Erdoğan konuşmasında ekonomik krizden korona pandemisiyle mücadeleye, son günlerde duyurulan reform seferberliğinden MHP ile yapılan ittifaka pek çok konuya değindi. Türkiye'yi eskiden de olduğu gibi "içerideki maşalarını ve dışarıdaki mekanizmalarını kullanarak sinsi oyunlarla ve tuzakla tehditle, tecritle teslim alabileceklerini sananların heveslerini kursaklarında bıraktık" dedi. "Bize yapılan saldırılara, savunmada kalarak cevap vermek yerine üzerine üzerine gittik" diye devam eden Erdoğan, "Sokakları karıştırmaya çalıştılar, ihanetlerini ortaya serdik. Önce emniyet ve yargı, ardından ordu içindeki FETO'cüleri kullanarak darbe yapmaya kalktılar. Demokrasiye, milli iradeye ve hukuka daha güçlü şekilde sarıldık. Terör örgütleriyle mahallelerimizi çukurlarla bölmeyi, sınırlarımızı taciz etmeyi denediler. Başlarını ezdik. Siyaseti etkisiz hale getirerek, vesayeti diriltme hesabına girdiler. Cumhur İttifakı'yla yönetim sistemimizde tarihi bir değişim gerçekleştirdik. Irak'ta ve Suriye'de bölgemizin ve medeniyetimizin kalbine bir hançer gibi saplanacak oluşumlar kurmaya kalktılar, önüne geçtik. Ekonomimizi yıkmayı denediler. Yapısal reformlarımızı yeni bir anlayışla hızlandırarak bu saldırıyı da engelleyecek adımları attık. Gelişmiş ülkelerin dahi önüne geçemediği salgın dalgasının altında kalmamızı umdular, tam tersine kendimizle birlikte tüm dostlarımıza el uzattığımız bir mücadele iklimi tesis ettik" diye konuştu.

Erdoğan "Hiç kimsenin şahsi ifadeleri, Cumhurbaşkanı ile hükümetimizle ve partimizle ilişkili hale getirilemez. Terör örgütleri ile el ele, kol kola, omuz omuza Ankara'dan İstanbul'a yürüyenlerle biz birlikte olamayız. Yasin Börü'lerimizin ölümüne neden olanlar, Kobani katliamının failleri, Tayyip Erdoğan ve dava arkadaşları tarafından asla savunulamaz" diye devam etti. Erdoğan, bu sözleriyle Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi ve eski TBMM Başkanı AKP'li Bülent Arınç'ı ima edip etmediğine dair bir açıklama ise yapmadı.

Bülent Arınç, hafta içinde katıldığı bir televizyon programında, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski eş başkanı Selahattin Demirtaş'ın tahliye olabileceğini, iş insanı Osman Kavala'nın ise tutuklu kalmasına hayret ettiğini söylemişti. Sonrasında ise bu görüşlerin Arınç'ın şahsi fikirleri mi olduğu, yoksa AKP yönetiminin ekonomi, demokrasi ve yargıda başlayacağı söylenen reform seferberliğinin değişim sinyalleri mi olup olmadığı tartşılmaya başlamıştı.

Bahçeli ve MHP'ye şükranlarını sundu

Cumhur İttifakı'nın gidişatından de gayet memnun olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Cumhur İttifakı'nı kurarken de samimiydik. Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası mücadelemizi, nice sınamaları başarıyla geçerek bugünlere gelen Cumhur İttifakı'nın çatısı altında bütün bu adımları yürütüyoruz" dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile bütün MHP camiasına, 15 Temmuz darbe girişimi ve cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş sürecinde verdikleri destekten dolayı da şükranlarını sundu.

Dünkü konuşmasında da olduğu gibi Türkiye'nin kendisini Avrupa'da gördüğünü söyleyen Erdoğan, "Tam üyelikten mülteciler meselesine kadar ülkemize verdiğiniz sözleri tutun, birlikte daha yakın, daha verimli bir iş birliği tesis edelim' " diye çağrı yaptı.

Gezi olayları ve üçbuçuk yıldır cezaevinde tutulan iş insanı Osman Kavala'ya da değinen Erdoğan, Kavala'nın Gezi olaylarının finansörü olduğu iddiasını tekrarladı.

Deutsche Welle Türkçe