FETÖ’nün Para Toplama Ağları ve Mahmut Övür’ün Yanılgısı
FETÖ’nün Yargıyı Kullanma Yöntemleri
YUSUF İNAN YAZDI...
FETÖ’nün Para Toplama Ağları ve Mahmut Övür’ün Yanılgısı
Gülen’in Yeğeninin İtirafları ve Övür’ün Yanlış Yorumu
Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür, son köşe yazısında FETÖ’nün artık eskisi gibi para toplayamadığını dile getirdi. Bu iddiayı, Fethullah Gülen’in yeğeni Ebuseleme Gülen’in açıklamalarına dayandırıyor. Gülen’in yeğeni, geçtiğimiz yıl içinde Mustafa Özcan ve Adil Öksüz’ün 15 Temmuz darbe girişimini nasıl planladığını ve örgütün parasal ilişkilerini deşifre eden çarpıcı açıklamalar yapmıştı. Ancak Övür’ün yorumuna göre örgüt artık finansal anlamda zor durumda. Ancak bu değerlendirme, FETÖ’nün hala aktif bir şekilde gelir elde ettiğini ve uluslararası düzeyde geniş bir para toplama ağını sürdüğünü gözden kaçırıyor.
FETÖ’nün Küçük İşlerle Uğraşmadığı Gerçeği
Mahmut Övür, FETÖ’nün artık eski gücünde olmadığını ve para toplama kapasitesinin azaldığını iddia ederken, örgütün gerçek yüzünü göz ardı ediyor. FETÖ, sadece Türkiye’de değil, dünya çapında kurduğu ekonomik ağlarla faaliyetlerini sürdürüyor. Övür’ün gözden kaçırdığı en önemli noktalardan biri, örgütün küresel çapta işleyen adak ve kurban pazarını yönettiği gerçeği. Bu pazar, FETÖ için önemli bir finans kaynağı haline gelmiş durumda. Öyle ki, örgüt Ukrayna’da 30-40 dolara ucuz canlı hayvan satan bir e-ticaret sitesini hedef alarak bu pazarı kontrol altında tutmaya çalıştı. Ancak bu siteyi kapatma girişimleri başarısız oldu.
E-ticaret Sitesi Üzerinden FETÖ’nün Gelir Kaynaklarına Darbe
FETÖ, Ukrayna’daki e-ticaret sitesinin varlığını sürdürmesinin kendileri için büyük bir tehdit olduğunu fark ettiğinde, Ukrayna devleti nezdinde girişimlerde bulundu. Bu e-ticaret sitesi, FETÖ’nün dünya çapındaki adak ve kurban pazarını çökertiyor ve örgütün gelir kaynaklarına zarar veriyordu. Bu çabalar başarısız olunca, FETÖ, Sabah grubu içindeki kendi elemanlarına talimat vererek daha agresif bir adım attı. Mahmut Övür’ün de temas halinde olduğu mesai arkadaşları aracılığıyla bu site hedef alındı ve sonunda kapattırıldı.
FETÖ’nün Medya Üzerindeki Gizli Gücü
İşin en ilginç yanı, FETÖ’nün bu süreçte medyayı da etkili bir şekilde kullanması. FETÖ, Mahmut Övür’ün yazdığı gazeteyi ve ATV gibi büyük medya gruplarını kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirdi. Örgütün bu medya kuruluşlarını nasıl kullandığı, aslında Türkiye’de FETÖ ile mücadelede hala ciddi boşluklar olduğunu gösteriyor. Örgüt, medya üzerinden yaptığı manipülasyonlarla kendi çıkarlarını koruyor ve bu süreçte muhalif gibi görünen pek çok kişiyi bile kullanabiliyor.
FETÖ’nün Has Elemanları ve Kapalı Kapılar Ardındaki Oyunlar
FETÖ’nün operasyonları sadece medya manipülasyonuyla sınırlı değil. Örgüt, Ukrayna’daki e-ticaret sitesini kapatmak için başarısız olunca, devreye Sabah grubu içindeki has elemanlarını soktu. Mahmut Övür’ün sıkça görüştüğü kişiler aracılığıyla bu site hedef alınarak kapattırıldı. Bu noktada FETÖ’nün hala ne kadar tehlikeli olduğunu ve küresel ağlarının ne kadar güçlü olduğunu görmek gerekiyor. Ukrayna’dan tüm dünyaya satış yapan bu siteyi kapattırarak milyon dolarlık bir rant elde eden örgüt, hala dünya çapında gelirlerini korumaya devam ediyor.
