FETÖ'yü kim kurdu, kim koruyor, kim legalleştiriyor?

YUSUF İNAN YAZDI...

FETÖ'yü kim kurdu, kim koruyor, kim legalleştiriyor?

Tüm Türkiye’nin bu sorulara cevap bulması gerekiyor.

Türkiye'de bir sorun var.

Ama sorunun adını koymak zor.

Bir dönem 28 Şubat'ın kudretli generalleri, bir dönem de  Cemaat’in FETÖSÜ denilebilir!

Biraz dikkat edersek, 28 Şubatçı Generaller ile FETÖ’nün aynı aileden geldiğini, hatta Ergenekon ile ikiz kardeş olduklarını söyleyebiliriz.

28 Şubatçı Generaller, Türk Milleti’nin üstünde baksı kurdu,  inançlı subayları YAŞ kararları ile TSK'dan ihraç ettirdi.

O ihraçları analiz ettiğimizde, 28 Şubatçı Generallerin Fethullah Gülen'e insan kaynağı sağladığını, FETÖ’nün altyapısını oluşturduklarını görüyoruz.

Buraya dikkat!

İhraç edilen subayların sivil hayatta herhangi bir kuruluşta çalışmasına izin verilmedi.

Fethullah Gülen'in emrine girmek dışında ikinci bir seçenek tanınmadı.

Fethullah Gülen de 28 Şubatçı Generallerin TSK’dan, üniversitelerden ihraç ettirdiği iyi eğitimli insan kaynağını değerlendirerek Orta Asya ve Avrupa'ya girdi…

Fethullahçılar hızla güçlendi!

Mağduriyet sinerjisi  kullanıldı.

Türk Milleti’nin, şefkat ve merhamet şemsiyesinin altına girdi.

TSK’ya Ergenekon ve Balyoz sürecini yaşattı!

160 ülkede açılan Türk Okulları üzerinden tüm dünyaya kök saldı.

Türkçe Olimpiyatları ile de Türk Milleti’ni kendine aşık etti!

Aşık, esir demektir.

Türk Milleti bu yapının esiri oldu.

Türkiye'nin ve dünyanın en iyi okulları onlarındı!

En iyi kurslar onlarındı.

Öyle büyüdüler ki, TÜSİAD’a rakip oldular.

Türk Milleti yemedi, onlara verdi.

Gidin tüm dünyaya okul açın, dedi…

Cumhurbaşkanları yabancı ülkelerin devlet başkanlarına mektup yazdı, yurtdışı gezilerinde bu okulları ziyaret ederek, Türkiye bu okulların arkasında mesajı verildi.

*

*

*

*

*

*

Yabancı ülkelerdeki Türk Okullarından gelen çocukların okuduğu Türkçe şarkılar, şiirler Türk Milletini mest etti!

Büyüledi…

Banka, gazete, dergi, televizyon, kargo, ilkokul, lise, kolej, üniversite, dersane, holdingler, yayınevleri, dernekler, vakıflar derken dünya çapında bir güç haline geldi.

Avrupa ve Amerika tüm dünyaya okul açan  Fethullah Gülen’i alkışladı…

Orta Asya'yı Rusya'nın elinden aldığı için sahiplendi.

Onlar alkışladıkça, Türk Milleti coştu!

Yapılan hataları görmezden geldi!

Adliyelerde, TSK’da, Emniyet’te, Üniversitelerde yapılan hukuksuzlukları yok saydı…

Daha doğrusu inanamadı!

Onlar böyle şeyler yapmaz, denildi.

KENDİ YAŞADIKLARIMDAN ÖRNEK VERECEĞİM!!!

Yıl 2013...

Bank Asya’da kurucu hisse yolsuzluğunu araştırmaya başladım. Bir de baktım ki, İzmir ve İstanbul Adliyelerinden soruşturma ve dava yağıyor.

