Perşembe günü yayınlanan raporda, suçlamaların çoğunun Yunan makamlarına yöneltildiği, mağdurların da Türkiye'den Ege Denizi üzerinden Yunanistan'a geçmeye çalışan sığınmacılar olduğu haber veriliyor.

Rapora göre geçen sene neredeyse 5 bin sığınmacı Türk karasularına bırakıldı. Aşırı dolu, yönü ve hareketi kontrol edilemeyen botlara bindirilen sığınmacıların travma yaşadıkları bilgisi aynı raporda yer aldı.

2021'de ayrıca Yunan güvenliğinin, sığınmacıları Türk sahiline yakın yerlerde denize attığı olayların sayılarındaki artışa da vurgu yapıldı.Geçen yıl bu yüzden en az 4 kişinin hayatını kaybettiğinin tespit edildiği de haber veriliyor.

"Dövüldük, soyulduk ve ölümle tehdit edildik"

Sığınmacıların aktardıklarının alıntılandığı raporda ayrıca, dövüldüklerini, ölümle tehdit edildiklerini ve soyulduklarını beyan ettikleri de ifade ediliyor. Kadın veya erkek sığınmacıların çırılçıplak soyunmak zorunda bırakıldığı, erkeklerde çıplak arama yapıldığı da rapordaki saptamalar arasında.

Yunan makamlarının geri itmeleri üzerine çok sayıda sığınmacının rotayı İtalya'ya çevirdiği, ancak o yolun ise Ege Denizi'ni geçmek için çok daha tehlikeli olduğuna dikkat çekiliyor.

Raporu tutan sivil toplum kuruluşu Mare Liberum, doğrudan bölgede sığınmacılardan bilgi almanın çok zor olduğunu ve bu nedenle yaşananlara dair verilerin yetersiz olduğunu da vurguluyor. Mare Liberum, rapora temel teşkil eden tanık ifadelerinin diğer STK'lardan alındığını da belirtiyor. Mare Liberum'un Ege'deki hak ihlallerini izleme gemisi bulunsa da uygulanan sıkı tedbir ve yaptırımlar nedeniyle geçen sene kendisinin sahada inceleme yapamadığı bildiriliyor.

Avrupa Birliği Komisyonu, Protestan Haber Ajansı'nın (epd) konuyla ilgili sorusuna verdiği cevapta, geri itme ve kötü muameleye dair raporları çok dikkate aldığını ve üye ülkelerin iddiaları araştırmakla yükümlü olduğunu vurguluyor. Bu alanda ilaveten Yunanistan ile Brüksel'in AB'nin dış sınırlarında gözetleme mekanizması kurulması üzerine görüşmeler yaptığı da haber veriliyor.

dw