Sabah ve ATV Grubu’nun FETÖ’ye İstemsiz Desteği
Belki de en çarpıcı iddia, FETÖ’ye karşı olduğunu iddia eden medya kuruluşlarının, bilmeden örgüte hizmet etmeleridir. Sabah ve ATV gibi medya gruplarının, FETÖ’nün gelirlerini korumak için bu e-ticaret sitesini kapattırma girişimlerine dolaylı olarak destek vermeleri, Türkiye’de FETÖ ile mücadelenin ne kadar karmaşık ve zor olduğunu gözler önüne seriyor. FETÖ, sadece Türkiye içinde değil, uluslararası düzeyde medya kuruluşlarını ve devlet kurumlarını kullanarak kendi çıkarlarını koruyor.
FETÖ’nün Yüksek Seviyede Devlet Kurumlarını Kullanması
Bu olaylar, FETÖ’nün hala devlet kurumları üzerinde etkili olduğunu ve bu kurumları kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirebildiğini gösteriyor. İddialara göre, FETÖ, MİT’i bile kendi lehine kullanarak adak ve kurban pazarındaki engelleri ortadan kaldırmayı başardı. Bu durum, örgütün hala Türkiye içinde ne kadar etkin olduğunu ve devlet kurumları üzerindeki kontrolünü sürdürdüğünü ortaya koyuyor. FETÖ’nün sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi bir güce sahip olduğu da bu noktada bir kez daha görülüyor.
FETÖ’nün Türk Dünyası Festivalini Engellemesi
FETÖ’nün, Ukrayna’da kapattırılan e-ticaret sitesinin kurucusu ve sahibinin organize ettiği, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Türk dünyası liderlerinin katılacağı bir festivalin iptal edilmesi için yoğun çaba göstermesi dikkat çekici. Örgüt, bu festivalin dünya çapında Erdoğan’ın gücünü göstereceğini fark ederek, festivalin iptali için acil toplantılar yaptı ve sonunda başarılı oldu. FETÖ’nün bu tür stratejik adımları, örgütün hala ne kadar güçlü olduğunu ve uluslararası arenada ne kadar etkin olduğunu gösteriyor.
FETÖ’nün Yargıyı Kullanma Yöntemleri
Mahmut Övür’ün gözden kaçırdığı bir diğer önemli nokta ise FETÖ’nün yargı üzerindeki etkisi. FETÖ, istediği zaman İzmir Cumhuriyet Savcısı’na kırmızı bülten çıkarttırabiliyor, istediği kararları mahkemelere dikte ettirebiliyor. Örgüt, yargı mekanizmalarını kullanarak hem kendi çıkarlarını koruyor hem de muhalif gördüğü kişilere yönelik hukuksuz uygulamalar yapabiliyor. Bu durum, FETÖ’nün sadece ekonomik ve siyasi değil, aynı zamanda hukuki bir güç odağı olduğunu da gözler önüne seriyor.
FETÖ’nün Yaratmak İstediği Kaos
FETÖ’nün hala aktif bir şekilde kaostan beslendiği ve bu kaos ortamını canlı tutmak için her türlü aracı kullandığı açıkça görülüyor. FETÖ, Türkiye’deki hukuk ihlallerinden faydalanarak, insanları hapse attırıyor, kaosu derinleştiriyor ve bu kaos ortamında kendi propaganda araçlarını kullanarak güç kazanıyor. Hukuk ihlalleri bitse, adalet tecelli etse, FETÖ’nün arkasında kimse kalmaz. Ancak FETÖ, bu kaotik ortamı canlı tutarak kendi varlığını sürdürüyor.
