Mustafa Kemal Atatürk'ün ölüm yıldönümünde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de yıllar boyunca Atatürk ve cumhuriyet kavramları kullanılarak Türkiye'nin demokratik ve ekonomik olarak sömürüldüğünü söyledi.

Erdoğan, "Ülkemizde yıllardır en büyük ticaret Atatürk ve cumhuriyet ticaretidir. Bize olan düşmanlığın en önemli sebeplerinden biri bu kirli ticareti ifşa etmiş ve önüne geçmiş olmamızdır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk tarihinin bir asra sıkıştırılmaması ve binlerce yıllık devamlılığı içinde kavranması gerektiğini, cumhuriyeti yüceltmek için ondan önceki tarihin yok sayılmaması gerektiğini söyledi:

"Gazi Mustafa Kemal'in hizmetlerini anlatmak için ondan önceki tarihe kim kusanlar da aynı şekilde Atatürk maskesi takarak millete olan husumetlerini gizlemeye çalışıyorlar. Atatürk'ü ve Cumhuriyeti bu istismarcılara terk etmeyeceğiz.

"Cumhurbaşkanlığı forsunda sembolleştirdiğimiz 2.200 yıllık devlet geçmişimiz Selçuklu ve Osmanlı başta olmak üzere değerimizdir."

'Mustafa Kemal Ankara'daki Meclis'i Osmanlı adına faaliyete geçirdi'

Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

"Binlerce yıllık tarihi sürekliliğimiz içindeki Türkiye Cumhuriyeti'ne ve onun kurucusuna sahip çıkmak hepimizin görevidir.

"Ama bunu yaparken geçmişe, Osmanlı'ya Selçuklu'ya ihanet etmemek gerekir.

"Söğüt'te dikilen Osmanlı çınarı 600 yıl boyunca 3 kıta 7 iklimde şanla şerefle, adaletle, başarıyla yaşamıştır.

"Cumhuriyetimizi Osmanlıdan kurtarabildiğimiz miras üzerinde kurduk. Kök olmazsa ağaç olmaz.

"Gazi Mustafa Kemal Samsun'a bir Osmanlı subayı olarak çıkmış, Ankara'daki Meclis'i Osmanlı adına faaliyete geçirmiştir.

"Cumhuriyetin inşası da Osmanlı'dan devralınan mevcut idari sistem üzerinde gerçekleştirilmiştir.

"Bunlar ortadayken Osmanlı'yı sürekli aşağılamak ya cehalettir ya art niyettir.

"Tarihimiz bizim yörüngemizdir. Yörüngeden çıkan bir gök cismi nasıl sonsuz karanlık içinde kaybolmaya ve yok olmaya mahkumsa toplumlar da öyledir.

"Milletler ve devletler mezarlığı olan tarih bunun sayısız örnekleriyle doludur.

"Son günlerde yine birileri yine ağızlarına sakız ettiler. Osmanlı'da okuma yazma oranı çok düşükmüş. neymiş efendim Osmanlı'nın kendi silah sanayii yokmuş. Osmanlı yönetimi altındaki halklara zulmedilmiş.

"Hepsi yalandır, iftiradır. Her ülke ve toplum gibi Osmanlı'nın da eksikleri vardır. Bunların tespitlerini yapmak tarihçilerin işidir. Bize düşen görev ecdadımızın güçlü yönlerini geleceğimizi aydınlatan bir ışık haline getirmektir.

"Bugün Osmanlı coğrafyasının neresine giderseniz gidin derin bir muhabbetle karşılanıyorsanız ortada sıkı sıkıya sahiplenecek bir miras var demektir.

"Bosna Hersek'te Aliya İzzetbegoviç'i hastanede ziyaret ettiğimizde oğlu 'zihni kapalı gibiydi' dedi, biz ziyaret edince birkaç kelam etti: 'Evladım Tayyip, buralar evladı fatihandır, buralar Osmanlıdır, ben gidiyorum, buralar size emanettir dedi. Ertesi gün de rahmeti rahmana kavuştu.

"O bunu böyle biliyor fakat gel gör ki bizimkiler Bosna Hersek'te Osmanlı'nın olduğundan bihaber."

"Tek parti yönetimi şayet Nuri Demirağ'ın Kayseri'ye kurduğu uçak fabrikası, Nuri Killigil'in İstanbul'da kurduğu silah fabrikası gibi girişimlere sahip çıkmış olsaydı bugün Türkiye silah sanayiinde çok farklı bir yerde olurdu.

"Nuri Demirağ'ın, Killigil'in, gaz ocağı fabrikasına, soba fabrikasına dönüştürüldü. Bunlar bu şekilde ihanet ettiler.

"İnşallah 2023'te milli savaş uçağımızı da havada göreceğiz."

BBC TÜRKÇE