Erdoğan Türk Tıp Dünyası Kurultayı'nda konuştu

Erdoğan: Gerekirse Tel Abyad ile Resulayn arasında bir mülteciler şehrini biz kurabiliriz

Erdoğan Türk Tıp Dünyası Kurultayı'nda konuştu


Erdoğan: Gerekirse Tel Abyad ile Resulayn arasında bir mülteciler şehrini biz kurabiliriz

Erdoğan Türk Tıp Dünyası Kurultayı'nda konuştu

 

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan 6. Türk Tıp Dünyası Kurultayı'nda açıklamalarda bulunuyor.

"Yıllardır milyonlarca sığınmacıyı barındırmak için bunları yaptık ama uluslararası toplumdan aldığımız destek sadece nasihat" diyen Erdoğan "Gerekirse Tel Abyad ile Resulayn arasında bir mülteciler şehrini biz kurabiliriz" diye konuştu.

"Sağlık çalışanlarının sayısını 1 milyon 24 bine çıkardık"

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Her arayan bulamaz ama bulanlar sadece arayanlardır. Bu söz en çok bilimsel çalışmalar için geçerlidir."

"Türkiye’nin sağlık alanında geldiği yerin gerisinde çok büyük alın teri vardır. Ecdadımızın “Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi” sözünde olduğu gibi sağlığı ilk sıramıza aldık. Sağlık reformunu kısa sürede hayata geçirdik.

"Altyapının geliştirilmesi, sigorta sisteminin geliştirilmesine çok sayıda yatırımlar yaptık. Hastanelerimizin toplam yatak sayısını 239 bine, nitelikli yatak sayısını 145 bine, sağlık çalışanlarının sayısını 1 milyon 24 bine çıkardık.

"Ülkemizde kişi başına yapılan sağlık harcaması 19 liradan 140’a yükselirken, bireylerin ceplerinden yaptığı harcama 20 liradan 17 liraya geriledi.

"Obama başaramadı"

"Bu hizmetleri sadece vatandaşlarımıza sunmadık, ülkemizi sağlık alanında bir çekim alanına dönüştürdük. Gelişmiş ülkeler dahi sağlık sistemlerindeki tıkanıkları çözmekte zorlanıyor. Mesela bir önceki ABD Başkanı Obama kendi ülkesinde bizim sağlık reformunun çok küçük bir modelini gerçekleştirmeye çalıştı, başaramadı.

"Diğer ülkelerin yaşadığı sıkıntıları söylemiyorum. Sağlık reformunun ilk adımlarını attığımızda bunu sürdüremezsiniz, batarsınız diyerek bizi caydırmaya çalışanlar vardı. Herkesi şaşırttık.

"Yerli ilaç, aşı ve cihaz üretiminde kararlıyız"

"Doktorlarımız başta olmak üzere tüm sağlık personelimizin niteliğinin yükseltilmesi, yerli ilaç, aşı ve cihaz üretimi alanında çalışmalar yapıyoruz. Yerli ilaç, aşı ve cihaz üretimini formülüne kadar yerli hale getirmede kararlıyız. İlaç ve aşıları halkımızın hassasiyetine uygun üretip hizmeti sunacağız. Yerli ilaç, aşı ve cihaz üretiminde gizli bir direnç olduğunu da biliyorum, bu hususta atılan adımları ve engellemeleri takip altına alacağımızın bilinmesini istiyorum.

"İnşallah sağlık alanında ülkemizi çok daha iyi seviyeye çıkartacağız. Edindiğimiz bilgiyi, tecrübeyi dostlarımızla paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.

"Rabbimiz dermansız dert vermez. Önemli olan bu dermanın yerini bulmak. İnsanın sağlığının nasıl bozulduğuna nasıl tedavi edileceğine ilişkin bu topraklarda sayısız eserler bırakıldı. Farabi'den, İbn-i Nefs'e kadar birçok isim çığırlar açtı. Coğrafyamızda anlatılan bir Lokman Hekim hikayesi vardır. Bu efsanenin özünde ölümsüzlük çaresini bulmak yatar. Ölüme çare bulunmadı ama tıp ve ilaç ile ömürler uzadı.

