Erdoğan'dan Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki Alper Gezeravcı'ya: 'İlk astronotumuz oldun ama son olmayacaksın'
Türkiye’nin uzay programı hangi aşamada?
Erdoğan'dan Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki Alper Gezeravcı'ya: 'İlk astronotumuz oldun ama son olmayacaksın'
Türkiye'nin uzaya ilk kez insan gönderme projesinin yer aldığı Axiom-3 misyonu kapsamında pilot Alper Gezeravcı'nın içinde bulunduğu Dragon uzay aracı Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) kenetlendikten sonra dört astronot ISS'ye girişini tamamladı.
Ax-3 Misyonu astronotları Michael López-Alegría, Walter Villadei, Marcus Wandt ve Alper Gezeravcı 20 Ocak Cumartesi günü ABD yerel saatiyle 07.13'te (TSİ 15.13) Uluslararası Uzay İstasyonu'na giriş yaptı.
Gezeravcı, Milli Uzay Programı'nın ilk ayağı olan "İlk İnsanlı Uzay Misyonu" kapsamında, Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki görevi boyunca Türkiye ile en az 7 kez iletişime geçecek. Bu kapsamda ilk bağlantı 22 Ocak'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapıldı.
Gezeravcı, "Türkiye Yüzyılı'na adım atarken bu anlamlı görevde ülkemi temsil etmenin ve bayrağımızı Uluslararası Uzay İstasyonu'na taşımanın gururunu yaşıyorum" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Gezeravcı'ya hitaben, "Orada çok farklı alanlarda gerçekleştireceğin deneylerin başarıyla tamamlanmasını ümit ediyorum" diye konuştu ve ekledi:
"Sen ilk astronotumuz oldun ama son olmayacaksın. Türkiye de insanlı uzay görevi gerçekleştiren ülkeler arasında yerini aldı. Bu görevle birlikte çocuklarımızın ve gençlerimizin uzaya olan merakları daha da artacak. Belki pek çok evladımız bu alana yönelecek, senin izinden gidecek."
Uzay aracı Cuma günü ABD'nin Florida eyaletindeki Kennedy Uzay Merkezi'nden başarıyla fırlatılmıştı.
Türkiye Uzay Ajansı’nın verdiği bilgiye göre Gezeravcı, 14 gün kalacağı Uluslararası Uzay İstasyonu’nda 13 farklı bilimsel deneye imza atacak.
Ax-3 uzay misyonu mürettebatının yer aldığı Dragon, NASA'nın uzay merkezinden SpaceX'e ait Falcon 9 roketiyle ABD yerel saatiyle 16.49'da (TSİ 00.49) fırlatıldı.
İlk Türk astronot Alper Gezeravcı Ax-3 misyonunda İspanyol, İtalyan ve İsveçli astronotlarla birlikte görev alıyor.
Dragon'un yaklaşık 36 saatlik bir yolculuğun ardından ABD yerel saatiyle Cumartesi sabahı 05.42'de (TSİ 13.42) Uluslararası Uzay İstasyonu'na kenetlendi.
Gezeravcı, yolculuğunun başlamasının ardından uzay aracında ilk mesajını "İstikbal göklerdedir" sözüyle vermişti.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre Gezeravcı'nın uzaydaki ilk sözleri, "Türkiye'nin insanlı ilk uzay misyonu için ilk Türk'ün uzaya adım attığı şu anda Yüce Ata'mızın sözüyle bu anı başlatmak istiyorum: Türkiye Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün dahiyane sözü; İstikbal göklerdedir" şeklinde oldu.
Gezeravcı, "Uzun zamandır bunun hayalini kuruyordum. Bu harika bir duygu. Başından itibaren şu ana kadar her şey çok iyiydi" şeklinde konuştu.
Gezeravcı yanında Türk bayrağı, aile fotoğrafları ve Yörük kültürüne ait bazı objeler götürüyor.
Ax-3 misyonunda ABD ve İspanya'yı temsilen misyon lideri Michael Lopez-Alegria, İtalyan Hava Kuvvetlerinden Pilot Walter Villadei ve Avrupa Uzay Ajansı adına da İsveçli Marcus Wandt bulunuyor.
Daha önce 17 Ocak'ta (ABD yerel saatiyle) başlatılması planlanan uzay misyonu, son kontrollerin tamamlanması amacıyla bir gün ertelenmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan paylaştığı mesajında şunları söyledi:
"2021 yılında dünyaya ilan ettiğimiz Milli Uzay Programımızdaki hedeflerimizden birini daha böylece gerçeğe dönüştürüyoruz. Uluslararası Uzay İstasyonu'nda 14 gün boyunca sürecek 'Türk Uzay Bilimi' misyonu kapsamında bilim insanlarımızın hazırlıklarını yaptığı 13 deney gerçekleştirilecek. Astronomi, tıp, genetik, malzeme bilimi gibi alanlarda bilimsel çalışmalar yapılacak. Bu çalışmaların şimdiden ülkemize ve bilim insanlarımıza hayırlı olmasını diliyorum. 'Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin' diyorum."
