Davutoğlu: Trump’ın mektubu geldiğinde kahrımdan uyuyamadım

Türkiye Cumhuriyeti'ne doğrudan saldırı niteliğinde olduğunu söyledi.

Davutoğlu: Trump’ın mektubu geldiğinde kahrımdan uyuyamadım




Davutoğlu: Trump’ın mektubu geldiğinde kahrımdan uyuyamadım

Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, Trump'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a gönderdiği mektubun geldiği gece kahrından uyuyamadığını ifade ederek, kullanılan ifadelerin Türkiye Cumhuriyeti'ne doğrudan saldırı niteliğinde olduğunu söyledi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Habertürk’te dış politikaya dair konuştu.

ABD Başkanı Donald Trump’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘Aptal olma’ ifadeleriyle seslendiği mektubun on yıllar boyu hatırlanacağını ancak şimdi basın ambargosu nedeniyle konuşulmadığını savunan Davutoğlu, “Doğu Akdeniz’de Pompeo o mektup üzerine gitti Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile anlaşma yaptı. Amerikan tankları da Yunan tanklarıyla birlikte bize gövde gösterisi yaptı” dedi.

“BÖYLE DIŞ POLİTİKA OLMAZ”

Geçtiğimiz haftalarda ABD’nin Batı Trakya’da Yunanistan ile yaptığı tatbikatı hatırlatan Davutoğlu, şunları söyledi:

* ABD, Yunanistan ile birlikte Batı Trakya’da tankların namlularını Türkiye’ye yöneltip soydaşlarımızın olduğu yerde tatbikat yapıyorsa Amerikan Büyükelçiliği çağrılır ve sorulur, hem burada hem Washington’da. ABD de, Yunanistan da biz de NATO üyesiyiz. Kime karşı, bu namlular kime döndü?

* Rusya ortada olmadığına göre Bulgaristan da komşu ülke olarak NATO üyesi olduğuna göre bu tatbikatın bizden başkasını hedef alması mümkün değil.

 Hangi temelde yapıyorsunuz diye sormak lazım. Ama siz ‘Aptal olma’ diye bir mektubu içinize sindirirseniz, ondan sonra Trump sizi Kuzey Kore lideriyle birlikte anar ve hakaret eder.

* Amerika ile ilişkiler bu anlamda şahsileşmiş derken kast ettiğim bu. Trump ile bir gün çok yakın dost, ertesi gün düşman, bir gün dış mihrak. Böyle dış politika olmaz

“Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın onuru 83 milyonun ve bin yıllık devlet geleneğinin onurudur” ifadelerini kullanan Davutoğlu, “Bugün basında bunlar konuşulamıyor kimse yazamıyor” diye ekledi.

“O MEKTUP GELDİĞİNDE KAHRIMDAN UYUYAMADIM”

‘Johnson mektubu’ ile Trump’ın Erdoğan’a mektubunu da karşılaştıran Davutoğlu, “Jonhson’un mektubu Trump’ın mektubuna göre çok daha nazikti diplomatik bir dildi. Trump’ın mektubu hakarettir. Tarih dizileriyle tarih dersi vermeye kalkanlar Kanuni’nin Fransuva’yı yazdığı mektuba baksınlar. On yıllar boyu Trump’ın bu mektubu hatırlanacak. Şimdi basın ambargosuyla hatırlanmıyor. O mektup o gece geldiğinde benim uykum kaçtı. Görevde değildim. Kahrımdan uyuyamadım” dedi.

“GÖREVDE OLSAM BÜYÜKELÇİYİ GÖREVDEN ALIRDIM”

“Ben görevde olsaydım öyle bir mektubu önüme getiren bizim büyükelçiyi görevden alırdım” diyen Davutoğlu, şöyle sürdürdü:

* Amerikan büyükelçisi geldiyse müsteşara anında iade etmesini söylerdim. Cumhurbaşkanı ya da başbakana mektubu çıkarmazdım bile. Cumhurbaşkanı veya başbakan olsaydım mektubu getiren dışişleri bakanını görevden alırdım anında. Türkiye Cumhuriyeti bu hakareti hak edemez.

* Dış mihraklar söylemi üzerinden bu mektubu içine sindiren bir yönetime ben ne milli derim, ne yerli derim, ne diplomatik derim ne de Türk halkına layık bir yönetim derim. Açık ve net.

* Doğu Akdeniz’de Pompeo o mektup üzerine gitti Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile anlaşma yaptı. Amerikan tankları da Yunan tanklarıyla birlikte bize gövde gösterisi yaptı. Aynı günlerde de Rusya, tuttu Yunanistan’ı ‘ezeli dostumuz’ diyerek açıklama yaptı.

* Çok haklı olduğumuz bir Doğu Akdeniz davasında eğer diplomatik alanı açamıyorsak bir hata var.

SÖZCÜ