Dudayev'in 'Yalnız Kurtları'ndan, Kadirov'un askerlerine... Çeçenistan: Nereden, nereye...
İLK SAVAŞI KAZANAN İSLAMCI ÇEÇENLER OLDU
Dudayev'in 'Yalnız Kurtları'ndan, Kadirov'un askerlerine... Çeçenistan: Nereden, nereye...
1990'larda Moskova'ya karşı verdikleri özgürlük savaşı ile tüm dünyaya seslerini duyuran Çeçenistan ordusu şu sıralar Ukrayna'da, Putin için çarpışıyor. Peki ne oldu da bu değişim yaşandı? İşte Putin'in en başarılı projesi 'Yeni Çeçenler' ve yaşananların kısa özeti...
Bugün Çeçenistan'ın Ukrayna işgali konusudaki tutumunu anlamak için biraz geçmişe bakmak gerekiyor. Yüzyıllardır Rusya'ya karşı verdikleri bağımsızlık mücadeleleri, 18. yüzyılda Şeyh Mansur ve 19. yüzyılda Şeyh Şamil gibi tarihi önderleriyle özdeşleşen Çeçenler'in direnişi 1991'de Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla sıcak çatışmalara dönüştü.
17.yüzyılda İslâmı kabul eden Çeçen halkının direnişi, Rus baskısının artması ve algıladıkları tehditlerin ardından 1783’te İmam Mansur ile başka bir yöne evrildi.
İLK SAVAŞI KAZANAN İSLAMCI ÇEÇENLER OLDU
1991'in Kasım ayında bağımsızlığını ilan eden Çeçenistan (İçkerya Çeçen Cumhuriyeti) ile o dönem Boris Yeltsin tarafından yönetilen Rusya'nın arasında, 1994-1996 arasında yaşanan ilk savaşın kazananı ise Çeçenler oldu. Çeçen hükûmeti 1996'da Rusya'dan fiilen bağımsızlığını kazandı.
Rusya, Birinci Çeçen Savaşı'nda, Grozni'de üç ayda 1945 Berlin Muharebesi'nde kaybettiğinden daha fazla tank (1997 tank) kaybetti.
1996 ile 1999 arasını çatışmasız geçiren bölge Vladimir Putin'in 16 Ağustos 1999'da Başbakanlık koltuğuna oturmasıyla yeniden savaşa sürüklendi.
Ahmet Kadirov, Birinci Çeçen Savaşı'nda Ruslara karşı direndi. İkinci Çeçen Savaşı'nda ise Rusların safına geçti. 2004'te ise Putin tarafından Rusya Federasyonu Kahramanı unvanı ile ödüllendirildi.
RUSLARA KARŞI SAVAŞAN BABA KADİROV İKİNCİ SAVAŞTA SAF DEĞİŞTİRDİ
Moskova'daki artan terör olaylarını gerekçe gösteren Moskova, 29 Eylül 1999 tarihinde Çeçenistan'a girdi. Kendisine bağlı Çeçen Cumhuriyeti oluşturan ve başına bugünkü Ramazan Kadirov'un babası Ahmet Kadirov'u getiren Moskova, bölgede 1991'den beri egemenliği elinde bulunduran İçkerya Çeçen Cumhuriyeti ile kıyasıya süren bir savaşa girdi.
10 yıl boyunca aralıklarla süren savaş 2009'un Nisan ayında ise Rusya'nın kesin zaferi ile sona erdi. Savaş sonunda Çeçenistan tekrar Rusya'ya bağlandı. Ayrılıkçı Çeçen direnişçiler ise savaştan sonra saldırılara devam etti.
BABA KADİROV ÖLDÜ OĞLU PUTİN'LE SAF TUTMAYA DEVAM ETTİ
Başkent Grozni'yi Rusya'nın yardımıyla ele geçiren Baba Ahmet Kadirov, 9 Mayıs 2004 tarihinde, Sultan Bilimhanov Stadyumu'nda düzenlenen II. Dünya Savaşı zafer kutlamaları sırasında İslamcı Çeçen militanlar tarafından düzenlenen bombalı bir suikast sonucu öldü. Mart 2007'de göreve gelen oğul Ramazan Kadirov ise Çeçenistan Cumhurbaşkanı olarak hep Putin'in müttefiki olarak koltukta kaldı.
ÇEÇENLER İKİYE BÖLÜNMÜŞ DURUMDA
Her ne kadar Ramazan Kadirov, yıllardır Çeçenistan'ı tek başına yönetse de ülkesinde 'Sürgündeki İçkeryacı'lar taraftarının sayısı az değil.
Birinci Çeçen Savaşı'nın İçkerya Çeçen Cumhuriyeti’nin eski destekçilerinden çoğu bugün Ukrayna’da Dzhokhar Dudayev taburunun gönüllü savaşçısı olarak savaşıyor.
