Devlet Bahçeli’nin gözüyle Türkiye Ukrayna ilişkileri ve Türkiye – Rusya ilişkileri

Hiçbir iş adamı can güvenliği olan bir ülkede yatırım yapmaz.

Editor

Şubat 3, 2020 - 12:33 Updated: Mayıs 9, 2021 - 23:34

Devlet Bahçeli’nin gözüyle Türkiye Ukrayna ilişkileri ve Türkiye – Rusya ilişkileri

Devlet Bahçeli’nin gözüyle Türkiye Ukrayna ilişkileri ve Türkiye – Rusya ilişkileri

Cumhurbaşkanı Erdoğan Ukrayna ziyareti öncesi yaptığı açıklamada, İdlip’teki saldırı nedeniyle Suriye’yi işaret etti, Esed’i suçladı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise, saldırının Ukrayna ziyareti nedeniyle gerçeleştini, Rusya tarafından verilen mesaj niteliğinde olduğunu söyledi.

İşte Bahçeli’nin açıklamaları:

"Suriye’de siyasi çözüm arayışları her seferinde çuvallamış, Cenevre görüşmelerinden de bugüne kadar makul ve müsterih bir netice çıkmamıştır. Anlaşılmaktadır ki, Astana, Soçi ve Cenevre süreçlerinin anlam ve inandırıcılığı artık kalmamıştır.

Rusya bir yanda masalarda uzlaşma pozları verirken, diğer yanda Suriye rejimini kışkırtmış, askeri operasyonlara teşvik etmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi Rusya’nın dürüstlükten mahrum siyasi uygulamalarını ibretle ve esefle takip etmektedir.

Sayın Cumhurbaşkanımızın Ukrayna ziyareti öncesi bu saldırının vuku bulması bir başka şaibeli ve soru işareti taşıyan kuşkulu durumdur. Rusya’nın Ukrayna ile sancılı ve sorunlu ilişkileri bilinmektedir. Ukrayna ziyaretine İdlib’den karşılık veriliyorsa Türkiye-Rusya ilişkilerinin mana ve muhtevası zehirlenmekle kalmayacak, iki ülke arasındaki diyaloglar bu gidişle soğumaya terk edilecektir. "

Devlet Bahçeli’nin açıklaması ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklaması arasında farklılıklar olsa da esas sorunun Rusya olduğu, Rusya’nın Türkiye – Ukrayna yakınlaşmasını istemediği, açıkça ortaya konuluyor.

Ukrayna’da yaklaşık beş yıla yakın süre yaşamış bir gazeteci olarak, Ukrayna’da Türk iş adamlarının yaşadığı sorunları yazarken, bir gizli elin Türk iş adamlarını Ukrayna’dan uzaklaştırmak için çalıştığını defalarca yazmış gündeme getirmiştim..

Ukrayna’da hiçbir ülkenin vatandaşı darp edilmiyor, malı mülkü gasp edilmiyor, işyerine çökülmüyor, çeteler musallat olmuyor.

Türk iş adamları Ukrayna’da diken üstünde.

Ukrayna’da ticaret yapmak isteyen iş adamlarının geneli darp edilmiştir. Malı, mülkü, parası gasp edilmiştir.

Türk iş adamları büyük heveslerle gittiği Ukrayna’dan, çoğu kez malını, mülkünü, yatırımlarını bırakarak kaçarcasına ülkeye geri dönmüş veya öldürülmüştür.

Türk iş adamlarının ticaretleri engellenmiştir.

Hala da aynı durumdadır.

Merkel, Ukrayna ziyaretinde iş adamlarının mal ve can güvenliğine vurgu yapmıştı.

Ben Ukrayna’da kaldığım 5 yıl içinde ve sonrasında hiçbir Alman, İngiliz, Amerikalı iş adamının ticaretinin engellendiğini, çetelerin bu iş adamlarını tehdit ettiğini, darp ettiğini, öldürdüğünü duymadım, görmedim, gazetelerde okumadım.

