Dünya AIDS Günü 2019: HIV ve AIDS hakkında bilinmesi gerekenler

Kırmızı kurdele, AIDS farkındalığı için dünya genelinde bir sembol haline gelmiştir

Dünya AIDS Günü 2019: HIV ve AIDS hakkında bilinmesi gerekenler




Türkiye'de hastalık trendinde artış yaşanmakta. 2011 yılında HIV pozitif kişi sayısı 676 iken, 2018 yılında bu sayı beş katından daha fazla artış göstererek HIV pozitif kişi sayısı 3678 oldu

Kırmızı kurdele, AIDS farkındalığı için dünya genelinde bir sembol haline gelmiştir (Reuters)

Her yıl 1 Aralık’ta, HIV virüsü ve AIDS hakkında farkındalık yaratmak, dünya genelinde şu anda  bu virüse sahip olan yaklaşık 38 milyon insanı desteklemek ve AIDS'e bağlı hastalıklardan ölenleri anmak amacıyla çeşitli etkinlikler yapılıyor.

HIV virüsü ilk olarak 1984 yılında tanımlandı. Dünya genelinde büyük korku yarattı ve hatalı bir şekilde virüsün sadece LGBTİ topluluğu üyelerinde olduğu varsayıldı.

Ancak virüs dünya çapında 78 milyon kişiye bulaştı ve 30 milyondan fazla kişinin AIDS’le bağlantılı hastalıklardan ölmesine neden oldu.

1 Aralık tarihiyse 1988’de Birleşmiş Milletler’e bağlı Dünya Sağlık Örgütü tarafından Dünya AIDS Günü olarak kabul edildi.

Bu senenin teması “Topluluklar fark yaratıyor" olarak belirlendi ve HIV virüsüne sahip kişileri desteklemek, bu kişilerin tedavileri ve virüsün yayılmasını önlemekte topluluklara düşen rolün önemi vurgulandı.

Byanmiya “Toplulukların öncülüğünde, hükümetlerin de verilen sözleri karşılaması halinde AIDS’e bir son verebiliriz” diye konuştu.

Birleşmiş Milletler 2030 yılına kadar AIDS hastalığını ortadan kaldırmayı hedefliyor. 

 

HIV ve AIDS'in tarihi

Avert adlı Birleşik Krallık merkezli uluslararası HIV ve AIDS yardım derneğine göre, HIV virüsünün kaynağı Orta Afrika. Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin başkenti Kinşasa’dan yayıldığı düşünülüyor.

Bilim insanları HIV’in maymun ve kuyruksuz maymunlarda görülen Simian bağışıklık sistemi bozucu virüs ya da SIV’ın bir mutasyonu olduğuna inanıyor.

Virüsün avcıların kırsal arazide et ararken enfekte olmuş kanla temas etmesi sonrası insalnarda yayılmış olabileceği belirtiliyor.

Bilim insanları 1984’e kadar HIV’in AIDS’e yol açtığını kanıtlayamamış olsa da Kinşasa’da yaşayan bir erkekten 1957 yılında alınmış kan örneğinde HIV virüsüne rastlandığı doğrulandı.

HIV ve AIDS arasındaki farklar neler?

“İnsan bağışıklık yetmezlik virüsü” ya da kısaca HIV, vücuttaki bağışıklık hücrelerine zarar vererek ya da yok ederek bağışıklık sistemini enfeksiyon ve belli kanser tiplerine karşı zayıflatan bir virüstür.

“Edinsel Bağışıklık Yetmezliği Sendromu” anlamına gelen AIDS ise HIV’in en ilerlemiş safhasıdır ve eğer tedavi edilmezse bulaştıktan 2 ile 15 yıl arasında herhangi bir zamanda gelişebilir.

İkisi arasındaki önemli fark, HIV bir kişiden bir kişiye bulaşabilirken, AIDS’in bulaşmamasıdır.

Nasıl bulaşır, nasıl bulaşmaz?

HIV bir kişiden diğerine kan, anne sütü ve sperm dahil vücut sıvılarıyla bulaşır. 

