Eritre'de üç aydır alıkonulan ve bugün serbest bırakılan 3 Türk denizcinin yolculuğu nasıl başlamıştı?
Sonrasında yürütülen istihbari çalışmalarla denizcilerin bulundukları yer de belirlendi.
AA'nın istihbarat kaynaklarından edindiği bilgiye göre Türk denizciler Selim Ekmekçioğlu, İbrahim Iğnak ve Erman Lütfü Atamer'in yaşadıkları ve güvende oldukları MİT tarafından tespit edildi.
Sonrasında yürütülen istihbari çalışmalarla denizcilerin bulundukları yer de belirlendi.
Türk denizciler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun girişimleri sonucunda serbest bırakıldı.
Aynı zamanda teknenin kaptanı Ekmekçioğlu'nun Türkiye'de bulunan eşi Şeyda Ekmekçioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşinin kendisini aradığını ve serbest bırakıldıklarını haber verdiğini söyledi.
Çekirge'ye konuşan Ekmekçioğlu, çabaları nedeniyle Bakan Çavuşoğlu başta olmak üzere Türkiye'nin Eritre Büyükelçisi Aykut Kumbaroğlu ve diğer yetkililere teşekkürlerini ilettiğini söyledi.
Ekmekçioğlu, Türk denizcilerin 3-4 gün sonra Cibuti'ye ulaşmalarının beklendiğini aktardı.
Yolculuk nasıl başlamıştı?
AA'nın aktardığına göre Selim Ekmekçioğlu, emekli olduktan sonra Eylül 2017'de "Murat Reis" isimli katamaran yelkenli teknesiyle Türkiye'den denize açılarak dünya turuna başladı.
Ekmekçioğlu, Atlas Okyanusu, Büyük Okyanus ve Hint Okyanusu'nu geçtikten sonra mart ayında Sri Lanka'da kendisine katılan Iğnak ve Atamer ile yola devam etti.
Maldivler'den Cibuti'ye mart sonunda ulaşan Türk denizciler, burada Covid-19 salgını nedeniyle limana yanaştırılmayınca denizcilere Türkiye'nin Cibuti Büyükelçisi Levent Şahinkaya'nın da yardımlarıyla erzak, su, tüpgaz takviyesi yapmıştı.
Şeyda Ekmekçioğlu'nun verdiği bilgiye göre, yoldayken salgın sebebiyle kanal kapatılınca Türk denizciler kanalın açılmasını Cibuti'de beklemeye karar verdi ve geri dönmek üzere yol almaya başladı.
Ancak Türk denizciler Eritre açıklarına geldiklerinde yakıtları ve gıdaları azalınca karaya yanaşmaya karar verdiler.
Eritre'de karaya yaklaştıklarında askerler tekneye çıktı ve denizcilere gözaltında olduklarını söyledi.
Birkaç gün bu şekilde bekletilen Türk denizcilerden Selim Ekmekçioğlu, 25 Nisan'da uydu telefonundan gizlice eşini aradı ve durumunu aktardı.
Eşinden en son 25 Nisan'da haber alan Şeyda Ekmekçioğlu, Türkiye'nin Eritre Büyükelçiliğine ulaşarak durumu anlattı.
Selim Ekmekçioğlu: Hayatı keşfedin
Antakyalı olan Selim Ekmekçioğlu, Antakya Gazetesi'ne 21 Mart tarihinde 10 bin km'yi ve 35 ülkeyi geride bıraktıktan sonra bir röportaj vermişti.
Ekmekçioğlu, röportajında şu sözleri sarf etmişti:
"Aslında ilk başlarda hafif bir stres ve korku olmuyor değil. İlk 5-6 gün böyle geçiyor. Ardından etrafı izlemeye başlıyorsunuz. Hatta öyle ki, o 5-6 günün sonrasında sıkılmaya başlıyorsunuz. Yaptığınız şey; kitap okumak, film izlemek ya da oyun oynamak oluyor! Ama diğer taraftan, Türkiye'de bu işi yapan çok az insandan birisiniz ve bunun da farkındasınız, ki bu da size ayrı bir gurur veriyor.
"Deniz kültürüne çok uzak insanlar olduğumuz için denize açılma fikri, pek çok kişiyi korkutuyor. Emin olun, denize saygı duyduğunuz ve kuralları da bildiğiniz sürece deniz sizi koruyor ve çok güzel bir şekilde sizi kucaklıyor. Ama şunu da asla yapmayacaksınız: Kahramanlık yapıp da 'Ben fırtınada da yola çıkarım' demeyeceksiniz. Şu bir gerçek ki, denizle şaka olmaz."
Ekmekçioğlu, röportajı okuyacak kişilere de, "Dünyayı görsünler. Hayatı keşfetsinler, keşfetsinler ve ertelemesinler" mesajı vermişti.
"Nefes alamıyoruz"
Alıkonuldukları sürede de denizci İbrahim Iğnak'ın kızları Ceren ve Cansu, Hürriyet yazarı Çekirge'ye, "35 gündür babamızdan ve arkadaşlarından haber alamıyoruz. 35 gündür ne uyuyoruz ne de nefes alabiliyoruz. Bu süreçte annemiz zona hastalığına yakalandı. Ne olur sesimizi duyurun" demişti.
Selim Ekmekçioğlu'nun eşi Şeyda Ekmekçioğlu ise "Artık dayanacak halimiz kalmadı." ifadesini kullanmıştı.
BBC TÜRKÇE