Gazze'de bombardıman devam ederken, Batı Şeria'da yerleşimci şiddeti

Bu sene son 15 yılın en yüksek seviyesine ulaşan şiddet, 7 Ekim'den bu yana daha da arttı.

Gazze'de bombardıman devam ederken, Batı Şeria'da yerleşimci şiddeti


Gazze'de bombardıman devam ederken, Batı Şeria'da yerleşimci şiddeti

Birleşmiş Milletler verilerine göre bu yıl Batı Şeria sakinleri için son 15 yılın en ölümcül yılı oldu ve sene başından bu yana yaklaşık 200 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ile Hamas arasında 7 Ekim'de başlayan savaş Batı Şeria'da Yahudi yerleşimcilerin Filistinlilere yaptığı saldırıları artırdı. 

Filistinlilere ait dükkanları ateşe veren Yahudi yerleşimciler 27 günde 134 Filistinliyi öldürürken çok sayıda kişiyi de yaraladı. 

İsrail hükümetinin önlem almadığı yerleşimci saldırılarının, bölgede yaşanan şiddetli savaşın başka bir boyuta evrilmesine yol açabileceği uyarısında bulunuldu.  

İki aile üyesini kaybeden Filistinli Muhammed Vadi yerleşimci şiddetine göz yumulduğunu kaydetti.  

Babasının ve erkek kardeşinin yasını tutan Muhammed Vadi, zeytin yetiştiriciliği yaptığı köyüne bakan yamaçlardaki silahlı İsrailli yerleşimcilerin Filistinlilere ateş açarken alçak nişan almadıklarını söylüyor ve "Artık öldürmek için ateş ediyorlar." diyor.

İsrail işgali altındaki Batı Şeria'dan bahsediyoruz. 

Bu sene son 15 yılın en yüksek seviyesine ulaşan şiddet, 7 Ekim'den bu yana daha da arttı.

Muhammed'in babası ve kardeşi, 12 Ekim'de, silahlı yerleşimciler ve İsrailli askerlerin üç cenazeyi defnetmeye giden Filistinli bir grubu durdurup üzerlerine açtığı ateş sırada vurularak öldürülmüş. 

Saldırılar sırasında şu ana kadar en ez 134 Filistinli öldürüldü. 

"Araplar ve Yahudiler eskiden birbirlerine taş atarlardı. Şimdi benim yaşımdaki yerleşimci Yahudilerin hepsinin otomatik silahları var." diyor zeytin yetiştirilen Kusra köyünden 29 yaşındaki Muhammed. 

Muhammed, "Bundan on yıl önce silahlı yerleşimciler, çatışmalarda silahlarını Filistinli köylüleri korkutmak ya da yaralamak için kullanırdı." diyor ve devam ediyor:

"Şimdilerde ise günden güne artan bir şekilde ölümcül saldırılar yaşanıyor."

Cenaze törenindeki cinayetleri soruşturan Filistinli yetkililer, ateşin askerlerden ziyade yerleşimcilerden gelmiş gibi göründüğünü aktardı. 

Batı Şeria'da yerleşimlerin çatı kuruluşu olan Yesha Konseyi Direktörü Shira Liebman ise Reuters'a yaptığı açıklamada, yerleşimcilerin cinayetlere karışmadığını ve Filistinlileri hedef almadığını iddia etti. 

Kendisi de bir yerleşim biriminde yaşayan İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 7 Ekim sonrası yerleşimciler dahil İsrailli sivilleri silahlandırmak için binlerce tüfek satın alınması talimatını vermişti. 

Ben-Gvir'in ofisi işgal altındaki Batı Şeria'da silah dağıtılıp dağıtılmadığına ilişkin soruları yanıtsız bıraktı. 

Ben-Gvir, 11 Ekim'de X (Twitter) üzerinden yaptığı paylaşımda, Batı Şeria'nın kuzeyinde Lübnan'a yakın bölgelerde 900 saldırı tüfeği dağıtıldığı ve yakında binlercesinin daha dağıtılacağı bilgisini vermişti. 

Batı Şeria'da Filistinlilerin yıllardır maruz kaldığı saldırıların ve Yahudi yerleşimci şiddetinin son günlerde daha da artmasıyla Avrupa Birliği ve ABD bu saldırıları "yerleşimci terörizmi" olarak tanımlamaya başladı ve kınadı. 

BM rakamlarına göre, son dört haftada günlük yerleşimci saldırıları iki kattan fazla arttı. 

Reuters'ın haberine göre, "İsrail, 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye yönelik bombardıman ve işgalinde 9 binin üzerinde Filistinliyi öldürdü".

Filistinlilerin defnetmeye gittiği üç Filistinli, 11 Ekim'de Kusra'da köyündeki zeytinliklerinde yerleşimciler tarafından vurularak öldürülmüş. 

Muhammed'in kardeşi Ahmed ve babası İbrahim de, cenazeler toprağa verilecek zaman törene katılmak üzere kalabalığa karışmış. 

Görgü tanıkları, üniformalı askerler eşliğindeki silahlı yerleşimcilerin yol kenarında cenaze kortejinin önünü kestiğini ardından Muhammed'in babasını göğsünden, kardeşini ise boyun ve göğsünden vurduğunu aktardı. 

