Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünkü konuşmasında "Şimdi birileri çıkıyor emekli maaşlarına 7 bin lira, 10 bin lira seyyanen ekleyelim diyerek kendi akıllarınca emeklilerimizi tahrik ediyor. Bakınız bizim ülkemizde halihazırda 16 milyon emeklimiz var. Emekli maaşlarına 7 bin lira eklemek demek bütçeden yaklaşık 1,4 trilyon liralık, 10 bin lira eklemek demek 1,9 trilyon liralık bir kaynağı buraya aktarmak demektir. Mevcut maaşların tutarından söz etmiyorum. Sadece 7 bin lira veya 10 bin lira olarak ifade edilen ek artışın maliyetini anlatıyorum.

Yani 2024 yılı boyunca ülkemizde tek çivi çakmasak tüm yatırım bütçesini buraya aktarsak bile bu gideri karşılamaya yetmiyor. Aynı şekilde deprem harcamalarının tamamını bu iş için kullansak yine yeterli gelmiyor. Eğitime, sağlığa, tek kuruş harcamadan her birinin tüm bütçesini buraya aktarsak ucu ucuna ya kurtarıyor ya kurtarmıyor. Askeriyle, polisiyle, eğitimcisiyle, sağlıkçısıyla tüm memuru ve işçisiyle devletin çalışanlarının yarısından fazlasına maaşlarını vermesek o zaman belki bu ilave gideri karşılayabiliriz. Burada konuştuğumuz emeklilerimizin mevcut maaşlarının maliyeti değil yapılması istenen ilave artışların tutarıdır" demişti.

‘ULAŞACAĞIMIZ ÇOK HEDEF VAR’

Hepinize müteşekkirim, hepinizden razıyım. Unutuldu sanılmasın. Siyasetin zorlu etaplarında gösterdiğiniz dirayet, yalan, dedikodu ve iftiralar karşısında sahnelediğiniz cesaret, biliniz ki her türlü övgünün önünde ve üstündedir. Davamız haklının, hakikatin davasıdır. Yolumuz uzun, yükümüz ağır velakin irade ve inancımız çelik gibidir. Dönemin insanı değil, davasının insanı olan, basit meşgalelere sıkışan değil, dar kalıpları kıran, meşale gibi yanan, yandıkça çevresini aydınlatan arkadaşlarımızla yeni yüzyılı kucaklayacağız. MHP'nin gündemi ve siyasi koordinatlarını belirleyen, iradesini tesis eden sadece ve sadece büyük Türk Milleti'dir. Sevdamız millet, gücümüz devlettir. Daha yapacağımız çok işler, ulaşacağımız çok hedefler vardır.

‘SIKILI YUMRUKLARIN AÇILMASI HER ÜLKENİN ÇIKARINA’

Yaşanan her an geride kalıyor. Varlığını ve hayat haklarını muhafaza etmek isteyen bir milletin sürekli geleceğe bakması, yeni hedefler tayin etmesi, mecburiyet olarak karşımıza çıkıyor. Küresel siyaset arenası Türk milliyetçiliğinin yeni bir duruş, durum muhasebesi yapmasını acil hale getirmektedir. Siyasi ve fikri çalışmalarımızın odak noktalarından birisi olarak da bunu görüyoruz. Rusya'nın NATO ile savaşması demek Türkiye için beka düzeyinde bir sorun ve sancıdır. Rusya-Ukrayna savaşının 3. yılında diplomasi ve diyalog kanallarının açılmasından başka makul bir alternatif yoktur. Müzakere masasının güncellenerek silahların susması, sıkılı yumrukların açılması, Rusya, Ukrayna ve Türkiye başta olmak üzere her ülkenin çıkarınadır.

‘SESSİZ KALMAK ZULME ORTAKLIKTIR’

Gazze'de akan kan durmalıdır. Soykırımcı İsrail hesap vermelidir. İsrail'in geçici tedbirlere tam ve eksiksiz riayeti gecikmeksizin sağlanmalı. İhtiyaç duyulan mekanizmalar devreye sokulmalıdır. Filistin halkının istediği eşitliktir, bağımsızlıktır. İsrail'in Doğu Kudüs, Gazze ve işgal altındaki Filistin topraklarının kimliğini ve statüsünü değiştirme amacı gayri hukukidir. ABD Başkanı Biden'ın ateşkesin önümüzdeki pazartesi günü olacağını söylemesi ihtiyatlı iyimserliğimizi desteklemiştir. Bir halkın varlığı inkar edilirken, bir halkın hak ve hürriyeti çiğnenirken sessiz kalmak zulme ortaklıktır.

‘EMEKLİLERE GEREKLİ İYİLEŞTİRMELER YAPILACAK’

İnanıyorum ki Sayın Cumhurbaşkanımızın gayretleri ve emekleri ziyan olmayacak, adalet tecelli edecektir. Türkiye'nin duruşu doğrudur. Masum sivillerin ölümüne itiraz etmek ahlak ve namus müdafaasında kararlılık göstermektir. Cumhuriyetin yeni yüzyılı, Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın ilk perdesidir. Bu yüzyılda Türkiye yükselişini hızlandıracaktır. Hayat pahalılığı kaderimiz değildir, bitecektir. Emeklilerimize gerekli iyileştirmeler cömertçe yapılacaktır.

KARAR