Ertuğrul Özkök ve Emin Çölaşan helalleşti, 'dönek' tartışması bitti
İki isim birçok kez “döneklik” üzerinden tartışma yaşamıştı
Sık sık köşelerinden tartışma yaşayan Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök ile Sözcü yazarı Emin Çölaşan ‘helalleşti.’
Özkök, bugünkü köşe yazısında Emin Çölaşan ile yaşadığı diyalogu aktardı.
Özkök’ün yazısının ilgili kısmı şöyle:
O, bana “Döneksin” diyor ha babam vuruyor, ben de “Evet döneğim ama vurmadan bir dinle” diyorum... Sonunda karşı karşıya geldik ve nihai bir hesaplaşma, pardon helalleşme yaptık.
Bu konuya bir daha döner miyiz bilmiyordum ama Türk medya tarihi için de küçük bir dipnot olur belki...
Ne de olsa 30 yıldır bu ülkenin bazı gazetecileri kendini Tanrı sayıp ötekileri döneklikle suçluyor.
Belki gençlere de “zamanın ruhu”nu anlamak bakımından yardım eder.
EMİN: Görmeyeli nerelerdesin, neler yapıyorsun, hayat nasıl geçiyor.
BEN: Vallahi iyi geçiyor. Sen “Hayatımda hiç dans etmedim” diye övünüyordun. Ben de haftada bir dans dersine gidiyorum. Harmandalı dersine.
E: Zaten dansöz olduğunu kendin söylemiştin.
B: Biliyorsun ben İzmirliyim. Bizde zeybek ve futbol mecburidir.
E: Bir zamanlar solcuydun, sonradan Özalcı oldun. Durmadan dönüyorsun.
B: Ben buna değişim diyorum.
E: Hayır hayatta bazı şeyler var değişmez. Seninki döneklik.
B: Hayır hayatta her şey değişir. Vatikan rahipleri bile değişiyor. Onlar evliliğe karşı oysa o Vatikan’ı kuran San Peter evliydi. 12’nci yüzyıla kadar rahipler evleniyordu. 5’inci yüzyıla kadar melek diye bir şey bilinmiyordu. Aniden ortaya çıktılar. Yani Tanrı bile değişiyor...
E: Hadi yahu Tanrı nasıl değişir...
B: Dinsel metinlere göre Tanrı ne diyor?
E: Ne diyor?
B: “Yolun ve hayatın gerçeğiyim” diyor.
E: E bu kadar değişiyorsa Tanrı’yı nerede bulacağız?
B: Yolda...
E: Bak şu an yine sen değil, o meşhur egon konuşuyor.
B: Dedim ya, ben İzmirliyim. Biliyor musun bir İzmirli nasıl intihar eder?
E: Nasıl?
B: Egosunun tepesine çıkar, kendini oradan aşağı atar.
Hürriyet