Birecik Barajı ile Karkamış Barajı arasındaki bölgede kurulan çiftliklerde 2020 yılında toplam 8 bin ton somon balığı yetiştirildi. Büyük çoğunluğu Rusya’ya gönderilen somon balıkları Avrupa ülkeleri başta olmak üzere 54 ülkeye ihraç ediliyor.

Üreticiler iç piyasada da yoğun şekilde tüketilen somon balığı talebini karşılamakta güçlük çekerken, baraj gölü üzerinde kurulan balık çiftlikleri yöre halkına da istihdam sağlıyor.

VOA Türkçe’ye konuşan Balık İşletmeleri Direktörü Taner Şeker, Fırat Nehri’nin derinliklerinin sürekli 15 derece soğuk olduğunu, bu nedenle yılın 12 ayı somon balığı yetiştirildiğini ifade ederek, "Denize uzak bir bölge olmasına rağmen somon balığının istediği bütün su özelliğine sahip bir akarsuyumuzdur’’ dedi.

“Fırat suyunun özelliği 12 ay somon üretmemize imkan sağılıyor’

Fırat Nehri suyunun özelliklerinin Karadeniz’e kıyasla 4 mevsim boyunca somon yetiştiriciliğine uygun olduğunu belirten Şeker, “7 gram olarak gelen balık yavruları burada büyütülerek 350 gram dediğimiz porsiyon boy ve 3 kilogram üstü somon olarak paketlenmek üzere fabrikaya gönderiliyor. Suyun soğukluğu müsait olduğu için tesisimizde yılın 12 ayı üretim yapılabilmektedir. Bilindiği gibi somon balıkları daha çok Karadeniz’de yetiştiriliyor. Ama burada denizden uzak olmamıza rağmen suyun uygunluğundan dolayı burada üretim yapabiliyoruz. Buraya gelen balıklarımızı yaklaşık 18 ayda 3 kilogram ağırlığına getirip satışa sunuyoruz. Bu barajda toplam yıllık üretimimiz 4 bin tondur. Ürettiğimiz balıkları işleme paketleme fabrikamızda işledikten sonra yaklaşık 54 ülkeye ihraç ediyoruz. Bunlardan başlıcaları Almanya, Fransa, Romanya ve İtalya olmak üzere Avrupa ülkeleri ve Rusya’dır. Türk somonunda en büyük talep ise Rusya’dan gelmektedir. Pandemi gıda üretimi yaptığımız için bizi çok fazla etkilemedi. Hatta yurtdışından gelen yüksek talepten dolayı biz üretimimizi bir miktar daha arttırmak zorunda kaldık’’ ifadelerini kullandı.

"Yöre halkına istihdam sağlanıyor"

Nehir üzerinde birçok küçük çaplı balık çiftliği olduğunu söyleyen Şeker, üretim ve pazarlama açısından kooperatifleşmenin önemine dikkat çekerek, “Bölgemiz su potansiyeli olarak çok zengin bir bölge fakat üretim çapında baktığımız zaman su potansiyeline yakışır bir üretim yapılmamaktadır. Çok fazla küçük işletmeler bulunmaktadır. Bence bunların bir an önce kooperatifleşip birlik adı altında toplanmaları ve üretimi arttırmaları gerekiyor. Sonuç olarak bu kadar satış talebinin olduğu bir üründe daha fazla üretim yapmamız gerekiyor. Yöre halkı ile işbirliği içerisinde çalışıyoruz. Zaman zaman onların balığını alıp işleyip ihraç ettiğimiz de oluyor. Yöre halkına bu şekilde destek oluyoruz. Şu anda bulunduğumuz çiftlikte 65 personelimiz var. Bu personellerin büyük çoğunluğu bu bölgeden seçiliyor. Bu şekilde de bölge istihdamına büyük bir katkımız oluyor’’ diye konuştu.

VOA