*

*

Ak Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ’ın girişimleri ile Adalet Bakan Yardımcısına gittim. Sayın Bakan dosyaların içinde Ekrem Dumanlı ve Zaman Gazetesi ile ilgili dava  dosyalarını görünce çekindi.

Ak Parti İzmir Milletvekilleri, İl Başkanı, “Abi biz Cemaat ile birlikte yürüyoruz,  onlarla dalaşma” dedi.

Ben geri adım atmadım, onlar geri adım atmadı.

Ve ben avukat masraflarını karşılayamaz hale geldim. Çaresiz gazetemi ve şirketlerimi kapatmak zorunda kaldım.

Yıl 2001…

Karınca basmaz efendilerden oluşan Cemaat’in dünya çapında sansasyon çıkaran kumpası ile emekli olmama bir kaç yıl kalmışken istifa etmek zorunda bırakıldım.

20 yıllık emeğimi çöpe attım!

İzmir’de lüks bir daire, sıfır araba alabilen emekli ikramiyesinden vazgeçtim.

Yüksek emekli maaşından vazgeçtim.

Yıl 2004...

20 yıl emek verdiğim işimi elimden aldılar.  Üç küçük çocuk var. Hiçbir gelirim yok. Yazılım şirketi kurdum. Gece gündüz çalışıp çocukları okutmaya, aç kalmamaya çalışıyorum. O yıllarda sektör çok yeni. Türkiye'de üç - beş yazılım şirketi var. 

O nedenle kısa sürede 40 -50 müşterimiz oldu.  Seviniyoruz. Çocuklar aç sefil kalmayacak diye...

O yıllarda şirketimize ait haber sitesi Liderler.Net Türkiye'de ilk defa online anket yapıyor.

Gündem yine Fethullah Gülen... 

Gündem Gülen olunca ben de "Fethullah Gülen hakkında ne düşünüyorsunuz" başlıklı bir anket  başlattım.

Seçeneklerin içinde;

ABD hesabına çalışıyor

CIA hesabına çalışıyor.

Mossad hesabına çalışıyor.

Global Eğitimci gibi seçenekler var.

FG'nin avukatı Fethi Ün telefonla arayarak tehdit etti. Derhal  anketi yayından kaldırın, dedi.

Kaldırmadım!

Ankete  45 -50 bin kişi oy verdi.

Global Eğitimci seçeneği yüzde 75 oy aldı. 

Kin ve düşmanlığa bakınız!

Bir gece şirketin tüm domainleri ve serverları hacklendi. Hacklenen domainler arasında AkPartiİzmir.com ve SehitlerOlmez.com gibi birçok domain var.

Şirketimiz bir gecede batırıldı.  Hacklenen domainlerin içinde  SehitlerOlmez.com sitesi de olduğu için Genelkurmay Başkanlığı devreye girdi.

Bize yardım etti.

İzmir NATO Komutanlığı'nda çalışan bir tercümanı şirkete göndererek domainlerin geri alınması için yardım edildi.

Polisin yakalamak istemediği  hackeri Jandarma yakaladı ve İzmir Liman Karakoluna teslim etti.

Araya  Emniyet istihbarat girdi. Bu adamdan şikayetçi olmayın dediler.

Kabul etmedim.

MİT personeli olduğunu söyleyen kişiler geldi bizi vazgeçirmeye çalıştı.

Olay adliyeye intikal etti.

Dosya  adliyede  yok edildi.

Ne domainleri geri alabildik, ne de hackerı mahkemeye çıkarabildik.

Bir kez daha  emeklerimiz yok edildi.

Yılmadım,  yeniden başladım!

Yıl  2018...

Ukrayna’da hayvancılığa başladım.

İlk defa para kazanmaya başlamıştım.

Yine sahneye çıktılar!

Kurduğum E-Ticaret Sitesi 30 - 40 dolara adaklık canlı hayvan satışı yapıyordu.

Onlar da, dünya genelinde adak ve kurban pazarını ellerinde tutuyor, 150 -250 EURO arasında fiyatlarla adaklık, kurbanlık parası topluyorlardı.