"Kimi Afrika ülkelerinde yaşam ortalamasının 50 altı olduğu doğru. Ama İsviçre, Japonya gibi ülkelerde ortalama hayat süresi 83'e çıktı. Suriye gibi bölgelerde ortalama yaşam süresi düştü.

"Silahlanmaya harcanan parayla dünyada açlık, susuzluk sıkıntısı kalmazdı"

"Silahlanmaya harcanan paranın sadece bir kısmıyla dünyada ne aç ne de temiz su sıkıntısı kalmayacağına dikkat çekerim.

"İnsanların ve toplumların daha adil bir gelecek isteğini canlı tutmak önemlidir. Tabi ki bu bilim adamlarından önce siyasetçileri sorumlu tutulabilir. Ama unutulmamalı ki siyasetçilere bilim adamları yol gösterir.

"Kurduğumuz sistemle Suriyeli sığınmacılar ve vatandaşlarımız aynı hizmeti alıyor. Bu kadar kritik dönemde, havan toplarının atıldığı dönemde sağlıkçıların dur durak demeden bu hizmeti vermelerini alkışlıyorum.

"Biz hastalarımıza ilaçlarını da ücretsiz olarak verebiliyoruz. Bu hizmet sadece sağlıkla sınırlı değil. Eğitimden barınmaya sığınmacıların bu hizmetlere erişmelerini sağlıyoruz. Kimse bizi bu sığınmacılara sınırlarımızı açmaya zorlamadı. Asıl üzücü olan bu mücadelemizde tek başımıza bırakılmamız.

"Biz AB'den zengin miyiz? Hayır."

"AB başta olmak üzere sivil toplum örgütlerine gelen bütçe 3 milyar avro, bizimse bu bölgede 8,5 yıldır yaptığımız harcama 40 milyar doları aştı. Biz AB'den daha mı zenginiz? Hayır. Bu bizim medeniyetimizin bize yüklediği görevdir. Suriye krizi boyunca attığımız her adımda yalnız bırakıldık. Suriye'de oluşturduğumuz güvenli bölgeler ülkedeki en güvenli bölgeler. Suriyeli kardeşlerimizin huzur-u kalble dönecekleri alanlar yarattık.

"Bu bölgelere ilişkin planlar yaptık, BM'ye verdik. Baktılar, güzel dediler. Ama güzel demekle olmaz. Para vermeye gelince...

"Mülteci şehri kurabiliriz"

"Yarın AB Genel Sekreteri ile görüşeceğim bu çağrıyı kendisinin yapmasını, yoksa bizim yapacağımızı söyleyeceğim. O zaman Tel Abyad ile Resulayn arasında bir mülteciler şehrini biz kurabiliriz. 

"Yıllardır milyonlarca sığınmacıyı barındırmak için bunları yaptık ama uluslararası toplumdan aldığımız destek sadece nasihat. 

"Bir damla petrolü bir damla kandan daha değerli gören zihniyet Suriye'de sadece fırsat görüyoruz.

"Son 8 yıldır Suriyeli sığınmacılar için sınırlarına dikenli tel çekmekten başka bir şey yapmayanlar, Suriyelilerin vatan hasretini giderecek çalışmalara mani oluyor.

"Sizler 4 milyonu aşkın insana sadece sağlık hizmeti vermenin nasıl bir maliyete mal olduğunu en çok bilenler sizlersiniz. Türkiye olarak sınırlarımız dışındaki 3 milyon kişiye de hayatlarını sürdürebilmeleri için destek sağlıyoruz. Mazlumların ve mağdurların kapısı olmaya devam edeceğiz."

 

t24