Depremzedeler Çadır Arayışı ve Taşınma Telaşında

Bir komşu AFAD çadırında bir komşu çadırsız

Depremzedeler Çadır Arayışı ve Taşınma Telaşında


Depremzedeler Çadır Arayışı ve Taşınma Telaşında

6 Şubat’ta merkezi Kahramanmaraş olan depremler ve artçı sarsıntılarla, dün akşam da 6,4 ve 5,8 büyüklüğündeki iki depremle korkuların arttığı Hatay ve ilçelerinde çadır arayışıyla birlikte taşınma telaşı sürüyor.

İskenderun’da liman ve çevresindeki sanayi tesisleri kısmen hasarlı olsalar da üretim süreçlerine devam ettiği için ilçe, bağlı bulunduğu Hatay’ın kent merkezindeki Antakya ve Defne’ye kıyasla görece toparlanma çabasındaydı.

Diğer komşu ilçe Arsuz’da marketler, akaryakıt istasyonları gibi pek çok işyeri de ilk depremden sonraki ikinci hafta açılmaya başlamıştı.

İskenderun’un hemen devamı olmasına rağmen 35 kilometre uzaklıktaki Arsuz’un mahallesi olan ve ilk depremden çok az hasar alan Karaağaç’ta da bazı işyerleri açıldı.

Ancak çocukları ilköğretim ya da ortaöğretim çağındaki aileler, eğer olanakları varsa en azından geçici süreyle Adana, Mersin başta olmak üzere diğer kentlere taşınıyor.

Evleri tümüyle hasarlı, kendilerini güvende hissedecek çatıları olmayanlar da maddi olanakları veya kentten ayrılmama tercihiyle bağlantılı olarak çadırlarda yaşamaya çalışıyor.

Deprem artçılarıyla Hatay’ı sarstıkça kentin her ilçesinde, köylerindeki çadır ihtiyacı yeniden gündeme taşınıyor. Hatay ve İskenderun’da konteyner kentler kurulması çalışmaları var ancak az hasarlı da olsa hem evlerinden ayrılmak istemeyen hem de evlerine giremeyenler çadır talebinde bulunuyor.

İskenderun’da 12. günde Sakarya Mahallesi’nde telaş içindeki komşularıyla yan yana apartman dairelerinin durumu için bekleyenler arasında da “çadır” veya “taşınma” gerekçeli tartışmalar yaşanıyor.

Kendisine AFAD’ın çadır temin ettiğini ve o çadırda rahat olduğunu, İskenderun’dan ayrılmayı düşünmediğini belirten bir depremzede ile Hatay’a ilk günlerde yardım gelmediğini ve halen çadır bulamadığını söyleyen komşusu arasında sıkıntılı dakikalar yaşandı. Bu iki komşu arasındaki tartışmaya benzer şekilde depremzedeler arasında şikayetçi olanlar da vardı olmayanlar da.

Gitseler de akılları kalpleri memleketlerinde

İskenderun’da Özpetek Sitesi’nin binalarında yana yatma olduğu için apartman dairesi ağır hasarlı olan Fevzi Erdoğan, Kırıkhan ilçesindeki yakınlarını kaybettiğini belirterek, “Biz burada canımızı zor kurtardık. Komşularımız da o şekilde. Herkesin İskenderun’da bir kaybı var. Kaybı yoksa da gönüllerde bir yara. Kalınacak gibi değil. Mesele çok büyük. Mersin tarafında bir aile bize evini açtı. Ailemi bıraktım, eşyaları almaya geldim. Buraları sarmak, onarmak büyük zaman alır. Biz tekrar gördükçe tekrar yıkılıyoruz” dedi.

Erdoğan’ın bir komşusu ise, “Neye mal olursa olsun ben gitmeyeceğim. Ben bura insanıyım. Çocuklarım çağırıyor ama gitmeyeceğim. Atam, dedem buralı” derken; AFAD çadırında kaldığını ancak tuvalet, banyo ve ısıtıcıya ihtiyaç olduğunu söyledi.

Fevzi Erdoğan da şimdi geçici süre gideceğini ama aklı, kalbi burada olduğu için geri döneceğini söyledi.

Bir komşu AFAD çadırında bir komşu çadırsız

Bu sırada diğer komşu ise AFAD’dan çadır alamadığını ve 12 gündür sokakta, araçta beklediğini belirterek, kendisine hasar tespiti yapıldıktan sonra çadır alınabileceği söylendiğini anlattı. Ayağında terliğiyle kalacak yer sıkıntısı yaşadığını söyleyen yurttaş ise, yanındaki AFAD çadırında kaldığını kaydeden ve “Sen şimdi devletimizi kötülüyorsun” diyen komşusuyla tartışmaya başladı.

Çadır bulamadığı için koordinasyon eksikliğini vurgulayan yurttaş, kendisine vatan, devlet kavramlarıyla müdahale eden komşusuna “Sana ilk gün çadır verilmiş tuzun kuru” tepkisini göstererek, “Gel AFAD’a birlikte gidelim gör bakalım çadır veriyorlar mı” diye konuştu.

İlçedeki pek çok noktada taşınma telaşı söz konusuyken, nakliyeciler de can korkusu yaşadıklarını paylaştı. VOA Türkçe’nin görüntülediği taşınma telaşı sırasında, geçici barınma merkezine dönüştürülmüş spor salonu karşısında dördüncü kattaki eşyalarını taşımaya çalıştıklarını söyleyen bir aile de taşıyıcıları evden eşya çıkartmaya ikna etmeye çalışıyordu.

Yıldız Yazıcıoğlu / VOA