Sonuç: FETÖ ile Mücadelede Zorlayıcı Gerçekler
Mahmut Övür’ün köşe yazısında FETÖ’nün zayıfladığına dair iddialar, örgütün hala ne kadar güçlü olduğunu göz ardı ediyor. FETÖ, uluslararası arenada güçlü ekonomik ağlar kurarak, medya ve devlet kurumlarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanarak varlığını sürdürüyor. Türkiye’de FETÖ ile mücadele edildiğini düşünenler, aslında örgütün hala ne kadar tehlikeli olduğunu anlamakta zorlanıyorlar. Çünkü, FETÖ'nün gerçek ve doğru bir tanımı yok. Dindar insanlar, dini hassasiyeti olanlar, Allah rızasını düşünen ve önemseyen kişiler, FETÖ tuzağına düşürülerek bu yapının içine atılıyor. ByLock programı gibi dijital yöntemlerle çok büyük kitleler, terör örgütü suçlamasıyla karşı karşıya bırakıldı ve FETÖ bu yolla amacına ulaştı.
Adaletin Araçsallaştırılması ve FETÖ'nün Stratejik Hamlesi
FETÖ, adak ve kurban pazarındaki tehlikeyi bertaraf etmek için yıllardır hukuki mekanizmaları kendi lehine kullanıyor. Öyle ki, e-ticaret sitesinin kurucusuna hukuksuz olarak 7 yıldır yurt dışına çıkma yasağı uygulanıyor. Bu süreçte Türk yargısı, istemeden de olsa bu oyuna alet ediliyor. Dahası, medya, deneyimli gazeteciler, yazarlar ve devlet bürokrasisi de bu stratejik hamleye göz yummak zorunda kalıyor. Türk milleti bu kısır döngüye nasıl karşı koysun? FETÖ'nün asıl hedefi, adaletin güvenilirliğini zedelemek ve kendi kirli planlarını sürdürmek.
Hukuksuz yurt dışı çıkış yasağı kalksa, e-ticaret sitesi aktif hale gelse, FETÖ'nün adak ve kurban pazarı çökecek, milyon dolarlık rantın önü kesilecek...
FETÖ ile Cemaat'in birbirinden ayrılması gerekiyor
Öncelikle FETÖ ile Cemaat'in birbirinden ayrılması gerekiyor. Silahla, darbe girişimiyle hiçbir ilgisi olmayan insanların terör örgütü mensubu gibi gösterilmesi, FETÖ’nün asıl yöneticilerini ve varlığını gizliyor, bu yapıyı görünmez kılıyor. Türkiye'de yargılanan kesime baktığımızda, genellikle çaycı, çorbacı, öğrenci, öğretmen vs benzeri dini hassasiyetleri olan sıradan insanlar karşımıza çıkıyor. Bu insanların devlete başkaldırma gibi bir ideali olamaz. FETÖ, bu insanları kendi safında göstererek gerçek FETÖ'yü, FETÖ yöneticilerini ve operasyonlarını saklıyor.
AİHM kararları uygulansa, hukuk sistemi düzgün işlese, FETÖ bir günde biter
Türkiye'de 85 milyon insan “Biz FETÖ’cü değiliz” diyor. Ancak FETÖ, medya ve bazı yetkili şahıslar aracılığıyla “Hayır, siz FETÖ’cüsünüz” dedirterek kendini güçlü göstermeye devam ediyor. FETÖ'nün gücü, işte bu algı yönetimiyle büyüyor.
Eğer AİHM kararları uygulansa, hukuk sistemi düzgün işlese FETÖ'nün safında kimse kalmaz. Türk milleti, tarih boyunca hiçbir dönemde ihanetin içinde olmamıştır, olmaz da.
FETÖ'nün istediği strateji uygulanmaya devam ettiği için bu yapı hala gücünü koruyor.
FETÖ'nün altından Türk milletini çekmek zorundayız. Eğer Türk milletini bu denklemden çıkarırsak, bakın bakalım FETÖ diye bir şey kalıyor mu?
FETÖ ile gerçek anlamda mücadele edebilmek için daha stratejik ve geniş kapsamlı bir yaklaşım gerekiyor.
FETÖ'nün istediği yöntem ve sistem devam ettiği için, FETÖ dünyanın her yerinde gücünü korumaya devam ediyor...
YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
İnstagram: fondinan2016
Mail: [email protected]