Twitter paylaşımının sonu
'Astronot mesleğine sahip iki insan ortaya çıkardık'
Astronotların eğitim süreci ABD'nin Texas eyaletinin Houston kentinde yürütüldü.
Gezeravcı TRT’de katıldığı bir programda “Küçüklüğünden itibaren, hayalinin sınırı gökyüzü olan bir çocuğun, hayalinin eşiğini uzaya taşıyan bir adımdır bu. Dolayısıyla herkesin hayatına büyük bir dokunuş” demişti.
BBC Türkçe'ye konuşan eski NASA astrofizikçisi Umut Yıldız da, “Türkiye’de insanlar, ‘Uzaya giden bir astronotumuz var ama ne kendi roketimizle gittik ne Türkiye’deki bir roket fırlatma rampasında gönderdik. Space X’in roketine para verildi ve gidildi’ diye düşünebiliyorlar. Ancak bu bir uzay turizmi değil, astronotluk görevi. Biz artık astronot mesleğine sahip iki insan ortaya çıkardık” diyor.
Yıldız, bu projenin Türkiye’de özellikle gençleri, uzay ve mühendislik konusunda heyecanlandırmasını umuyor:
“Ben 10 yıl NASA’daydım. ABD’de özellikle belli bir yaşın üzerinde, ‘Ay’a gidildiği zamanın videosunu izledik ve ondan sonra uzayla ilgili bir mesleğe karar verdik’ diyen çok insanı görürsünüz. Umuyoruz ki Türkiye’de çocuklar ‘Bizim de bir astronotumuz uzaya gitmiş, ben de gidebilirim’ diyecek.”
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, BBC Türkçe’nin bu projenin maliyetiyle ilgili sorusuna bu haber yayınlanana kadar yanıt vermedi ancak basında çıkan haberlere göre uzay yolculuğunun maliyeti 55 milyon dolar.
Axiom, belli bir ücret karşılığında insanları herhangi bir güvenli roketle uzaya götürme amacı güden ve esas amacı gelecekte uzay turizmini başlatmak olan özel bir şirket.
Alper Gezeravcı kimdir?
Alper Gezeravcı, 1979’da Mersin’in Silifke ilçesinde doğdu. Babasının mesleği nedeniyle büyürken Türkiye’nin farklı illerinde yaşadı.
Axiom Space’in internet sitesinde yer alan bilgiye göre Gezeravcı, İstanbul Hava Harp Okulu'nda Elektronik Mühendisliği alanında lisans eğitimini tamamladı.
Ayrıca Wright-Patterson Hava Kuvvetleri Üssü'ndeki Hava Kuvvetleri Teknoloji Enstitüsü'nde yüksek lisans yaptı.
Türk Hava Kuvvetleri'nde savaş pilotu olarak görev yapan Gezeravcı, aralarında F-16'nın da bulunduğu birçok uçakta 15 yıllık uçuş tecrübesine sahip. Ayrıca Türk Hava Yolları'nda 7 yıl kaptan pilotluk yaptı.
Gezeravcı, son olarak Standardizasyon Filosu Akademik Kanat Komutanı olarak Adana'daki 10'uncu Üs Komuta Birimi'ne atandı. Filonun standardizasyonu ve değerlendirilmesi, tüm eğitim dokümanlarının Hava Kuvvetleri standartlarına göre düzenlenmesi, tüm F-16 ve KC-135R pilotlarının kontrol uçuşları öncesinde sınavlarının yapılması ve filo dokümantasyon standartlarının denetlenmesinden sorumluydu.
Bir doğa sporları tutkunu olan Gezeravcı, askeri eğitimi sayesinde çok sayıda hayatta kalma kursuna katıldı, çeşitli görevlere gönderildi.
TRT’de katıldığı programda “Uzayla ilgili benim bir hayalim yoktu. Hayalim gökyüzü ile limitliydi” diyen Gezeravcı, Türkiye’nin insanlı ilk uzay projesi için başvuru çağrısı haberlerini gördükten sonra gerekli kriterleri gözden geçirdiğini, daha sonra astronotların biyografilerini incelediğini ve kendinin de yapabileceğine kanaat getirdikten sonra başvurmaya karar verdiğini anlattı.
AA’nın haberine göre, 36 bin aday başvuru yaptı. Adayların 30'u Ankara'ya çağrıldı.
Adayların seçilmesinde mühendislik, fizik, tıp ve astronomi alanlarında gösterdikleri faaliyetlerin yanı sıra yaptıkları sporlar da belirleyici oldu.
Gerekli şartları sağlayan adaylar Ankara'da tıbbi ve psikolojik testlerden geçirildi.
Gezeravcı uzayda hangi deneyleri yapacak?
Gezeravcı, uzayda bulunduğu süre boyunca çeşitli bilimsel deneyler gerçekleştirecek.
