Gazeteci Barış Pehlivan tahliye edildi
Gazetecilik suç değildir
Gazeteci Barış Pehlivan tahliye edildi
Gazeteci Barış Pehlivan bugün İstanbul Silivri'de bulunan Marmara Ceza İnfaz Kurumu'ndan tahliye edildi. Pehlivan’ın “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla yargılandığı dava dün düşmüş, avukatları şartlı tahliye hükümlerinden yararlanabilmesi için başvuru yapacaklarını söylemişti.
DHA’nın haberine göre duruşma savcısı dünkü mütalaasında, davanın şikâyete bağlı açıldığını ve Yargıtay savcısı müşteki Ömer Faruk Aydıner'in şikâyetten vazgeçmesi nedeniyle düşme kararı verilmesini talep etti.
Aydıner, Pehlivan'ın "Mide bulandıran öykü" başlıklı yazısının ardından açılan davanın, dün İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmasında sunduğu dilekçede şu ifadeleri kullandı:
"Şikayete konu yazı satın almış olduğum daire meselesine ait olup, olayın husisiyeti görevimle alakalı değildir. Kaldı ki, bu konuda iddia sahibi asıllar hakkında dava açılmış olup, dava devam etmektedir. Her ne kadar şikayatçi olmuş isem de şikayetimden vazgeçiyorum."
Cumhuriyet gazetesi yazarı Pehlivan bu dava nedeniyle, başka bir davaya konu olmaması şartının bulunduğu denetimli serbestlik hakkını kaybederek cezaevine girmişti.
Barış Pehlivan Libya’da ölen bir MİT mensubu hakkında yaptığı haber nedeniyle 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılarak beşinci defa cezaevine girmiş, 6 ay hapis yattıktan sonra denetimli serbestlik kapsamında cezaevinden çıkmıştı.
Fakat hakkında bu “kamu görevlisine hakaret” davası açılınca denetimli serbestlik koşulları ortadan kalkmış, Pehlivan 15 Ağustos’ta tekrar cezaevine girmişti.
Pehlivan dünkü duruşmada “Ben gazeteciyim. Kitabın arasına bomba konularak, dövülerek öldürülenlerin meslektaşıyım. Hem kendi çocuğum hem de sizlerin çocuklarınızın adil bir gelecekte yaşaması için yapıyorum. Gazetecilik suç değildir” dedi.
Davada bir önceki duruşma 10 Kasım’da görülmüş, Pehlivan hüküm vermeyen ve duruşmayı erteleyen hakime şu sözlerle tepki göstermişti:
“Sanık olmama gerekçe gösterilen köşe yazımı sayısızca kez okudum. Ancak ben nasıl suç işlemişim, inanın bulamadım. Yazım 554 kelimeden ve 3537 harften oluşuyor. Lütfen bana söyleyin, hangi harfim, hangi kelimemle ben Ömer Faruk Aydıner'e hakaret ettim?
“Bomboş bir dava; 5 paragraf, 1,5 dakikada okunacak bir yazıda hakaret olup olmadığını incelemeye cesareti olmadığı için ben yarın tekrar cezaevine döneceğim. Bunun adı hukuk değildir, bunun adı adalet değildir, bunun adı vicdan değildir.”
EURO NEWS