Bu süreç ve olaylar da gösteriyor ki, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tespiti doğru. İdlip saldırısı Türkiye – Ukrayna yakınlaşmasına bir tepki.

Ben bu konuları gündeme getirdiğimde, Dışişleri Bakanlığı, Odessa Başkonsolosluğu, Kiev Büyükelçiliği olayları görmezden gelmiş, beni suçlayarak Ukrayna’da Türk iş adamlarının ticaretini engelleyen Ahıska Çeteleri görmezden gelinmişti.

Ukrayna’da Türk iş adamlarını darp eden, malını mülkünü gasp eden, tehdit eden, Türk bayrağını çöp konteynerine atan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğraflarını indirtenler Ahıska Çeteleri.

Bu çetelerin kimlikleri gizli değil.

Bu çeteleri kim koruyor?

Bu çeteleri kimler kullanıyor?

Sormak ve sorgulamak zorundayız. Ukrayna’da Türk iş adamlarına yaşama hakkı vermeyen, Türkiye - Ukrayna ticaretini engelleyen Ahıska Çeteleri’nin arkasında kim var?

KGB olabilir mi?

Ahıska Çetelerinin derdi para ise, Alman, İngiliz, ABD ve Arap Ülkelerinden gelen iş adamlarına da saldırmaları, darp etmeleri, parasını malını, mülkünü gasp etmeleri gerekirdi. Onlar Türk iş adamlarından daha varlıklı.

Neden sadece Türk iş adamlarına musallat oluyorlar?

Ukrayna Polisi ve Ukrayna istihbaratı neden Ahıska Çeteleri’ni koruyor?

Bu sorunun cevabı alınmadan Türkiye – Ukrayna ilişkilerinin sağlıklı yürümesi mümkün değil.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna’yı ziyaret etmek istiyor, 6 askerimiz şehit, 1’i ağır 7 askerimiz de yaralı.

Türkiye, Rusya’nın Kırım’ı işgal etmesine sessiz kaldı. Kırımlılar kendi ülkelerinde terörist muamelesi görüyor.

Türk iş adamları sadece Ukrayna’da değil. Tüm bölge ülkelerinde tacize uğruyor.

Ukrayna’da Ahıska Çetesi içinde bir de Çeçen İ.I adıyla bir Çeçen vatandaşı var. Bu kişi Türkiye’de İzmir Kemalpaşa’da iş adamının evine kadar giderek tehdit ediyor. Zorla imzalattığı senedi tahsil etmek için İzmir'de avukatlarla işbirliği yapıyor. İş adamının hanımını, çocuklarını taciz ediyor, korku salıyor. Bu olaylar Ukrayna'da değil, Türkiye'de oluyor.

Ukrayna’da Türk vatandaşlarının evini, arazisini sahte evraklarla üzerine geçiriyor.

Ben bunları yazarak devleti, kamuoyunu bilgilendiriyorum. Bir Türkiye Cumhuriyeti Savcısı da Ahıska Çeteleri’ne hakaret ettin diye hakkımda soruşturma açıp beni gözaltına aldırıyor.

Ben bu nedenle Emniyet’te iki saat ifade verdim.

Görevli polis benim anlattıklarımı kayda geçmedi bile...

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin son açıklamlarının tarihi değeri var.

Türkiye - Ukrayna ilişkilerinin gelişmesi, ticaret hacminin artması, hem Türkiye, hem de Ukrayna açısından hayati öneme haiz.

Bu nedenle Türkiye - Ukrayna ilişkilerini ve Türkiye - Ukrayna ticaretini engelleyenler mercek altına alınmalı ve saldırıların önüne geçilmelidir.

Hiçbir iş adamı can güvenliği olan bir ülkede yatırım yapmaz. Bu şartlarda Ukrayna'da yatırım yapmak, suya yazı yazmak gibi...