Fethullah Gülen’in Vasiyeti Üzerine Bir Analiz!

Küçükleri Yazmış, Büyükleri Ahirete Bırakmış!

Fethullah Gülen’in Vasiyeti Üzerine Bir Analiz!


YUSUF İNAN YAZDI...

Fethullah Gülen’in Vasiyeti Üzerine Bir Analiz!

Amacım kimseyi incitmek, birilerini mutlu etmek, öfke kusmak, ölenin arkasından kötü konuşmak, düşene vurmak değil.

Fethullah Gülen öldü. Hepimiz öleceğiz. Hepimiz Mahkeme-i Kübra’da Allah’a hesap vereceğiz.

Kur’an-ı Kerim ve Hz. Peygamber böyle söylüyor:

“Oku Kitabını! Bugün sana hesap sorucu olarak kendi nefsin yeter.” (İsra 14)

“Bu nasıl bir kitap ki küçük büyük hiçbir şey bırakmadan hepsini kaydetmiş, saymış!” (Kehf, 49)

“Âdemoğlu kıyamette getirilir ve mizanın kefeleri önünde durdurulur. Ona bir melek tayin edilir. Eğer mizanı ağır gelirse, vazifeli melek: “Filan kimse bundan sonra ebedi olarak kurtulmuştur!” der. Mizanı hafif gelirse, melek: “Falan kimse de kaybetmiştir!” der.” [Ebû Nuaym]

“Kimin kitabı sağından verilirse, kolay bir hesapla hesaba çekilecek ve sevinçli olarak ehline/ailesine dönecektir. ” (İnşikak, 6-9)

“Kimin de kitabı arkasından verilirse, derhal yok olmayı isteyecek; alevli ateşe girecektir. Zira o, (dünyada) ailesi içinde (mal mülk sebebiyle) şımarmıştı.” (İnşikak, 10-13)

Müslüman olduğumuza göre, her abdest alırken Amentü duasını okuyarak tasdik ettiğimize göre ahirete ve hesap gününe de inanıyoruz.

Bu girişten sonra, Gülen’in arkasında bıraktığı mirasına ve eşyalarına bakalım!

Gülen'in odasında bulunan beyaz bavuldan seccade, gömlek, çamaşır, mendil gibi kişisel eşyaların yanı sıra kimlik kartı ve sağlık belgeleri çıktı. Kahverengi çanta ise çorap, iğne-iplik kutusu, oturum kartı ve yaklaşık 20 bin dolar (yaklaşık 687 bin TL) ve 12 bin TL değerinde çeyrek altın içeriyordu. Takım elbiseden ise kefen parası olarak ayrılan 2 bin dolar, Osmanlıca yazılmış bir vasiyet ve Cevşen gibi kişisel eşyalar çıktı.

Vasiyetten İlginç Detaylar

Gülen'in vasiyetinde, haklarının "Cascade Trust" isimli bir kuruluşa devredilmesi ve gelirlerin bu kuruluşa bağlı derneklere dağıtılması istendi. Ayrıca, eşyalarının çoğunu kimliği belirsiz kişilere bağışladığı, yalnızca kırmızı battaniyenin istisna olduğu kaydedildi. Vasiyette, vefat ettiği yerin halkına bazı talepleri olduğu, kitap ve diğer eşyaların ise belirli kişilere verilmesi gerektiği belirtiliyor.

Vasiyetname Transkripsiyonu

Bismillahirrahmanirrahim
Vallahu ala zelike mine’ş şahidin
Erzurum’lu Fethullah Gülen’e ait vasiyetnamedir..

Allah’a hamd, Habibine zerrat-ı kainat adedince, âl ve ashabına kemâl-i nebi kadirince salat-ü selam olsun.

Vefat ettiğim yerde beni tanıyanlardan ricalarım aşağıda tespit edilmiştir. Ayrıca evimde bana ait olup-olmayan şeyler de teker teker gösterilmiştir:

Evvelen: Eski dernek ve yeni dernekte hizmetim esnasında dikkatime rağmen bir kısım haklar çiğnenmiş olabileceği mülahazasıyla 300 lira kadar onlara teberru edilmesi.

  1. Cüzdanımdaki paralardan, en aşağı bezden bir kefen alınıp diğerlerinin sevabına beklemeden tasadduk edilmesi.

  2. Sıkıştığım bir anda Erzurum’daki (...) 3.000 lira bir, 500 lira bir yardımda bulunmuştu; o para karşılığında kendisinde olmayan bendeki kitaplardan kendisine verilmesi.

  3. (…)'dan 2.000 lira almıştım. Ödeyemediğim için zekatına saymıştım ama ben vicdanen rahat edemedim. 966 senesi hesabıyla verdiği para kadar ona kitap bırakılması.

  4. Dolaplardaki elbiselerim, keza yataklar, hepsi talebelere teberru edilmesi. Esasen düz kırmızı battaniyenin dışındaki herşey hizmetim zannı ciddiyetle oturduğum yere alındığı için istisnasız hepsinin aşağıdaki zatlara teslimi: Teyp ve radyo, bantarı hepsi dernek talebelerinden (…) ve (…)’ye verilmesi, her iki tahta kitaplık, keza aşağıdaki arkadaşlara teslimi.

