor, onlar da Hain Ahıska Çetelerinin saldırısına uğruyor, malına ve parasına çöküldüğü için Ukrayna'da kalıcı olamıyorlardı.
Hain Ahıska Çeteleri, Türk iş insanlarının Ukrayna'da kökleşmesini engelliyordu.
Hain Ahıska Çeteleri sadece Türkiyeli iş insanlarına musallat oluyor, Çinli, Amerikalı, Alman, İngiliz, Fransız vs. iş insanlarına saldırmıyorlardı. (*)
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bu konuyu titiz bir şekilde araştırmalı, Ukrayna'da Türk bayrağını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğraflarını indiren, Hain Ahıska Çetelerinin arkasındaki eli ortaya çıkarmalıdır.
Bu konuda 2013 - 2015 Odessa Başkonsolosu Nur Sağman'ın görüşleri ve analizleri dinlenilmelidir.
*
FOTO: Ukrayna'da indirilen Türk bayrağı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafları - 2016
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Moskova ziyareti Rusya'nın elini güçlendirmedi, Kiev'in elini güçlendirdi.
Kiev, hem NATO'nun, hem de Çin'in adı konulmayan desteğini almış oldu.
Çin ve Rusya ‘Stratejik İşbirliğinde’ anlaştı...
Ancak bu işbirliğinin yürümesi, Rusya'nın Ukrayna işgalini makul şartlarda bitirmesine bağlı.
Rusya, Ukrayna'dan çekilmediği sürece, bu işbirliğinin yürüme ihtimali yok.
Rusya, Ukrayna'yı işgal ederek hem kendi ülkesinin geleceğini tehlikeye attı, hem de Çin'in tıkır tıkır işleyen küresel ticaretine çomak soktu.
Bu nedenle Şi Cinping Moskova'ya bir "Barış Planı" ile gitti.
Şi Cinping, Zelenskiy ile de görüştükten sonra barış görüşmeleri hız kazanacaktır.
Aksi halde, Rusya kendi ülkesiyle birlikte Çin'in küresel ticaretini de yok edecek!
Çin'in ve tüm dünyanın geleceğini tehlikeye atacaktır.
Şi Cinping ve Zelenskiy'nin kuracağı diyalog, dünya barışı için büyük fırsat!
İnsanlığın savaşa ihtiyacı yok!
İnsanlığın barışa ve mutluluğa ihtiyacı var!
(*) Bu konuda 2013 - 2015 Odessa Başkonsolosu Nur Sağman'ın görüşleri ve analizleri dinlenmelidir.
YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
İnstagram: fondinan2016
E-Mail: [email protected]