Cumhurbaşkanı seçilen parti genel başkanlığından ayrılmalı

'TOGG'UN RENGİ GEMLİK YEŞİLİ OLMASI LAZIM'

Cumhurbaşkanı seçilen parti genel başkanlığından ayrılmalı




Cumhur İttifakı ortağı Destici'den dikkat çeken çıkış: Cumhurbaşkanı seçilen parti genel başkanlığından ayrılmalı

Cumhur İttifakı'nın üç ortağından biri olan BBP lideri Destici; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili söylediği sözlerle dikkat çekti. Destici, "Cumhurbaşkanı partili olabilir ama önümüzdeki dönemde yeni bir Anayasa değişikliği teklifi gelirse burada Cumhurbaşkanı olanın parti genel başkanlığından ayrılması yönünde BBP'nin görüşü var" ifadesini kullandı.

Cumhur İttifakı içinde yer alan Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilişkin dikkat çeken bir çıkış yaptı. Destici "Cumhurbaşkanı partili olabilir ama önümüzdeki dönemde yeni bir anayasa değişikliği teklifi gelirse burada cumhurbaşkanı olanın parti genel başkanlığından ayrılması yönünde BBP'nin görüşü var" ifadelerini kullandı. Mustafa Destici; siyasi partilere yapılan hazine yardımlarına da karşı olduğunu söyledi.

BBP lideri Destici, TBMM'de basın mensupları ile birlikte kahvaltı yaptı. Destici, kahvaltı sırasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Destici'nin açıklama ve cevaplarından öne çıkanlar şöyle:

'TOGG'UN RENGİ GEMLİK YEŞİLİ OLMASI LAZIM'

(TOGG'a ilişkin) 60 yıl önce yarım kalan bir hayali Türkiye, cumartesi günü gerçekleştirmiş oldu. Bu millet olarak hepimizin ortak gururu, kıvancı. Biz araca bindik, kullandık. Çok kısa bir zaman dilimi içinde belli bir performansa ulaşabiliyor. Mesela yeşil yoktu. Herhalde bundan sonra bir yeşil rengimiz de olacak. Bence aslında Gemlik yeşili, zeytin yeşili olması lazım. Orada Rize yeşili de konuşuldu işin doğrusu...

Ama benim kanaatim, görüşüm Gemlik'te olduğu için zeytin yeşili. Bir de tabii o tasarımcıların işi, hangi yeşil tutar. Bu da çok önemli. Bu 6'ncı rengin yanına 7'nci renk de eklenecek. Öyle gözüküyor. Biz siyasette de olduğumuz için bizim için siyah biraz mecburi gibi oluyor. Siyaset dışı olsam, özel bindiğim bir araç olsa o zaman farklı bir renk tercihimiz olabilir. Zeytin yeşili gibi... Çıkarsa. Veya beyaz da olabilir, sade bir renk.

'3'TE 1 ORANINDA DAHA UCUZ OLMASINI BEKLİYORUM'

Televizyon da izleyebiliyorsunuz ön panelde. Ama tabii şoförün izlememesi gerekiyor. İzlerse risk olabilir. Ama televizyon da olduğunu söylediler. Geniş bir ekranı var ön panelde. Fiyat konusunda orada ser verdiler, sır vermediler. Cumhurbaşkanımız da öyle bir şeyde bulunmadı. Orada böyle bir konu geçti ama... Orada özellikle soruldu. Ceo'nun verdiği cevap, mart ayına 5 ay var, bir araç için fiyat belirlemek doğru olmaz, yanıltıcı olur dediler. Bir rakam telaffuz edilmedi.

Bizim bu segmentte yurt dışından ithal ettiğimiz araçlarda özel tüketim vergisi var. Bu yerli üretim olduğu için özel tüketim vergisi olmayacak. Özel tüketim vergisi de ithal edilen bir araçta hemen hemen fiyatın yarısına tekabül ediyor. O kadar olmasa bile 3'te 1 oranında daha ucuz olmasını bekliyorum.