Benim kurduğum E-Ticaret sitesinin 30 – 40 dolara ucuz adaklık canlı hayvan satması tekerlerine çomak sokmuş!

Benim haberim yok!

Bu süreçte 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi olmuş, arkasından da bu yapı çıkmıştı.

İşte o karanlık günlerde beni pazardan çektirmek için, 2001 yılında kurdukları, tüm dünyanın duyduğu kumpasın aynısını ikinci kez kurdular!

Yusuf İnan ikinci kez dünya gündemine, dünya medyasında haber oldu!

Aylarca tartışıldı...

2001 yılında kurdukları kumpasta baltayı 28 Şubatçı Generallerin eline vermişlerdi.

12 Temmuz 2018 tarihinde kurdukları kumpasta ise, baltayı Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eline verdiler.

Özellikleri bu!

Fitne ve fesat ile iş görürler…

İnsanlara kumpas kurup, başkalarını suçlatırlar…

Bu işleri öyle ustalıkla yaparlarki, mağdurlar taşın nereden geldiğini anlayamaz…

Öyle sinsidirler ki, bir taşla çok kuş vururlar!

Ukrayna’da neyi başardılar?

- Adak ve kurban pazarının önündeki engeli kaldırdılar…

- Düşman gördükleri Yusuf İnan’dan intikam aldılar…

- Ukrayna’daki kendi yapılanmalarını korudular…

- ABD ve Avrupa’nın dikkatlerini Türkiye’nin üzerine çektiler.

- Tüm dünyaya,  Erdoğan Ukrayna’dan gazeteci kaçırdı, Erdoğan diktatör mesajı verdiler.

- Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Ukrayna’da dalgalanan Türk bayrağını ve kendi fotoğraflarını indirterek itibarsızlaştırdılar, küçük düşürdüler…

*

- Ukrayna’da yapılması planlanan Türkiye Festivalini engelleyerek , Erdoğan'ın dünyaya hümanist mesajlar vermesinin önüne geçtiler.

- FETÖ soruşturmalarının güvenilirliğini sarstılar.

- Ak Parti Genel Başkanı Erdoğan’a, kendi partisinin kurucusuna sahte operasyon yaptırdılar.

- Cumhurbaşkanı Erdoğan’a destek veren Ahıska Milleti’ni, Türk bayrağını çöpe atan, Türkiyeli iş insanlarını darp eden, malına çöken, parasını gasp eden çete ve hırsız konumuna düşürdüler.

- Tüm dünyaya Cumhurbaşkanı Erdoğan ülkeyi yönetemiyor, mesajı verdiler.

- Türk Milleti’nin gözbebeği MİT’i, MİT Başkanı Hakan Fidan’ı sahte operasyonların öznesi haline getirerek, itibarsızlaştırdılar.

- Yargılama süreçlerine müdahale ederek, yargılamalara fesat karıştırıp, Türk yargı sisteminin güvenilirliğini sarstılar.

MİT’in adı ön plana çıkarılarak yapılan yurtdışı operasyonların hepsi fiyasko ile sonuçlandı.

Çünkü, yurtdışı operasyonlarının genelinde operasyon alt yapısını kendileri oluşturdular. Operasyonları ilgisiz insanlara veya gözden çıkardıkları adamlarını, tasfiye için kullandılar.

İddiaya göre, Orta Asya sorumlusu olarak lanse edilen Orhan İnandı operasyonu, kendilerinin planladığı bir tasfiye operasyonuydu.

FETÖ NEREDE?

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül açıkladı. 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi sonrasında 1 milyon 576 bin 566 kişi hakkında “Silahlı Terör Örgütü” suçlaması ile soruşturma başlatılmış.

Tutuklanmış, cezaevlerine atılmış, mahkemelerde yargılanmış... 

Hala TV ve gazete haberlerinde FETÖ operasyonlarını okuyor ve dinliyoruz.

Çaycı, çorbacı, öğretmen ve öğrenci “Silahlı Terör Örgütü” suçundan soruşturma geçirince hava puslanıyor.

