Fransa’daki protestolarda 667 gözaltı Macron kriz toplantısı için Paris'e döndü

Fransa’nın başkenti Paris’in kuzey banliyösü Nanterre’de, 17 yaşındaki Nahel’in polis kurşunuyla vurulmasının adından başlayan ve üçüncü gününe giren banliyö isyanları artarak devam ediyor.

Paris ve banliyöleri ile tüm Fransa’da isyanların üçüncü gecesinde yaşanan olaylar boyunca çoğu 14-18 yaşları arasında 667 kişi gözaltına alındı, 249 polis de yaralandı.

Brüksel’de AB liderler zirvesine katılan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, zirveyi yarıda keserek, yeni bir güvenlik zirvesi için Paris’e döndü.

Polis kurşunu sonucu yaşamını yitiren 17 yaşındaki Nahel’in ölümü Fransa’nın banliyölerinde isyan kıvılcımını yaktı. Ülkede daha önce 2005 yılında aynı nedenle başlayan ve 10 gün süren isyanları hatırlatan olayların üçüncü gününde de, Nahel’in yaşadığı Nanterre kenti isyanların merkezi olmaya devam etti.

"Tüm polis teşkilatını değil, oğlumu vuran polisi suçluyorum"

Nahel’in annesinin çağrısıyla Nanterre’de dün yapılan beyaz yürüyüşe tüm banliyölerden gelen yaklaşık 10 bin genç katıldı. Törende sağduyulu bir konuşma yapan Nahel’in annesi, “Tüm polis teşkilatını değil, oğlumu vuran polisi suçluyorum. Dövselerdi, arabadan zorla çıkarsalardı sesimi çıkarmazdım. Ama o polis, bir tek kurşunla oğlumu öldürmeyi seçti. Bunu anlamıyorum, bunu aklım almıyor. Daha kaç genç ölecek? Daha kaç anne acı çekecek” diye konuştu.

Anma töreninin ardından yürüyüşe geçen gençlerle yer yer polisler çatıştı. Bir grup genç yol üstündeki banka, araç ve dükkanları ateşe verdi, polise sert cisimler attı. Polis de gençlere yoğun gaz bombası ile karşılık verdi.

Nanterre'de yer yer şiddetli olaylara sahne olan yürüyüşün ardından, akşam saatlerinde kente sakin bir hava hakim oldu. Ancak gece 21.00’den sonra, yine merkezi Nanterre kenti olan isyanlar yeniden başladı. Tüm Paris ve banliyölerinden gelen patlama sesleri ve polis sirenleri sabaha kadar sürdü.

Banliyölerden Paris merkezine taşan olaylarda, Paris merkez garı Chatelet çıkışındaki alışveriş merkezi yağmacıların hedefi oldu. Dev Nike mağazasının kapı ve vitrinlerini kıran protestocular, mağazadaki tüm malları yağmaladılar.

İsyan tüm ülkeye yayıldı

Ülke genelinde 40 bin polis ve jandarmanın seferber edilmesine rağmen şiddet tüm Fransa'ya yayıldı. Özellikle Marsilya, Lyon ve Lille kentleri başta olmak üzere ülkede pek çok kentte isyanlar baş gösterdi. Birçok şehirde iş yerleri ve polis karakolları hedef alındı. Gecenin sonunda, bir önceki geceye oranla 4 kat artışla 667 kişi tutuklandı.

Gençler otobüs ve tramvayları, kamu binalarını, okulları, kütüphaneleri ateşe verdi. Nanterre banliyösü başta olmak üzere pek çok banliyö, polisle çatışma ve kovalamacalara sahne oldu.

Paris ve banliyölerini kapsayan Ile-de-France bölgesinde hizmet veren otobüs ve tramvaylar, daha fazla hasarı önlemek için Perşembe akşamı saat 21.00'den itibaren çalışmayı durdurdu. Yerel yönetimler bu akşam da aynı uygulamaya devam edecek.

Pazartesi gününe kadar, Clamart banliyösünün belirli bölgelerinde saat 21.00’den sabah 06.00’ya kadar, Compiegne'de de 22.00’den 05.00’e kadar sokağa çıkma yasağı uygulanmaya devam edecek.

Macron’dan ikinci kriz zirvesi

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, şiddet olaylarının artması üzerine Brüksel’de yapılan AB zirvesini kısa keserek bu sabah 11.00’de Paris’e hareket etti. Macron, olaylara ilişkin ikinci kriz zirvesini toplayacağını duyurdu.

Brüksel'e de sıçradı

Fransa’nın banliyölerinde yaşanan isyana komşu ülke Brüksel’den de destek geldi. Yerel polise göre, başta Gare du Midi bölgesi ve Brüksel'in Saint-Gilles mahallesinde polisle çatışan çöp bidonları ve araçları ateşe veren, 47’si 18 yaşından küçük 63 kişi tutuklandı.

Gece gözaltına alınan kişiler sabah saatlerinde serbest bırakıldı. Belçika polisi, “Perşembe akşamından itibaren teyakkuza geçtiklerini” açıkladı.

Polis aileden af dilemek istiyor

Öte yandan, 17 yaşındaki Nahel’in ölümünden sorumlu olan polis memuru hakkında Nanterre Savcılığı’nın talebi üzerine, “kasten adam öldürmek” iddiasıyla soruşturma açıldı. Polis memurunun tutuklu olarak soruşturmasının sürmesine de karar verildi.

Polisin avukatı Laurent-FranckLienard Fransız medyasına, “Çok üzgün, yıkılmış durumda. Onun da hayatı tümüyle yıkıldı. Tam bir yıkım ve derin bir üzüntü içinde. Aileden af dilemek istiyor” açıklamasında bulundu.

ARZU ÇAKIR / VOA