BBC Türkçe'ye konuşan ODTÜ Fizik Bölümü Öğretim Üyesi ve Türk Astronomi Derneği Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Sinan Kaan Yerli, Türkiye’nin bu deneylerle kendi verilerini elde edeceğini ve bu verilerin “paha biçilemez” olduğunu söylüyor:
“Bir deneyin çıktısı, ‘Bu malzeme uzayda böyle davranıyor’ olacak. Bunu başka hiçbir şekilde ölçemezsiniz. Uzaya çıkmak çok pahalı bile olsa, verisi çok daha değerli oluyor.”
Doç. Dr. Yerli şu örneği veriyor:
“Deneylerden bir tanesi olan Vokalkord’da, başka hiçbir sesin olmadığı ortamda solunum, konuşma ve öksürme seslerini yapay zeka ile uzayda deneyerek, bununla ilgili bir algoritma geliştirilecek. Böylece aşağıda solunumla ilgili bir çok hastalık ve enfeksiyon için yapay zeka ile tanı koymaya çalışacaklar.
"Dünya’ya geri döndüğünüzde bu deneyin ve sonuçlarının sahibi siz oluyorsunuz. Bu veri için size gelecekler. O zaman algoritmanın değeri bir anda artıyor. Türkiye bu yarışa sonundan da olsa bir yerinden katılmış oluyor.”
Alper Gezeravcı'nın yürüteceği deneyler üniversite ve araştırma kurumlarınca hazırlandıktan sonra Türkiye Uzay Ajansı ve TÜBİTAK uzay uzmanlarından oluşan bir komisyonca kararlaştırıldı.
"MİYELOİD" deneyi ile uzay ortamında radyasyona maruz kalmanın kanser hücreleri üzerindeki etkisi incelenecek.
"MESSAGE" deneyi ile yerçekimsiz ortamdan etkilenen henüz işlevi keşfedilememiş genlerin tespit edilmesi ve uzay görevlerinde, bağışıklık hücrelerinden hangilerinin yer çekimi tarafından direkt olarak etkileneceğinin, CRISPR gen mühendisliği yöntemleri ile belirlenmesi hedefleniyor.
"PRANET" deneyi ile propolis maddesinin mikro yerçekimi ortamındaki bakteriler üzerindeki etkisi araştırılacak. Kontrol ve deney grupları oluşturularak propolisin anti-bakteriyel etkisi test edilecek, sonuçların yer çekimli ortam ile benzer sonuçlar verip vermeyeceği karşılaştırılacak.
Propolis, çeşitli rahatsızlıkların tedavisinde yaygın olarak kullanılan bir madde.
Listenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Türkiye’nin uzay programı hangi aşamada?
Türkiye Uzay Ajansı, 2018’de Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kuruldu.
Bir yıl sonra da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başkanı ve yönetim kurulu üyeleri atandı.
Türkiye Uzay Ajansı’nın paylaştığı bilgilere göre, Milli Uzay Programı ile başta Türkiye’de uzay teknolojileri alanındaki ihtiyaçlar ve yetenekler çerçevesinde öne çıkacak teknolojilerin ve gerekli altyapıların geliştirilmesi ve dışa bağımlığının azaltılması hedefleniyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli Uzay Programı'nı 3 yıl önce “2023'te Ay'a gidiyoruz” sözleriyle duyurmuştu.
TÜBİTAK Başkanı Prof. Hasan Mandal, Ekim 2023'te yaptığı açıklamada sert inişin 2026'da gerçekleşeceğini açıkladı.
Doç. Dr. Sinan Kaan Yerli, Türkiye’deki uzay çalışmalarının uzaya uydu fırlatılmasıyla görünür olduğunu, ancak aslında Türkiye’nin bilim insanları ve mühendisleriyle 1970’lerden beri dünyadaki uzay çalışmalarına destek verdiğini söylüyor.
Yerli, “Uzayı sadece uzaya çıkan şeyler olarak düşünürsek yanlış yaparız. Türk bayrağı uzayda göründüğü zaman Türkiye uzay yarışında anlamına gelmiyor. Tüm dünyadaki uzay çalışmalarına yok sayılmayacak bir katkımız var. Birçok bilim insanımız uzaya fırlatılan uydularda yer almıştır, alet tasarlamıştır, yazılım yazmıştır” diyor ve şu örneği veriyor:
“İlk kadın astrofizikçilerden Dilhan Eryurt teorik astrofizik çalışarak, Apollo 11’in güneş enerjisinden etkilenip etkilenmeyeceğini görevden önce kuramsal olarak hesaplayarak, Apollo 11'in başarısına katkıda bulunmuştur.”
1969 yılında NASA, Ay’a iniş projesine katkıları nedeniyle Dilhan Eryurt’a Apollo Başarı Ödülü vermişti.
Türkiye, uzay faaliyetlerine ilk olarak 1994 yılında fırlattığı haberleşme uydusu ile adım attı.
Türkiye, uzayda uydu sahibi 30 ülkeden biri.
BBC TÜRKÇE