Filistin hükümeti Yerleşim ve Duvar Direnişi Komisyonu'ndan Abdullah Ebu Rahma, "Yerleşimcilerden ateş açıldı" ifadesini kullandı. 

İsrail ordusu, İsrailliler ile Filistinliler arasındaki çatışmayı dağıtmaya çalıştığını iddia ederek olayın soruşturulduğunu bildirdi. 

Yerleşim yetkilisi Liebman cinayetlerde yerleşimcilerin parmağı olduğunu reddetti. 

Liebman Reuters'e verdiği demeçte, "Acımasız terör saldırılarından payımıza düşenden fazlasını aldık. Bizi yok etmek isteyen bir düşmanla karşı karşıyayız." şeklinde konuştu. 

Ayrıca Liebman, "yerel güvenlik ekiplerinin" Yahudi toplumunu korumak üzere donatıldığını söyledi.

Birleşmiş Milletler verilerine göre bu yıl Batı Şeria sakinleri için son 15 yılın en ölümcül yılı oldu ve yaklaşık 200 Filistinli ile 26 İsrailli hayatını kaybetti. 

İsrail'in, 1967’den bu yana işgal altında tuttuğu Filistinlilere ait topraklarda Yahudi yerleşim birimleri inşası aralıksız devam ediyor. 

Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te inşa edilen toplam 262 Yahudi yerleşim biriminin varlığı, burada egemen bir Filistin devletinin de kurulmasını imkansız hale getiriyor.

AA'nın haberine göre İsrail’in Batı Şeria ve Doğu Kudüs’ü işgal ettiği 1967'de bölgede tek bir Yahudi yerleşimci bile bulunmazken, bugün 230 bini Doğu Kudüs’te olmak üzere söz konusu bölgelerde 690 bin Yahudi yerleşimci yaşıyor.

Uzmanlar, İsrailli aşırılık yanlılarının eylemlerinin Filistinlilerin öfkesini daha da körüklediği ve bunun daha fazla silahlı eyleme dönüşme riski taşıdığı uyarısında bulunuyor. 

İsrailli güvenlik uzmanları, Gazze'de devam eden savaş ve aşırı sağcı politikacıların artan gücü nedeniyle yerleşimcilerle bağlantılı şiddetin önlenmesinin zorlaştığını söylüyor.

İsrail iç güvenlik servisi Shin Bet'in eski yetkilisi Lior Akerman, "Batı Şeria'da aşırı sağcı aktivistler (tarafından yaratılan) büyük bir tehlike var" sözleriyle durumun kontrolden çıkmak üzere olduğunu belirtti. 

Uluslararası hukukta yasa dışı kabul edilen Yahudi yerleşim birimlerini genişletme çalışmalarının bir gün dahi durmadığına dikkati çeken Filistinliler, bu durumun 1967 sınırlarında bir Filistin devletinin kurulmasının önündeki en büyük tehditlerden biri olduğunu ve Batı Şeria'yı parçalanmaya ittiğini ifade ediyor. 

BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisinden (OCHA) yapılan yazılı açıklamada, Batı Şeria'da 7 Ekim'den bu yana 820 Filistinlinin yerinden edildiği, İsrailli yerleşimcilerin saldırılarının günde ortalama 3'ten 7'ye çıktığı bildirildi.

Batı Şeria'nın her yerine yayılan yerleşim birimleri Filistinlilerin seyahat özgürlüğünü de kısıtlıyor.

Muhammed, babası İbrahim Vadi'nin şiddeti azaltmak için İsrailli ve Filistinli yetkililer arasında arabuluculuk yapmaya çalışan ve radikal yerleşimciler tarafından sevilmeyen yerel bir yetkili olduğunu söyledi.

Akerman, yerleşimcilerin uyguladığı şiddetin Batı Şeria'da ortaya çıkan yeni nesil Filistinli militanların silahlı eylemlerini tetikleme riski taşıdığı uyarısında bulundu. 

Reuters'a konuşan bir görgü tanığı, Vadi ailesi üyelerinin öldürülmesi sonrası düzenlenen cenaze töreninde Filistinli silahlı kişilerin evlerin çatılarına gizlenerek törenleri izlediği ve muhtemelen yerleşimci şiddetine karşı tetikte oldukları yorumunda bulundu.

İsrail ordusu Batı Şeria'da Filistinlilerin hareketini engellediği ve yüzlerce kişiyi gözaltına aldığı için şu ana kadar büyük bir eylem olmadı.

İsrail'in sol görüşlü Haaretz gazetesi, Batı Şeria'daki yerleşimcilere dair haberinde, "Yerleşimciler Gazze'deki savaşı fırsat bilerek Filistinlileri topraklarından çıkarma, onlara saldırma ve Batı Şeria'da yeni alanlar ele geçirme çabası içerisinde" değerlendirmesinde bulundu. 

Babasının ve kardeşinin mezarı başında oturan Muhammed, kendisini her yandan adeta kuşatılmış hissettiğini söylüyor. 

Bu arada devasa duvarlarla çevrili kale benzeri bir yerleşim yeri Kusra'nın karşısında yükselmeye devam ediyor. 

Diğer iki yerleşim birimi de zaten zeytinliklerinin üzerindeki tepelerdeki yerini almış durumda.

EURO NEWS