Demokrasi dünyada yeni tip liderler üretiyor.. Güldüren liderler..

Zelenskiy önce rolünü yaptı, şimdi cumhurbaşkanı

Demokrasi dünyada yeni tip liderler üretiyor.. Güldüren liderler..


Demokrasi dünyada yeni tip liderler üretiyor.. Güldüren liderler.. Biri dün Külliye’de konuktu…

Dün Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy ülkemizdeydi; Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından Külliye’de ağırlandı. İki cumhurbaşkanının ortak basın toplantısına yansıyan hava, ikili görüşmelerin verimli geçtiğine işaret ediyordu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, misafirinden “Zat-ı devletleri” diye söz etti.

Bunu duyunca, kendi kendime, “İşte demokrasi bu” diye mırıldandım.

Neden öyle deme ihtiyacını duyduğumu elbette açıklayacağım.

Zelenskiy önce rolünü yaptı, şimdi cumhurbaşkanı

Vladimir Zelenskiy cumhurbaşkanlığı makamına halkın oyuyla bu yılın Mayıs ayında seçildi. 1978 doğumlu genç biri. Cumhurbaşkanı seçilmeden önce ne iş yapardı, dersiniz? Söyleyeyim: Televizyon ekranlarında ‘cumhurbaşkanı rolü’ yapardı. Kendisi komedyen. Kurduğu yapımcı şirket Kvartal 95 televizyona filmler, çizgi filmler ve komedi programları üretmekte. Kendisi de 2015 yılından bu yılın Mayıs ayında cumhurbaşkanı seçilene kadar kendi firması Kvartal 95 adına üretilen bir komedi dizisinde ‘Ukrayna Cumhurbaşkanı’ olarak seyirci karşısına çıkmaktaydı.

Başrolünü üstlendiği komedi programının adı ‘Halkın Hizmetlisi’. Bir önceki yılın (2017) sonlarına doğru programıyla aynı ismi taşıyan bir hareket başlatmış, hareket geçen yılın (2018) Mart ayında partiye dönüşmüş ve Zelenskiy de son yılbaşı gecesi (31 Aralık 2018) TV’deki komedi programında rolünü yaptığı cumhurbaşkanlığına aday olduğunu ilan etmişti. Seçimde görevdeki cumhurbaşkanı Petro Poroshenko’yla yarıştı ve ikinci turda oyların yüzde 73.22’sini alarak kendisinden “Zat-ı devletleri” diye söz edilecek bir konuma ulaşmayı başardı.

Ukrayna’nın başında cumhurbaşkanı olarak bugün ekranlarda ülkesinin siyaset sistemi ve politikacılarıyla sürekli alay eden bir komedyen bulunuyor…

 

İşte demokrasi bu…

Halk, komik unsurlarını ön plana çıkararak sistemi eleştiren bir komedyeni de başında görmeyi arzulayabiliyor; işi arzuda da bırakmayıp komedyen karşısına aday olarak çıktığında onu ülkesinin en tepe görevine de getirebiliyor…

Bu iyi bir şey mi?

Üzerinde düşünmeyi gerektiren bir soru bu.

İtalya’da da bir komedyen politik alanı belirliyor

Ancak Ukrayna’da yaşanan bir ‘ilk’ değil. Gelişmeye, daha önce İtalya’da yaşanmış bir olayın Ukrayna’ya yansıması gözüyle bile bakabiliriz. 

 

Guiseppe Piero Grillo, ya da kısa adıyla ‘Beppe’ lise mezunu bir komedyen. 1948 doğumlu.  Şöhretini televizyon ekranlarında gülünç duruma düşürecek biçimde canlandırdığı politikacı karakterleriyle kazanmış biri. Sanatı hakkında yazılanları okuyunca onu bir süre önce kaybettiğimiz Levent Kırca’ya benzetiyorum.

İnternet ve onun internette açtığı site şöhretini zirveye çıkarmış. Sitesinde politika arenasında yaşanan skandalları sergilemesi dikkat çekmiş ve birdenbire önce ülkesinin sonra da dünyanın en çok izlenen internet kişilerinden biri haline gelmesini sağlamış. Oradan da politik konularda toplu gösteriler dönemini başlatmış Beppe

 

‘V’ (Defol) harfiyle simgeleşen gösteriler düzenlemiş Beppe. (V harfiyle ifade edilenin İtalyanca karşılığı ayıp bir sözcük; ben burada onu ‘Defol’ sözcüğüyle karşıladım). Gösterilerine milyonlar katılmış 2000’li yılların sonlarına doğru. Gösterilerinde yüz kızartıcı veya ağır suçlardan mahkum milletvekili ve senatörlerin istifa etmelerini, İtalya’daki NATO üslerinin kapatılmasını savunmuş. Kazandığı şöhret yüzünden bir televizyon programında kendisinden ‘Palyaço Prens’ diye söz edilmiş…

‘Palyaço Prens’ kurulmasına ön ayak olduğu ‘Movimento 5 Stelle (M5S) – 5 Yıldız Hareketi’ile şimdi İtalyan siyasetini yönlendiriyor. 2012 yılında yapılan yerel seçimde Beppe’nin partisi üçüncü sırada çıktı; bir yıl sonra yapılan genel seçimde ise yüzde 25,5 oy alarak ve 109 milletvekili çıkararak ikinci sıraya oturdu M5S.

Tam bir komedyen Beppe; politik alanda da bu özelliğini elden bırakmıyor. Son ortaya attığı dava, senatörlerin halk oyuyla değil torbadan şansına çekiliş yapılarak belirlenmesi; o teklifini yakınlarda biraz daha ileriye taşıdı Beppe ve Meclis’in tamamının aynı yöntemle, torbadan öylesine seçilecek isimlerle belirlenmesini teklif etti.

Kendisi seçimlerde aday olmuyor; partisinden Meclis’e, Senato’ya ve Avrupa Parlamentosu’na seçilmeyi başaranların çoğu aslında ‘torbadan çıkmış’ görüntülü kişiler…

Öyle veya böyle, bugün Roma ve Turin’in belediye başkanları Beppe’nin gösterdiği adaylardı; Virginia Raggi Roma’da, Chiara Appendino Turin’de belediyenin başında. Geçen yıl yapılan genel seçime tek başına girdi M5S ve ittifak oluşturmadan seçime giren en başarılı parti oldu. M5S halen İtalya’yı yöneten hükümette ortak.

Ukrayna ve İtalya’da bu gelişmeler beni bir süredir bayağı düşündürüyor.

Halk ne demek istiyor?

Halk ciddi görünümlü politikacılardan mı bıkmış da böyle bir yola başvuruyor? Yoksa başa kim gelirse gelsin, yönetimde hangi eğilimden insanlar bulunursa bulunsun, savunulan görüşler arasında bir fark görmediği için mi farklı olduklarını düşündüğü televizyon şahsiyetlerini ‘Zat-ı devlet’ konumuna yükseltmeye veya onların karşısına aday olarak çıkardığı kişilere oy vermeye başladı?

Daha da önemli soru şu: Bundan sonra sırada hangi ülke var?

İzlemeye devam edeceğiz, başka çare yok.

 

FEHMİ KORU / FEHMIKORU.COM