Gezi Davası yeniden görülmeye başlandı

'FETULLAHÇI ÇETEYLE YENİ BİR SUÇ ORTAKLIĞI'

Gezi Davası yeniden görülmeye başlandı


Gezi Davası yeniden görülmeye başlandı

Gezi davası İstinaf Mahkemesi’nin beraat kararını bozmasının ardından bugün yeniden görülmeye başlandı. Duruşma savcısı, Çarşı davası dosyasının incelenmesini ve Osman Kavala'nın tutukluluk durumunun devamına karar verilmesini talep etti.

Gezi davası İstinaf Mahkemesi’nin beraat kararını bozmasının ardından bugün yeniden görülmeye başlandı.

17 kişinin ‘hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs’ iddiasıyla tekrar yargılandığı duruşmada tutuklu iş insanı Osman Kavala kendilerine yönelik yapılan suçlamalarda somut bir dayanak olmadığını dile getirerek, "Asıl amaç başka davalarla birleştirmenin yolunu açmaktır. Hükümeti devirmek için faaliyet içinde olduğumuz iddia ediliyor. Hiçbir somut delile dayandırılmıyor" dedi. 

Çağlayan’daki İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık iş insanı Osman Kavala SEGBİS ile katılırken diğer tutuksuz sanıklar duruşmada hazır bulundu. 

'FETULLAHÇI ÇETEYLE YENİ BİR SUÇ ORTAKLIĞI'

Bozma ilamına karşılık Mücella Yapıcı, bozma ilamını reddeddiğini belirterek, "Ben iki kere beraat ettim. Beraati kesinleşmiş biriyim" dedi. 

Can Atalay ise, "Bozma kararı kesindir. Az önce 'ben bu yargılamayı yapmak zorundayım" dediniz. Bu dosyada beraat kararı verilmesi gerektiği açık. Bu dosya daha önce görüşüldü ve temyize kadar kesinleşti. Yorganı başımıza çekip titreyip bize beraat verin demiyoruz hukuki gerekçeleri anlatıyoruz" dedi. 

Atalay, "Kavala en son davada beraat edince tahliye edilmedi. Bu dosyayla ilgili Yargıtay 16. Ceza Dairesi karar veremez. Tek karar verecek makam sizsiniz. Gezi adalet, eşitlik ve özgürlüğün umududur. Gezi bizim için onurdur. Gezi direnişi bu ülkenin kendi halklarının kendi haklarına sahip çıkışının nişanesidir. Ülkenin 12 Eylül cuntasından tamamen çıktığının tabelasıdır. Özgürlüğün, eşitliğin, adaletin bir ihtimal olduğunun kanıtıdır. Bu iddianame Fetullahçı çeteyle yeni bir suç ortaklığıdır. Biz Gezi'yi savunmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Sanık Tayfun Kahraman da yaptığı savunmada, "Gerçeklere dayanmayan bir iddianame oluşturulmuştur. Bunu kesinlikle reddediyoruz. Beraat etmemiz iddianamenin ne kadar dayanıksız olduğunun göstergesidir. Biz bu kararda ısrarcı olmanızı talep ediyoruz" ifadelerini kullandı. 

KAVALA: HİÇBİR SOMUT DELİL YOK

Osman Kavala da bozma ilamına karşılık olarak, "Bozma kararında ne benim ne de suçlananların hakkında bir delil olmadığı kanaatindeyim. Asıl amaç başka davalarla birleştirmenin yolunu açmaktır. Hükümeti devirmek için faaliyet içinde olduğumuz iddia ediliyor. Hiçbir somut delile dayandırılmıyor. Eğer Çarşı ile birleştirilirse siyasi amaçlarla yapılan bu suçlama örneğinin çarpıcı öğesi ortaya çıkacaktır. Beraat kararının bozulması davaları birleştirmek amacındadır. Davaların birleştirilmesi, sekiz yıl önce algı için hazırlanmış ama mahkemelerin verdiği beraat kararıyla inandırıcılığını kaybetmiş bir senaryoyu canlandırma teşebbüsü olacaktır" dedi. 

Sanık Ali Hakan Altınay, Çiğdem Mater, Mine Özerden, Yiğit Aksakoğlu, Mehmet Ali Alabora, Yiğit Ali Ekmekçi, Ayşe Pınar Alabora, Can Dündar, Gökçe Tüylüoğlu, Handan Meltem Arıkan, İnanç Ekmekçi, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu Henri Barkey duruşmaya katılmadı.

SAVCI, TUTUKLULUK DEVAM KARARI İSTEDİ

Duruşma savcısı, Çarşı davası dosyasının incelenmesini ve Kavala'nın tutukluluk durumunun devamına karar verilmesini talep etti.

Mütalaaya karşı savunma yapan Osman Kavala, "İddianamenin ekinde bulunan 14 ve 15 Haziran 2013 tarihli yazılardan görüleceği gibi, Gezi olaylarının benim baş aktörlerinden olduğum bir komplo olduğu kurgusu Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nda üretilmiş. 

Adalet dışı gerekçelerle gerçekleştirilen ve adaleti yanıltmak amacıyla kullanılan hukuksuz dinlemeleri yapanlar da aynı ekip. Gezi davasından beraat etmiş olmama rağmen, AİHM’nin tutuklanmamın hak ihlali olduğuna hükmetmesi ve derhal serbest bırakılmamı talep etmesine rağmen, cezaevinde tutulmam gerekli görüldü. Suçlamalar değişiyor, bayrak yarışlarında bayrağın elden ele geçmesi gibi farklı yargıçlar ve mahkemeler yere düşürmeden tutukluluğumu birbirlerine geçiriyorlar" diye konuştu.

43 AY 3 GÜN=1811 GÜNDÜR TUTUKLU

Ardından söz alan avukat Köksal Bayraktar, "Müvekkilim tam 43 ay üç gündür yani tam 1811 gündür tutuklu. Bu tutukluluğu içinde cezaevinde söylenen ya da söylenmeyen pandemi salgınları, hastalık salgınları vardır. Müvekkilim sadece fiziken değil ruhen de yıpranmış durumdadır. Bir kişinin cezaevinde tek bir odada tek başına bırakılması daha ne kadar sürecek?" dedi.

BERAAT ETMİŞLERDİ

Gezi Davası ilk olarak 2014'te açılmış ve 2015'te tüm sanıklar beraat etmişti.

2017'de Osman Kavala'nın gözaltına alınması ve ardından tutuklanmasıyla birlikte Gezi Direnişine dair ikinci bir dava açılmıştı. 2019'da tüm sanıklar beraat etmiş fakat Osman Kavala hakkında başka bir soruşturma olduğu gerekçesiyle tahliye edilmemişti. Kavala 2017'den beri tutuklu.

AYRINTILAR GELİYOR...

CUMHURİYET