Gazeteci Nebil: Altyapımız sağlam olsa, siber saldırılar bu kadar zarar veremez
Korsanların Türkiye'ye yaptığı siber saldırıda neler oldu?
Gazeteci Füsun Nebil, geçtiğimiz günlerde yaşanan ve bazı bankaların geçici olarak zarar görmesine neden olan siber saldırıları değerlendirdi. Nebil, normalde dünyada yapılanlara kıyasla küçük hacimli olan saldırıların zarar vermemesi için Türkiye altyapısının güçlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Ülkelere ve o ülkelerdeki şirketlere siber saldırılar düzenli olarak yapılıyor. Zaman zaman bilgisayar korsanları daha büyük ve koordineli saldırılar da düzenliyor. Bu saldırılardan biri geçtiğimiz Pazar günü yaşandı. Bir bankaya düzenlenen DDoS (Dağıtılmış Hizmet Reddi Saldırıları), her ne kadar dünyadaki örnekleriyle kıyaslandığında büyüklerden biri olmasa da hem bankaya erişime hem de o bankaya erişimi sağlayan Türk Telekom gibi bazı servis sağlayıcılarda geçici olarak sorun yaşanmasına neden oldu. Bu saldırılar bu kurumlardan bilgi çalınması için değil bu kurumlara erişimin engellenmesi amacıyla yapılıyordu.
Gazeteci Füsun Nebil, Başlangıç Noktası programında bu saldırıları anlatırken ülkenin altyapısında yaşanan yetersizlikleri de vurguladı. Nebil, eğer yeterince güçlü bir altyapımız olursa bu tip çok büyük olmayan saldırılar sorun olmaktan çıkar dedi:
Korsanların Türkiye'ye yaptığı siber saldırıda neler oldu?
‘Sızma saldırısı değil’
“Geçtiğimiz haftaki siber saldırı çok önemliydi, Türkiye’nin siber tarihinde yerini aldı. Bir bankaya yapılması açısından siber saldırıların ekonomik anlamını da bize göstermiş oldu. Pazar günü Garanti Bankası’nın başına gelen olay tüm Türkiye’de duyuldu. Bir tanıdığım şunu yazmış: Yoldaydım benzin almak için benzin istasyonuna girdim. Kartım çalışmadı. Tatil günü olması çok ilginçti. Siber saldırılar hasar vermek için yapılır, hafta içi yapılsa daha çok hasar verebilirdi. Bunun test veya uyarı olma olasılığı var. Arkasında şu anda çok fazla dillendiremeyeceğimiz söylentiler bıraktı. Olay şu: Bu saldırı bir sızma saldırısı değildi. Garanti Bankası siber güvenliğe en çok yatırım yapan bankaların bayında geliyor. Bir sızma varsa da duymadık. Olsaydı Kişisel Verileri Koruma Kurumu yükümlülükleri kapsamında açıklanma zorunluluğu vardı. Garanti Bankası’na giden yollar tıkandı. Köprüdeki arabalarla kıyaslayalım. Normalde açıktır ama geçemeyecek kadar araba gönderirseniz tıkanır olan olay buydu. Sadece Garanti Bankası’na saldırı oldu. Türk Telekom’a saldırı yoktu. Ama tıkadığı yolları yöneten operatörler. Önce Türk Telekom kilitlendi. Altyapı çok yetersiz Türkiye’de olması gerekenin onda biri. Bu saldırının boyutuyla da bunu gördük. Dünyada 1.3 TB düzeyinde saldırılar görüyoruz. Yapılan onların onda biri büyüklüğündeydi. Sadece 330 bin kilometre fiberimiz var. Halbuki bunun 3-4 milyon KM olması gerekirdi. Ama ne yazık ki fibere yatırım yapılmadı. Bu yatırımın diğer firmalar tarafından yapılmamasının bir sebebi de daha önce AK Partili belediyelerin kazı izni vermemesi. Bu kadar kısıtlı bir ağ, böylesi bir saldırıda tıkandı. Hep birlikte haberleşemez hale geldik.
‘Trafik değişim noktası şart’
"Trafik değişim noktası denen, dünyada 233 adet olan yapılar var. Bugün siber saldırıların çoğu bu yapılarda söndürülüyor. Türkiye’de bu yapı Türk Telekom ben değişim noktasıyım dediği için yapılamıyor. Bu sadece iç trafiği yönlendirmesi açısından değil dışarıdan trafik getirmek için de önemli. Bugün Avrupa’da Asya’ya gitmek isteyen internet trafiği ya okyanusu aşıp ABD üstünden Japonya’ya gidip oradan Asya’ya yönleniyor. Ya da Akdeniz’den Arap ve Hint yarımadası çevresinden gidiyor. Aslında karasal olarak çok daha sağlam bir yol var: Avrupa’dan Türkiye’ye, Türkiye’den Çin’e gidebilir veriler. Hem daha kısa hem de karasal olduğu için çok daha sağlam bir yol bu. Ama bu trafik değişim noktasını Türkiye’de kuracak bir vizyon yok.
Ortadoğu ve Asya arasında bir kavşağız biz. İpek Yolu gibiyiz. Ama AK Partili hükümet tarafından değerlendirilmedi. Bu hem politik güç hem de para kazanma yoludur. Üstelik siber saldırı buralarda engellenebilirdi. Bizim böyle bir yapımız olsaydı daha büyük bir saldırıda bile zorlanacaklardı. Altyapı bizi zayıf bırakıyor. Her seçimden önce ortak altyapı toplantıları yapılır. Sonuç hiçbir şey, 330 bin kilometre fiber. Gana Türkiye’nin üçte biri nüfus ve alanına sahip. 660 bin kilometre fiberi var. Türkiye için internetin sansürün başka bir yolu bu. Ama bu aynı zamanda ekonomik olarak zorlanabileceğimiz bir siber saldırıyı zorlaştırıyor.”
Yazarı Serhat Ayan / SPUTNIK