Davutoğlu ve ekibi, Erdoğan'la 'Şehir Üniversitesi polemiği' sonrası mal varlıklarını açıklayacak

Davutoğlu ile Erdoğan arasındaki son tartışmalar, siyasette şeffaflık ve mal varlığı meselesini yeniden gündeme taşıdı.

Davutoğlu, Erdoğan'ın kendisi ile ilgili "Bunlar Halkbank'ı dolandırdılar" sözlerine yanıt olarak, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan dahil olmak üzere yaşayan tüm eski cumhurbaşkanları, başbakanlar, kamu bankalarının bağlı olduğu bakanlar ile ailelerinin mal varlıklarının araştırılmasını önermiş ve eklemişti:

"Ben şahsım adına artık üyesi olmadığım yüce TBMM'ye hesap vermekten bir an bile imtina etmem."

Şeffaflık konusunda Davutoğlu ile Erdoğan arasında görüş ayrılığı var

euronews Türkçe'nin ulaştığı ve Davutoğlu'nun birkaç gün içerisinde resmi olarak açıklayacağı yeni muhalefet partisinin kurucular kurulunda yer alan üst düzey bir yetkili, Davutoğlu ve kurucular kurulunun tüm üyelerinin, partinin kuruluşuyla birlikte mal varlıklarını açıklayacakları bilgisini verdi.

Yetkili, "Siyasi etik ve şeffaflık kapsamında parti yönetimine gelecek tüm yöneticiler de bunu yapacak. Bu, toplumun da beklediği bir şey" dedi.

Davutoğlu, Adalet ve Kalkınma Partisi bünyesinde siyaset yaptığı sırada da şeffaflık yasası konusunda hassasiyet göstermiş, bu konuda Erdoğan ile görüş ayrılığına düştüğü basına da yansımıştı.

2015 yılında kamuda şeffaflık paketini açıklayan dönemin başbakanı Davutoğlu, mal bildiriminde bulunulması çağrısında bulunmuş, "kamu görevi yürüten, kamu sorumluluğu millete emanet taşıyan herkesin mal bildirimi ile ilgili yükümlülüğü olacak. Bu anlamda Meclis'teki grup başkan vekilleri, il başkanları, ilçe başkanları ile buralarda da bazı yanlış uygulamalar olduğu varsayılıyor" demişti.

Erdoğan ise, açıklanan pakette yer alan düzenlemelerin zamanlaması ve içeriğinin önemli olduğunu belirtmiş, itirazını "Seçim öncesinde doğru gelmiyor. Bu konularda ekonomiyi dikkate alarak karar verilmeli. Sert kararlar alırsanız, ekonomiyi olumsuz etkiler” sözleriyle göstermişti.

Erdoğan ayrıca, TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerin grup başkanvekilleri, genel merkez yöneticileri, il ve ilçe başkanlarına mal bildiriminde bulunma zorunluluğu getirilmesine de sıcak bakmadığını, “Böyle giderse görev alacak il ve ilçe başkanı bulamazsınız” sözleriyle ifade etmişti.

Türkiye 7 Haziran 2015'te genel seçimler için sandığa gitmişti.

CHP'nin Siyasi Etik Yasası'na destek vermişti

Davutoğlu, parti kurma çalışmalarını sürdürdüğü Ağustos ayında Cumhuriyet Halk Partisi'nin gündeme getirdiği ve kanun teklifi sunduğu Siyasi Etik Yasası'na da destek vermiş, partisinin kriterleri arasında siyasi etiğin yer alacağını göstermişti. Söz konusu kanun teklifi Davutoğlu’nun da başbakanlığı döneminde gündeme gelmiş, ama Meclis'ten geçememişti.

Eski Başbakan sosyal medya hesabından bu konuda bir açıklama yapmış, “Son dönemde kamu yönetiminde akraba kayırmacılığına karşı her kesimde gelişen yaklaşım ümit veriyor. Yapılması gereken, parti ayrımı gözetmeksizin liyakat temelli bir anlayışla siyasi etik ve şeffaflık yasasını en kısa zamanda çıkarmaktır” demişti.

Menekse Tokyay  & Euronews