ABD'de 2018'de HIV'li olduğu belirlenen kişilerden üçte ikisinin erkek erkeğe cinsel ilişki, yaklaşık dörtte birinin hetreroseksüel cinsel ilişki ve yüzde 7'sinin enfekte olmuş şırınganın kullanılması nedeniyle virüsü kaptığı belirtiliyor. 

HIV'in nasıl bulaştığı konusunda çok sayıda yanlış bilgi kamuoyunda yer alıyor.

HIV tuvaletlerdeki klozetlere oturarak, sarılmayla, tokalaşmayla ya da ortak eşya kullanımı ya da yemek paylaşmayla bulaşmaz. 

ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC)'nin de belirttiği gibi, HIV virüsü tükürük, ter ya da gözyaşında bulunmuyor. Dolayısıyla HIV öpüşmeyle de bulaşmıyor. 

Her yıl kaç kişiye tanı koyuluyor? Türkiye'de durum ne?

2018'de dünya genelinde yaklaşık 1,7 kişinin HIV virüsünü yeni kapttı. ABD ve ona bağlı topluluklarda geçen sene yaklaşık 38 bin kişiye HIV pozitif tanısı kondu. 

Resmi verilere göre ABD'de şu anda 1,1 milyon insan HIV virüsü taşıyor. Bunlardan yaklaşık yüzde 15'inin virüsü taşıdığının farkında olmadığı tahmin ediliyor.

Birleşik Krallık'tayse şu anda 101 bin kişide HIV virüsü bulunuyor. Britanya'da her yıl 5 bin yeni vaka tanımlanıyor.

Doğu ve Güney Afrika'da 15 ile 49 yaş arasındaki nüfusun yüzde 7'si HIV pozitif. 2018'de bu bölgelerde 800 bin yeni HIV enfeksiyonu tespit edildi. 

Türkiye'deyse Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 1985 yılından 30 Haziran 2019 tarihine kadar doğrulaması testi pozitif tespit edilerek bildirimi yapılan 20,202 HIV pozitif kişi ve 1786 AIDS vakası mevcut. 

Ancak Pozitif Dayanışma’nın 1 Aralık Dünya AIDS Günü’ne ilişkin yaptığı açıklamada Türkiye’de HIV ile yaşayan kişilerden yüzde 49’unun bu bilginin farkında olmadığı belirtildi.

HIV pozitif biri tamamen iyileşebilir mi? 

Maalesef bu sorunun yanıtı şu anda olumsuz ancak HIV virüsü etkili şekilde kontrol altında tutulabilir. 

Doğru tedaviyle HIV pozitif bir birey ölüme mahkum değil. 

ABD'de HIV pozitif bireylerin ortalama yaşam süresi erkeklerde 76, kadınlardaysa 81. 

HIV pozitif bireylerin tedavisi antiretroviral ilaçlarla yapılıyor. Bu tedaviye kısaca ART deniliyor.

Eğer HIV'li kişi ART tedavisini uygun şekilde uygularsa kanlarındaki HIV oranı 'belirlenemez" oluyor. Bu seviyede kalması halinde kişi sağlıklı ve uzun bşr yaşam sürebiliyor ve HIV virüsünü, virüsü taşımayan partnerine cinsel ilişkiyle bulaştırmayacak seviyeye ulaşmış oluyor. 

Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, şu ana kadar HIV pozitif kişilerin yüzde 62'si tedavi gördü ve yüzde 53'ü virüsü başka kişilere bulaştırmayacak şekilde virüsü baskılamayı başardı. 

Türkiye'de de HIV ve AIDS hakkında farkındalık yaratmaya çalışan sivil toplum örgütleri ve dernekler de "B=B" (Belirlenemeyen= Bulaştırmayan) adlı kampanya ile uluslararası kuruluşlarla eşgüdüm halinde kamuoyunu bilgilendiriyor.

Derleyen: Keremcan Karabatak

Keremcan Karabatak 

The Independentturkish