Çıplak aramanın tanığıyım

Cezaevinden sadece 1.5 ay önce çıkmış biri olarak söylüyorum!

Çıplak aramanın tanığıyım


Çıplak aramanın tanığıyım

Bu tablo karşısında, cezaevinden sadece 1.5 ay önce çıkmış, “FETÖ'cü veya PKK'lı” olmayan birisi olarak şunları söylemek zorunda kaldım...

Mayıs 2003; dönemin Başbakanı Erdoğan, Başbakanlık binasında Valilerle bir toplantı yaptı ve onlara şöyle seslendi:

- Temel hak ve hürriyetlerin sağlanması konusunda gerekli tedbirleri alınız. Özgürlük alanını alabildiğince genişletme konusunda kararlıyız. Kanun kadar önemli, belki daha önemde olan, o kanunu uygulayan kamu görevlilerinin anlayışı ve uygulama tarzıdır. Bir seferberlik halinde insan haklarını önemsemenizi istiyorum.

- İşkencenin toplumsal hafızadan silinmesini bekliyorum. İşkencenin kökünün kazınmasında kararlıyız. Kendinizi işkenceye muhatap olanların yerine koyunuz. Bu tür şikayetleri derhal inceleyip sonuçlandırınız.

Şubat 2011; kaybolan yakınlarını arayan “Cumartesi Anneleri” ile görüşen dönemin Başbakanı Erdoğan, 1979'da öldürülen iki arkadaşının cenazesine katıldığı için gözaltına alındığını, bir gece Metris Cezaevi'nde kaldığını anlatıp, ayaklarının dizlerine kadar buzlu suda tutulduğunu, bu “işkence”den sonra da eroin bağımlılarının odasına alındığını söyledi.  

Ekim 2013; Erdoğan, Metris'te tutulduğu bir günlük sürede kendilerine sıcak çorba ikram ettiği için, “Anarşistlere yardım etmek sana mı kaldı?” denilerek, “falakaya yatırıldığını” belirttiği, o vakitler onbaşı rütbesiyle askerlik görevini yapan Fehmi Kanlı'yı ziyaret etti. 

Netice-i kelam; “İşkenceye sıfır tolerans” AKP'nin sloganı ve hedefi oldu. Yetkililer her fırsatta, ülkemizde işkence ve kötü muamelenin sona erdiğini savundu.

Bunları hatırlatmamın sebebi mi?

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun gündeme getirdiği, Uşak Emniyet Müdürlüğü'nde 30 kadına çıplak arama yapıldığı iddiası üzerine başlayan tartışmalar.

Bir haftadır dikkatle ve sabırla izliyorum.

İddiayı yalanlayan Uşak Valisi Funda Kocabıyık, şu açıklamayı yaptı:

“Bir kadın Vali olarak söylüyorum; HDP milletvekili tarafından defalarca yalanlamamıza rağmen sistematik olarak gündeme getirilen bu iftira tamamen hayal mahsulü ve kötü bir yalandır, FETÖ terör örgütünün esiri olmuş yayın organlarının ve kişilerin karalama kampanyasıdır. Yaşananlar göstermektedir ki, FETÖ ve PKK terör örgütleri aynı amaç uğrunda birleşmişlerdir.”

Uşak Emniyet Müdürü ve çok sayıda polis, Gergerlioğlu hakkında suç duyurusunda bulundu. 

AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, cezaevlerinde aramanın nasıl yapılacağının hukuk düzeni tarafından belirlendiğini kaydedip, Böyle bir iddia varsa, bunun belgelerini verirler. Bizler de tahkikat yaparız, araştırırız. Varsa bir hukuka aykırılık, bunun hesabını hep beraber sorarız” dedi.

AKP'nin bir diğer Grup Başkanvekili Özlem Zengin ise cezaevleri ve emniyette çıplak arama yapıldığı iddialarına asla inanmadığını bildirip, şunları söyledi: 

“Bunu çok net söyleyeceğim, bu bir FETÖ yöntemidir. Bütün hayatı kadın mücadelesi ile geçmiş bir insanım. Böyle bir şeye müsaade edebilir miyiz biz? Bir kadının böyle aranmasına biz tahammül edebilir miyiz, yani akıl var mantık var. Türkiye’de cezaevleri şartları dünyayla kıyaslanamayacak kadar iyi. Türkiye’de cezaevlerinde bu şekilde bir muamele olamaz. Nerede yaşıyor bu insanlar, inanılır gibi değil. Bunlar kesinlikle yok. Burada kasti bir siyasi propaganda var.”

İddiaları yalanlayan son isim AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal oldu. Bunu tam bir 5. kol faaliyeti” diye nitelendiren Ünal, şu yorumu da yaptı:

“Önümüzdeki süreçte FETÖ'cülerin hapishanelerde oluşturmak istediği bir hareketlenme ve hapishaneler üzerinden yapmak istediği belli provokasyonların ilk işaret fişeğidir bu.”

ADALET BAKANLIĞI NE DİYOR

İki şey için bekledim.

Birincisi; yetkililerin kimin söylediğine değil, neyin söylendiğine bakarak, toptancı reddiye anlayışı yerine, “Bu ciddi bir iddiadır. Derhal gerekli inceleme ve araştırmaları yaptıracağız.” diyerek, makûl bir tavır göstermesini...

İkincisi; Adalet Bakanlığı'nın açıklama yapmasını...

Adalet Bakanlığı'ndan henüz resmi bir açıklama gelmedi.

Ancak bugün Hürriyet gazetesi, Bakanlık yetkililerine dayanarak, Ceza İnfaz Yasası ve Cezaevleri Yönetimi Ceza İnfazı Hakkında Yönetmelik’te çıplak arama düzenlemesinin yer aldığına dikkat çekti.

Böylece, öncelikle AKP yetkililerinin günlerdir kesin bir dille yalanladığı uygulamanın “hukuken” var olduğu görüldü.

Adalet Bakanlığı yetkililerinin, Hürriyet'teki diğer beyanlarına gelince; “Çıplak aramanın hassasiyetle uygulanan istisnai bir yöntem olduğunu ve beden çukurlarındaki aramanın cezaevi tabibince yapılması gerektiğini” vurgulamışlar.  

Bu tablo karşısında, cezaevinden sadece 1.5 ay önce çıkmış, “FETÖ'cü veya PKK'lı” olmayan birisi olarak şunları söylemek zorunda kaldım:

Polisi bilmiyorum, ama maalesef cezaevinde bu uygulama var... İstisnai falan değil, cezaevi tabibince de yapılmıyor... Tanığıyım!..

Müyesser Yıldız

Odatv.com