Devlet Bahçeli'den flaş Ayasofya açıklaması

"Türkiye’nin belini bükmeyi amaçlayan çevrelere koz vermektir."

Devlet Bahçeli'den flaş Ayasofya açıklaması




MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bazı baroların kanun dışı yol ve zorlamalara tevessül ettiğini kaydederek, "Yıllardır baroları kendi çiftlikleri haline getirenlerin, ideolojik saplantılarla dar kadroculuk yapanların gayri ahlaki ayrıcalıkları sorgulanmalı, nihai olarak sonlandırılmalıdır" ifadelerini kullandı.

MHP Genel Başkanı Devlet bahçeli, partisinin il başkanlarıyla bir araya geldi. Bahçeli'nin toplantının ardından yaptığı gündeme ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Bahçeli, Ayasofya ile ilgili, "Danıştay’ın konuyla ilgili makul, mukaddesatımıza saygılı ve maşeri vicdana müzahir tarihi nitelikli kararını kısa zaman içinde açıklayarak tartışmalara son noktayı koyacağını ümit ediyoruz." dedi.

Bahçeli, "Hiç kimse Fransa’yı kasıp kavurmuş sarı yeleklilerin eylemlerine özenmeyi, Gezi benzeri bir kalkışmanın fitilini tutuşturmayı aklından ve hayalinden geçirmemelidir. Zira sonuçları ağır olacaktır." derken, baroların TBMM önündeki eylemine yönelik olarak ise, "'Savunmayı savunuyoruz' bahanesiyle sokaklara dökülen baronlaşmış bazı baroların kanun dışı yol ve zorlamalara tevessül etmeleri Türkiye’nin belini bükmeyi amaçlayan çevrelere koz vermektir." ifadelerini kullandı.

Bahçeli'nin açıklamaları şu şekilde: 

KOVİD-19 hastalığının yol açtığı yüksek risk ve tehlikelerden dolayı ara vermek zorunda kaldığımız İl Başkanları Toplantımız bugün yapılmış, gündemdeki konu başlıklarıyla önümüzdeki dönemi kapsayacak siyasi ve stratejik planlamalarımız görüşülmüş, dikkatle gözden geçirilmiştir.

Bahse konu toplantımız bundan sonraki gelişmeleri öngören ufuk derinliğine, siyaseti meşgul eden meseleleri omurgasından yakalayan görüş zenginliğine sahip olmakla birlikte memnuniyet verici ölçülerde verimli ve yararlı gerçekleşmiştir.

Milliyetçi Hareket Partisi’nin kadro ve teşkilat yapısı dinamik, disiplinli, dirayetli, dikkatli, donanımlı ve her şeye de hazırlıklıdır.

Bugüne kadar milli ve manevi değerlerle teçhiz edilmiş siyasetimiz insanı özne kabul eden vasfıyla serpilmiş, “Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben” anlayışıyla sivrilmiştir.

Bu haliyle Türk milletine hizmet sevdamız günden güne büyüyen şevk ve heyecanla yoğunlaşıp yaygınlık kazanmıştır.

Dünyaya baktığımız yer Türkiye, üzerine basıp yükseldiğimiz yer Türk vatanıdır.

Ülkemizi hedefine alan her tehdide, her tertibe, ter tezgâha karşı duruşumuz kavi, tavrımız kat’i, mücadelemiz köklüdür.

Ayasofya Camisi’nin ibadete açılmasıyla ilgili haklı beklentimizin hilafına, egemenlik haklarımıza yönelik, özellikle ABD ve AB kaynaklı şantaj ve saldırganlıklar bizim nazarımızda yok hükmündedir.

Danıştay’ın konuyla ilgili makul, mukaddesatımıza saygılı ve maşeri vicdana müzahir tarihi nitelikli kararını kısa zaman içinde açıklayarak tartışmalara son noktayı koyacağını ümit ediyoruz.

Milli varlığımıza karanlık pusular kuran, milli haklarımızı çiğneyip çürümeye terk etmeyi kurgulayan iç ve dış odaklarla mücadelemiz amasız ve amansız düzeydedir.

“Savunmayı savunuyoruz” bahanesiyle sokaklara dökülen baronlaşmış bazı baroların kanun dışı yol ve zorlamalara tevessül etmeleri Türkiye’nin belini bükmeyi amaçlayan çevrelere koz vermektir.

Hiç kimse Fransa’yı kasıp kavurmuş sarı yeleklilerin eylemlerine özenmeyi, Gezi benzeri bir kalkışmanın fitilini tutuşturmayı aklından ve hayalinden geçirmemelidir.

Zira sonuçları ağır olacaktır.

Yıllardır baroları kendi çiftlikleri haline getirenlerin, ideolojik saplantılarla dar kadroculuk yapanların gayri ahlaki ayrıcalıkları sorgulanmalı, nihai olarak sonlandırılmalıdır.

Demokrasi baro yönetimlerine kusursuz şekilde hâkim olmalıdır.

Savunma kavramı Türkiye’ye saldırı ve suikast kılıfı haline getirilmemelidir.

Akl-ı selimin öne çıkıp anlaşma ve uzlaşma dinamiklerinin egemen olması temennimizdir.

Türkiye Libya’dan Akdeniz’e, Suriye’den Ege’ye, Irak’tan Kıbrıs’a kadar pek çok sorunla uğraşmaktadır.

Terörle mücadelemiz yüksek bir şuur ve inanmışlıkla devam etmektedir.

Bugünkü hassas dönemde; istiklal için birlik, istikbal için dirlik ortak paydamız olmalıdır.

Nihayetinde kazananın Türkiye olması için de el birliği, güç birliği ve hedef birliği stratejik bir öncelik halini almalıdır.

Bu kapsamda Milliyetçi Hareket Partisi’nin 14 Mart 2020’de yapacağı 13.Olağan Büyük Kurultayı’nın ana teması da buna muvafık olarak tayin ve tespit edilmiştir.

Çağrımız zamanlar üstü bir kavrayış ve kader ortaklığının özetidir: 

“İstiklal için birlik, istikbal için dirlik, kazanan Türkiye olacak.”

13.Olağan Büyük Kurultayı’mıza giden süreçte, Siyasi Partiler Kanununa uygun olacak şekilde yapılması lazım gelen il ve ilçe kongrelerimiz 9 Ağustos 2020 tarihinde Samsun’un İlkadım ilçesiyle birlikte başlayacaktır.

Bu kurultayımız Milliyetçi Hareket Partisi’ni 2023’e ulaştıracak kadro, siyaset ve programın belirlenmesini de sağlayacaktır.

Yolumuz uzun, zahmetli ve çetindir.

Yardımcımız Allah, ilham ve irademizin yol başçısı büyük Türk milletidir.

İl başkanlarımız yörelerinde sorumluluk duygusuyla ve dava ruhuyla hareket edecekler, insanüstü bir çalışma azmini sahaya aynen yansıtarak partimizi muvaffakiyetle temsil edeceklerdir.

Dün Sakarya’nın Hendek ilçesinde kurulu bulunan havai fişek fabrikasında yaşanan kahredici patlama bizleri derin bir üzüntüye sokmuştur.

Bu faciada hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, tedavi gören vatandaşlarımıza şifalar, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.

İnanıyorum ki, vahim patlamanın yaraları süratle sarılacak, bu felaketin üstesinden dayanışma ve yardımlaşma hissiyatıyla gelinecektir.

Kaynak Yeniçağ: Devlet Bahçeli'den flaş Ayasofya açıklaması