Yani Rusya'ya bağlı Çeçenistan'ın lideri Kadirov'un birlikleri Rusya kanadında savaşırken, Rus karşıtı Çeçen birlikleri ise yasadışı yollardan gittikleri Ukrayna'da, Ukrayna için savaşıyor. Çatışmaların sürdüğü bölgelerde, Kadirov muhalifi iki gönüllü Çeçen taburu var. 2014 yılından beri Donbas’ta Rus destekli ayrılıkçılara ve Rus güçlerine karşı çatışan taburların ismi de Şeyh Mansur ve Dzhokhar Dudayev. Her iki taburda bulunan asker sayısının binin üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
PUTİN NEREYE KADİROV ORAYA
Çeçenistan lideri Kadirov Putin'in adeta özel fedaisi olarak görev yapıyor. Moskova tarafından finanse edilen askerlerini Suriye'de olduğu gibi, her harekatta Rus saflarının yanında konumlandıran Kadirov'un Ukrayna'da 10 bin askerinin bulunduğu düşünülüyor.
İstihbarat raporlarına göre; Kadirov, biri 14 yaşında olan üç oğlunu da Ukrayna’ya savaşmak için gönderdi.
Uzun yıllar Başkent Grozni başta olmak üzere Çeçenistan'da araştırmalar yapan Akademisyen C. Cem Oğuz da Çeçenistan'daki bu 'ayrım' için dikkat çeken tespitlerde bulundu.
"ÇEÇENLER ARTIK İSTİKRAR İSTİYOR"
"Putin’in desteği olmadan Kadirov iktidarda kalmayı başarabilir mi?" sorusunu ortaya atan Oğuz, "Bu sorunun da cevaplanması gereken iki boyutu var. Biri, Kadirov 'halk desteği'ne sahip mi? İkincisi de, merkezdeki, yani Moskova’daki siyasî aktörler Kadirov’u ne kadar destekliyorlar, ya da onun Çeçenistan’ı yönetiyor olmasından memnunlar mı? İlk sorunun cevabına gelirsek; Ben Çeçenistan’ı gezdim. Gözlemlediklerim ve şahit olduklarımdan sonra benim üstünde duracağım husus; iki yıkıcı savaşın ardından Çeçen halkının çok yorgun ve bıkkın olduğu. Çeçen halkı istikrar istiyor, yaralarını sarmak istiyor. Kadirov’a özel bir sempatiden ziyade bu psikolojinin üzerinde durulmalı. Kadirov’un Moskova ile iyi geçinmesinin karşılığı olarak federal bütçeden Çeçenistan’a yarattığı kaynak da Çeçen halkının ona olan bakış açısını belirleyen önemli faktörlerden biri" diye konuştu.
"PUTİN'LE KADİROV'UN ARASINDAKİ KARŞILIKLI ÇIKAR BİRİLİĞİ"
"İki savaşta da halı bombardımanına maruz bırakılan Grozni’deki Manhattan’ı andıran gökdelenleri kendi gözlerinizle görseydiniz ne söylemek istediğimi daha iyi anlardınız" diyen Oğuz şu tespitlerde bulundu:
"Moskova’da federal hükûmeti teşkil eden kurumlar arasında Kadirov’un tek bir destekçisini dahi bulamazsınız. Rus yetkililerle konuşacak olursanız herkes, size, Çeçenistan’da Rusya kanunlarının geçmediğinden, hatta Çeçenistan’ın federal anayasa ile çelişen kendi anayasası olduğundan yakınacaktır. Kadirov’un en büyük düşmanı ise Rus gizli servisi FSB. Hatta iki taraf arasındaki düşmanlık geçmişte silahlı çatışmaya kadar vardı. Sade Rus vatandaşları arasındaki yaygın kanaat ise Kadirov’un Putin’in silahşörü, fedaisi olduğu, Putin’in de o yüzden Kadirov’a bu kadar sıcak baktığı. O yüzden Putin ile Kadirov arasındaki iş birliği, karşılıklı bir çıkar birliğine dayanıyor; ilişki iki tarafa da menfaat sağladığı sürece devam edecek."
Ukrayna'daki paralı askerler için de "Değil Çeçen savaşçılar, Cengiz Hân’ın kumandanları mezarlarından kalkıp gelseler Ukrayna’daki savaşın seyrini değiştiremezler" diyen Oğuz şunları vurguladı;
-- Bugün Kızıl Ordu’nun yenilmezliğini miras edinmekle övünen Rus ordusu Ukrayna’da şu şekilde listeleyebileceğim çok ciddi sorunlarla boğuşuyor. Ruslar, ne Ukrayna halkının ne de ordusunun göstereceği direnişi öngörmüşler, ki bu da istihbarat zaafına işaret ediyor.
-- Rus askeri stratejistleri Ukrayna ordusunu çok küçümsemişler. Bir başka görüş açısıyla, Kırım’ın ilhakından bu yana Amerikalı askeri uzmanlar Ukraynalı subayları çok iyi eğiterek direnişe hazırlamışlar.
-- Napolyon’un 'para'sına ilaveten bir savaşı kazanmanın elzem unsurlarından bir diğeri olan askerin morali Rus ordusunda dibe vurmuş.
-- Ruslar, ne işgalci bir ordunun üstesinden gelmek zorunda olduğu en büyük sorun olan ikmal hatları meselesini çözebilmişler ne de lojistik destek hizmetlerini. Yakıt yoksunluğu yüzünden yollarda kalan Rus zırhlılarının ya da açlıktan marketleri yağmalayan Rus askerlerinin görüntüleri çok vahim.
HÜRRİYET