'HERKES PARTİ ÜYELİĞİ AİDATLARI VE BAĞIŞLARLA SİYASET YAPABİLİR'

(Siyasi partilere ödenen hazine yardımına ilişkin) Meclis'in en kalabalık olduğu toplantıda hepsi karşımdayken ben bunu ifade ettim. Bu gerçekten benim canımı acıtıyor. Ben bütün vatandaşlarımızın canını acıttığını düşünüyorum. 5 siyasi parti, isterse 15 siyasi parti olsun seçime 25 parti giriyor, 5 partiye veriyorsunuz, bir de 4,5 milyar lira dağıtıyorsunuz. Bana göre bu hakça değil; iki yeteri miktarın çok fevkinde. Bir partinin cari giderlerini karşılayacak miktar. Yani holding binaları gibi binalar aslında, yüzlerce insan çalıştırsınlar, hepsinin altında parti arabaları...

Devlet hazinesinden karşılanıyor. Şimdi bu gerçekten Anayasa'nın tarif ettiği iki esasa da uymuyor. Bu Anayasa Mahkemesi'ne gitti, tek oyla reddedildi. Onun da karşı oyu vardı, haksızlık olduğu yönünde. BBP olarak diyoruz ki bu kaldırılsın. Biz nasıl ki parti üyelerinin aidatları ve bağışlarla yapıyorsak siyaseti, herkes bunu yapabilir. 5 siyasi partiye de bunu söylüyorum ama özellikle Cumhur İttifakı'nın karşısındaki sayın Kılıçdaroğlu, sayın Akşener, her konuyu dile getiriyorlar. Bu konuda tek laf etmiyorlar. Çünkü işlerine geliyor. Önümüzdeki yıl 1 milyar TL'ye yakın para alacak hazineden. 500 milyonun üzerinde de İYİ Parti alacak.

'EN FAZLA BÜTÇEYİ AK PARTİ ALIYOR'

Hazine yardımı olmamalı. Partilere seçim yardımı yapılmamalı diyoruz. Biz bunların hepsine karşıyız. Yapıyorsanız da adil yapın diyoruz. Bence Hz. Ömer'in adaleti diyoruz ya mum meselesi var ya ben sayın Cumhurbaşkanımızın o hassasiyeti gözettiğini düşünüyorum. Devlet işlerinde devletin mumu, parti işlerinde partinin mumu hassasiyetini gözettiğini düşünüyorum. Çünkü burada en fazla bütçeyi AK Parti alıyor. AK Parti'nin bu anlamda bütçe diye bir sıkıntısı yok.

'BBP'NİN GÖRÜŞÜ CUMHURBAŞKANININ PARTİ GENEL BAŞKANLIĞINDAN AYRILMASI YÖNÜNDE'

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili başından itibaren bir uyum yasaları sürecinin tamamlanması gerektiğini söyledi. İki, yeni anayasa taslağı hazırlığımızda da cumhurbaşkanı partili olabilir ama önümüzdeki dönemde yeni bir anayasa değişikliği teklifi gelirse burada cumhurbaşkanı olanın parti genel başkanlığından ayrılması yönünde BBP'nin görüşü var. Keza cumhurbaşkanı yardımcılarının seçimle iş başına gelmesi gibi hususlar bu iki maddeden başlayarak bizim bu konuda farklı görüşlerimiz var.

'MÜSLÜMAN TÜRK AİLE HAYAT TARZINA BİR MÜDAHALE VAR'

(Anayasa değişikliği teklifi) Ailenin korunmasına ilişkin bir madde olacak. Bu tamamen Müslüman Türk ailesinin bizim kendi kültürümüze, inancımıza göre; daha doğrusu dünyadaki bütün inanç ve öğretilere göre, evrensel ahlaka göre bir aile yapımız var. Bu da kadın ve erkekten oluşuyor. Bunun korunmasına yönelik. Bir takım sapkın düşüncelerde, bizim inancımıza, kültürümüze ters olan hayat tarzlarından korunmasına yönelik.

Müslüman Türk aile hayat tarzına bir müdahale var. Bunu aşağılama var. İstanbul Sözleşmesi'nde de bu türden ifadeler var. Dolayısıyla bizim inancımızı da kültürümüzü de kimse aşağılayamaz. Avrupa'da pek çok ülke de İstanbul Sözleşmesi'ni ya imzalamadı ya da sonradan çıktı. Dolayısıyla bence bu gelecek Anayasa değişikliği teklifinde en önemlisi başörtüsü ile ilgili bir düzenleme ve ikincisinin de Türk aile yapısının korunması."

KARAR