FETÖ puslu havayı sever.

Çünkü, puslu havada ortadan kaybolmak kolay!

Çaycı, çorbacı cezaevinde, FETÖ nerede?

“Silahlı Terör Örgütü” soruşturmaları öyle bir hal aldı ki, insanlar artık bu soruşturmalara inanmamaya başladı.

FETÖ legalleşme yoluna girdi!

FETHULLAH GÜLEN İLK DEFA NEREDE BAŞARISIZ OLDU?

Her attığı adımı bin kez ölçüp, bin kez tartan Gülen, 17 – 25 Aralık sürecinden sonra etki alanındaki kitlelere Ak Parti’ye oy vermeyin çağrısı yaptı.

İnsanlar Gülen'i dinlemedi.

Erdoğan'ı ve Ak Parti’yi tercih etti. Oylarını yine Ak Parti ve Erdoğan'a verdi.

“Silahlı Terör Örgütü” soruşturmaları Ak Parti kurucularına, Ak Parti’nin duayen isimlerine yönlendirilince, sayı 1 milyon 576 bin 566 kişiye ulaşınca, Ak Parti’nin arkasındaki halk desteği doğal olarak eridi.

*

*

*

*

*

Ak Parti ve Erdoğan efsanesinde sona gelindi.

Gazeteciler, gazeteci youtuberlar FETÖ söylemini değiştirerek, Fethullahçılar demeye başladı!

MİT’in duayen ismi Cevat Öneş bu süreci analiz etse de, Türkiye nereden nereye geldiğini anlasa!

FETÖ kim, FETÖCÜLER kim, kimler FETÖ’ye destek veriyor, kimler FETÖ’yü legalleştiriyor, çıplak gözle görebilse!

KİM KAZANDI, KİM KAYBETTİ?

Ak Parti ve Başkan Erdoğan oyuna geldi.

Ak Parti kurucularına ve Ak Parti'nin duayen isimlerine yönlendirilen FETÖ soruşturmaları iktidarın dengesini bozdu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tabiriyle "At izi it izine karıştı."

Özellikle  soruşturmaların 1 milyon 576 bin 566 kişiye ulaşması  85 milyonluk Türkiye nüfusunun  yaklaşık 60 milyonunu etkiledi.

Ak Parti ve Başkan Erdoğan'ın arkasındaki halk desteğini eritti...

ABD ve Avrupa ülkeleri Fethullah Gülen ve Cemaatini sahiplendi.

Fethullah Gülen ve Cemaati Türkiye'de kaybetmiş gibi görünürken, dünyayı arkasına aldı.

Türkiye içinde de bu sürecin sorumlusu, Ak Parti ve Başkan Erdoğan gösterildiği için, mağduriyeti oynamaya başladılar.

Yeni günah keçileri de hazır!

Hem de yüzlerce!

160 ÜLKEYE OKUL AÇAN  HİZMET HAREKETİ NASIL TERÖR ÖRGÜTÜ OLDU?

Burada kendi başımdan geçen olaylardan yüzeysel bir kaç örnek verdim.

Hepsi belgeli.

Belgeler devletin resmi kayıtlarında mevcut. 

Yalan, abartma yok!

İsteyene detayları ve belgeleri verebilirim. Buradan da yayınlayabilirim.

Artık bıktım!

O nedenle olayları yüzeysel geçtim.

Cemaat, Hizmet Hareketi gerçekten istikamette gitmiş olsaydı, Allah böyle hayırlı iş yapan  cemaati, topluluğu bir gecede kağıttan kuleler gibi yıkıp atmazdı...

Benim gibi kaç insanın  hakkını yediler,  kaç insanın ahını aldılar, kaç evi, ocağı söndürdüler ki,  Allah tüm kazanımlarını bir gecede geri aldı!

YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ

www.sehitlerolmez.com

Twitter: @Yusufinan2023

İnstagram: yusufinan2023

E-Mail: [email protected]