Deprem sonrası Hatay enkaz altında

AFAD gönüllüsü: Hatay kaderine terk edildi

Deprem sonrası Hatay enkaz altında


Deprem sonrası Hatay enkaz altında

Deprem sonrası Hatay'ın merkez ilçelerinden Antakya'da tam bir kaos yaşanıyor. Arama kurtarma çalışmalarının yetersizliği nedeniyle halen onlarca enkaza girilemedi. DW Türkçe'den Alican Uludağ'ın izlenimleri.

Kahramanmaraş merkezli 10 ili vuran depremler Hatay'da ağır hasara neden oldu. DW Türkçe, depremlerin en fazla vurduğu kentlerin başında gelen Hatay'a girdi. Deprem, Hatay'ın merkez ilçelerinden Antakya'da ağır yıkıma yol açmış durumda. Merkezdeki binaların yarıya yakınının çöktüğü görülürken, ayakta olan binalar ise ağır hasarlı ve oturulması mümkün değil. Özellikle General Şükrü Kanatlı Mahallesi'ndeki binaların büyük bölümünün yıkıldığı görülüyor.

Arama kurtarma çalışmaları yetersiz

Ancak Hatay'da arama kurtarma çalışmalarının yetersiz olduğu göze çarpıyor. AFAD koordinasyonuyla gerçekleşen arama kurtarma çalışmaları yalnızca Antakya merkezde yoğunlaşmış durumda. Merkezde çöken binaların birçoğuna depremin üzerinden en az 62 saat geçmesine karşın müdahale edilebilmiş değil.

Çalışmalar, tamamıyla enkaz altında canlı olduğu tespit edilenlere yoğunlaşmış durumda. Görevliler zaman zaman tamamıyla yıkılmış sokak aralarında gezerek binalarda hayat izi arıyor. Yıkıntıların arasından içeriye "sesimi duyar var mı" diye seslenen görevliler, yanıt gelmeyince bölgeden ayrılıyor.

AFAD gönüllüsü: Hatay kaderine terk edildi

DW Türkçe'ye konuşan AFAD gönüllüsü Oğuz Öztürk, Antalya'dan geldiklerini belirterek, "Şu anda Hatay kaderine terk edilmiş durumda. Arama kurtarma çalışmalarında koordinasyon sorunu var. Ne onlar ne biz ortak noktada buluşamadık. Bizi yönlendiren insanlar yoktu. Sabah iki saat boyunca buradaki yetkiliye ulaşamadık" dedi.

Vatandaşlar: Lütfen Hatay'a gelin çok perişanız

Yıkık enkazların başında bekleyen vatandaşlar ise tepkili. Vatandaşlar artık enkaz altından yakınlarının canlı çıkma umudunu yitirirken, tek istekleri cenazelerini bir an önce teslim olduğunu söylüyor.

45 yaşındaki oğlu Güngör Göztepe'nin enkaz altından kurtarılmasını bekleyen annesi, "En ağır deprem Antakya'da oldu. Her yer yerle yeksan. Oğlumuz içeride yatıyor. Üstünde kolonlar var. Gelin diyoruz. AFAD'a gidiyoruz. Kayıt yaptırmışız. Ne gelen var, ne giden var. Biz sese geliyoruz, ölüyü bırakın. Biz ölümüzü istiyoruz. AFAD da yok bir şey de yok. Sistemli çalışma yok. Yetkililer lütfen Hatay'a gelin, biz çok perişanız" dedi.

Kepçe ve vinç var, operatör yok

Arama kurtarma çalışmalarında koordinasyon eksikliği nedeniyle kent merkezinde kaos hali ön plana çıkıyor. Yoğun trafik nedeniyle ambulanslar ve iş makinelerinin geçişi uzun zaman alıyor. Arama kurtarma çalışmaları sırasında özellikle kepçe ve vinç eksikliği de göze çarpıyor. Bu nedenle birçok kurtarma görevlisi, ellerinde yalnızca balyoz ve demir kesme makaslarıyla yıkık binaların üzerinde yaralı kurtarmaya çalışıyor. Hatay'a çevre illerden ulaştırılan çok sayıda kepçe ve vinç ise Antakya girişinde bekletiliyor. Özellikle bunları kullanacak uzman personelin olmadığına işaret ediliyor.

Enkaz altından çıkarılan cansız bedenlerin ise siyah torbalar içinde uzun süre bina önlerinde bekletildiği görülüyor. Cenaze araçları, hem yoğun trafikten hem de ölü sayısının fazla olması nedeniyle yetersiz kalıyor.

Antakya'nın dış mahallelerinde de yıkım var. Ancak buraya da arama kurtarma çalışmaları ulaşabilmiş değil. Küçük Dalyan Mahallesi'nde yıkılan bir apartmandan çocuk sesi geldiği ihbarı üzerine mahalleye gelen görevliler, kepçe olmadığı için binaya giremeyeceklerini söyleyerek geri döndü.

İnsani yardım yetersiz

Arama kurtarma çalışmalarının yanı sıra insani yardım akışında da ciddi sorunlar yaşanıyor. AFAD ve Kızılay, kent merkezinde yalnızca yaklaşık 200 çadır kurmuş durumda. Burada düzenli sıcak yemek hizmeti verilemiyor.

Diğer yandan Antakya merkezde sağlık hizmetleri de sağlanamıyor. Depremden yaralı kurtulanların bir kısmının çadırlarda beklediği görülüyor.

Bunlardan biri de 23 yaşındaki Mert. Kaburgası kırılan ve yüzünde depremin izlerini taşıyan Mert, kentte sağlık hizmeti verilemediği için çadırda bekliyor. Yine Suriyeli bir çocuğun da ayağının kırık olmasına karşın alçı malzemesi olmadığı gerekçesiyle bacağı alçıya alınamadı.

Deprem bölgesinde temizlik ve tuvalet gibi temel ihtiyaçlar da verilemiyor. 

Depremden Küçük Antakya Sanayi Sitesi de olumsuz etkilendi. Sanayi sitesindeki işyerlerinin büyük bölümünün çöktüğü görülüyor.

dw