  5. Küçük dolabın gözünde kime ait olduğu yazılı olan kitapların da sahiplerine verilmesi, şayet kitaplıklarda aranan para çıkarsa o da aşağıda gösterilen şahıs ve zatalara verilmesi.

  6. Erzurum’da 958 senesi Kurşunlu caminin kurşunlarını döken ustaya 20 lira o günkü hesaba göre vermem gerekiyordu. Arandı, bulunamadı, yolu bulunup ödenmesi. Bir 75 lira da yine bir talebe borcumdu; kendisi buradaydı, bulunamıyorsa şimdiki hesabıyla verilmesi.

Evin içindeki halılar, kilimler ve sair döşemeler, buzdolabı, çamaşır makinası hepsi istisnasız şu arkadaşlara verilmesi: (…) (…) (…) (…) (…) (…) (…) (…) (…) (…) (…).

Bu vasiyetin bir sureti adadaki ebniyama bir ceketle cebindedir.

M. Fethullah

Küçükleri Yazmış, Büyükleri Ahirete Bırakmış!

Bu vasiyeti okuduğunuzda etkileniyorsunuz. “Ne kadar hassas bir insan,” diyorsunuz. Milyon dolarlık bir mali yapıya liderlik etmiş, arkasında dişe dokunur bir miras bırakmamış. “Dünya malına tamah etmemiş,” diyorsunuz.

Kul hakkına gösterdiği duyarlılığa şapka çıkarıyorsunuz.

Bu kadar hassas bir hayat yaşayan bir insan, arkasında mal mülk bırakmayan bir insan, 60-70 yıl önceki bir paranın hesabını tutan bir insan, 85 milyon Türk milletinin terör bataklığına saplanmasıyla ilgili bir vasiyet ve helalleşme planı bırakmamış.

Milyonlarca insanın adliyelerde hesap vermek zorunda bırakılmasıyla, bebekleriyle cezaevlerinde çile çeken annelerle ilgili bir helalleşme vasiyet etmemiş.

Emekli olmasına birkaç yıl kalan subay ve astsubayların TSK’dan  mobbing  uygulanarak istifa ettirilmesi çocuklarıyla birlikte açlık ve sefalete sürüklenenmesiyle ilgili de bir helalleşme vasiyeti bırakmamış.

Şirketlerine hacker saldırıları düzenleterek batırdığı iş insanları ve aileleriyle ilgili de bir helalleşme notu yazmamış.

Ukrayna’da ucuz canlı hayvan satışı yapan e-ticaret sitesi adak ve kurban pazarımızı olumsuz etkiliyor diye, Ukrayna İmamı’na talimat vererek “FETÖ, Ukrayna’da adak ve kurban parası topluyor” ihbarında ve iftirasında bulunup dürüst iş yapan insanların şirketini batırıp ailelerini, çocuklarını açlık ve sefalet içinde yaşamak zorunda bıraktırdıklarıyla, beşikteki bebekleri babasız bıraktırdıklarıyla ilgili de bir helalleşme notu yazmamış.

Bank Asya kurucu hisse yolsuzluğunu haber yapan gazeteci ve yazar hakkında fetva verip doğrudan iki adet ceza, iki adet tazminat davası açtırdığı, dolaylı olarak onlarca dava ve soruşturma açtırdığı, şirketlerini batırdığı insanlarla ilgili de bir vasiyet yazmamış.

Yüzlerce, binlerce, milyonlarca mağdur insanla ilgili de bir vasiyet yazmamış.

Hepsini yazmaya kalksak, olaylar ve mağduriyetler ciltler dolusu kitap olur... O nedenle kısa kesiyorum.

Anlaşılan o ki, Gülen, 10-20 liralık vereceklerini vasiyetine eklerken, 85 milyon Türk milletini FETÖ bataklığına sürüklemesiyle ilgili kendini sorumlu hissetmiyor.

İnsanlar “Hakkımız var, alacağımız var, zulme uğradık,” diye çığlık atıyor. Gülen milyonlarca insanın serzenişini duymuyor da, 60 yıl önceki küçük bir alacak-verecek olayını vasiyetine ekliyor.

Bu durum haricilik değil mi?

Kimse kimsenin yaşadığı acıları bilemez. Acı yaşamayanlar, Gülen ve ekibinin gazabına ve zulmüne uğramayanlar haklarını helal edebilir. Gülen’in varisleri ve yakın akrabaları bilsin ki, mağdur edilenler haklarını helal etmiyor.

“Masum ve gariban insanların aşıyla, işiyle oynayan bir din alimi nasıl olur, bu yazılanlar gerçek değil,” diyebilirsiniz.
Hemen savunmaya da geçebilirsiniz. Ancak bu, Mahkeme-i Kübra’daki hesaplaşmaya engel değil.

YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ

www.sehitlerolmez.com

Twitter@Yusufinan2023

İnstagramyusufinan2023

İnstagramfondinan2016

Mail: [email protected]