Dolmabahçe'de sır görüşme

Soner Yalçın yazdı...

Dolmabahçe'de sır görüşme




Dolmabahçe'de sır görüşme

Soner Yalçın yazdı...

Konuyu Erdoğan’a getireceğim! Önce bazı bilgiler vermeliyim:

İlkokul öğretmeni Hasan el Benna, 22 yaşında altı arkadaşıyla birlikte 1928 yılında Mısır/İsmailiye kentinde Müslüman Kardeşler/İhvan örgütünü kurdu.

“Allah gayemiz, Kur’an anayasamız, cihat yolumuz ve İslam yolunda can vermek en büyük temennimizdir.”

Benna sadece kurucusu değil bugüne kadar süren politikaların, stratejilerin temelini atan, örgüte perspektif kazandıran liderdi.

Amacı; emperyalizme karşı mücadele etmek, hilafeti getirmek ve İslam’ı hayatın her alanında tatbik etmekti.

Bunu sistem içinde kalarak, (eğitim gibi) meşru yolları kullanarak gerçekleştirecekti.

Hedef sadece Mısır değil tüm (Sünni) İslam ülkeleriydi. Dünyadaki İslami hareketler üzerinde ciddi etkisi oldu. Bugün 21 ülkede teşkilatı var.

Bunlardan biri İhvan’ın uzantısı olarak Filistin’de kurulan İslami Direniş Hareketi/Hamas…

Ki ortada daha Hamas yokken Benna, 1936’dan itibaren Filistin davasına destek verdi. Kardeşi Abdurrahman el Benna’yı Filistin'e gönderdi, Kudüs Müftüsü Hacı Emin el Hüseyin ile iş birliği yaptı. On yıl içinde Filistin'in çok yerinde 25 şube açtı, 20 bin üyesi oldu. “Gizli Aygıt” (el-Cihazü’s Sırrı) adında özel gerilla birliği kurdular.

Ve fakat:

*****

Filistin Kurtuluş Örgütü/FKÖ’nün sol söylem ve politikaları İhvan’ın güç kaybetmesine sebep oldu.

Ancak zamanla solun dünyada gücünü yitirmesi İhvan'ın Mısır sınırı Gazze’de güçlenmesine neden oldu. Yine de İhvan 1967-1987 yılları arasını Filistin'de sessiz geçirdi, şiddete başvurmadı. Başta üniversite öğrencileri olmak üzere kadrolarını ezdirmeme taraftarıydı. İslami eğitime/inşa sürecine önem verdi. Öyle ki bu yirmi yıllık süreçte Gazze’de cami sayısı 200’lerden 600’e ulaştı!

Hatta 1980’ler başında İslam devrimi yapan İran, İhvan’ı pasiflikle suçladı.

Fethi Şikaki liderliğinde bir grup İhvan’dan ayrılarak İslami Cihad’ı kurdu.

Ve 8 Aralık 1987… Yahudi yerleşimcinin trafik kazasında dört Filistinliyi öldürmesi intifadaya (başkaldırıya) dönüştü.

İhvan buna sessiz kalamadı. 14 Aralık’ta yayınlanan bildiriyle Hamas’ın kurulduğu açıklandı. İsrail ile Hamas savaşı başladı.

İsrail, Hamas kurucu lideri Şeyh Ahmet Yasin’i ve ardından liderliğe gelen Dr. Abdülaziz Rantisi’yi öldürdü.

Halen liderliği sürdüren Halit Meşal’i zehirledi; Ürdün kralı Hüseyin ve ABD Başkanı Clinton devreye girerek İsrail’den panzehir temin edilerek kurtarıldı.

Bu olay Hamas'ın siyasi yönünü değiştirdi.

*****

Meşal örgütün liderliğini Amman’dan Şam’a taşıdı. Bu aslında Hamas'ın İran’a yaklaşmasıydı.

Suriye'ye emperyalist saldırı olunca Hamas liderliğini Katar’a götürdü. Ancak Mısır’daki Sisi dönemiyle başlayan İhvan'ı “terörist” listeye alma sürecine S. Arabistan, BAE, Bahreyn’inde katılmasıyla Hamas sıkıştı. Ve:

Meşal, 1 Mayıs 2017’de İhvan ile yollarını ayırdıklarını, hareketin kuruluş bildirgesini yenilediklerini 41 maddeyle açıkladı. İslam yanına güçlü milli kimlik ekledi. FKÖ’ye “zeytin dalı” uzattı. Vs.

Peki:

Bu ideolojik “törpülemeye” rağmen Hamas, 7 Ekim 2023’te İsrail'e niçin saldırdı?

2023 yılı itibariyle genel karargahını tekrar Şam’a taşıyan Hamas, Sünni Arap ülkelerinin izlediği dışlayıcı politika sebebiyle tamamen İran kontrolüne girdiği belirtiliyor!

Bu bilgilerden sonra son dönemdeki İran-İsrail gerilimini analiz etmek daha gerçekçi olmaz mı?

Türkiye bu saflaşmada nerede?

2017 yılından beri “Yeni Hamas”ın Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye, İstanbul’da Erdoğan ile ne görüştü? Bilmiyoruz.

Ortadoğu’da önemli gelişmeler oluyor ama ülke gündemi magazin olaylarını aşamıyor!

Odatv.com