Gizli tanık beyanıyla tutuklanan avukatın dosyası AİHM'de

SURUÇ KATLİAMI’NIN AVUKATLIĞINI YAPIYORDU

Gizli tanık beyanıyla tutuklanan avukatın dosyası AİHM'de


Gizli tanık beyanıyla tutuklanan avukatın dosyası AİHM'de

Avukat Sevda Çelik Özbingöl, 4 ayı aşkın süredir tutuklu bulunuyor. Suruç Katliamı, kadın cinayetleri gibi birçok önemli davada avukatlık yapan Özbingöl'ün dosyası aylardır Anayasa Mahkemesi önünde incelemeyi bekliyor. Özbingöl'ün dosyasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıyan avukat Benan Molu, “Tahliye bekliyoruz” diyor.

Hacı Bişkin  [email protected]

DUVAR – Şanlıurfa’da 12 Mart tarihinde gözaltına alınıp tutuklanan avukat Sevda Çelik Özbingöl için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yapıldı. İki gizli tanığın beyanlarıyla tutuklanan Özbingöl, sosyal medyadaki paylaşımları ve evinde ‘sakıncalı’ dergi ve kitap bulundurmakla da suçlanıyor. Özbingöl’ün avukatı Benan Molu, AİHM’e yaptığı başvuru için, “Türkiye’de avukatlara yönelik baskıları ortaya koyacak bir karar vermelerini, bunu da en kısa zamanda yapmalarını bekliyoruz” dedi.

Özbingöl, 12 Mart 2020 tarihinde aralarında Şırnak, Diyarbakır ve Şanlıurfa barolarından 6 avukatın da olduğu bir operasyon kapsamında 19 kişiyle birlikte ‘örgüt üyesi’ olduğu ve ‘örgüt propagandası’ yaptığı gerekçesiyle evi ve ofisi basılarak gözaltına alındı. 17 Mart 2020 tarihinde de tutuklandı. Gözaltına alınan bütün avukatlar serbest kalırken, Özbingöl şu an bu dosyada tutuklu yargılanan tek avukat.

Avukat Benan Molu, Özbingöl için, “Sevda uzun yıllardır Şanlıurfa’da ceza ve insan hakları hukuku alanında çalışan, özellikle toplumsal davalarda yer alan, muhalif kişilerin, işkence gören, Suruç’ta hayatını kaybeden kişilerin avukatlığını yapan bir kadın” diyor.

DELİLLER: SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMI, DERGİ, KİTAP…

Molu, Özbingöl’ün tutuklu bulunduğu dosya için şunları söyledi: “İddianameye göre sadece örgüt üyeliğinden yargılanacak ama ifade sırasında ve iddianamede yer alan deliller mesleki ve siyasi faaliyetleri nedeniyle tutuklandığını gösteriyor. İki gizli tanık beyanı var. Aralarında bir dönem tutuklu olan avukat meslektaşlarının da olduğu bazı kişileri cezaevinde ziyaret etmek, Çağdaş Hukukçular Derneği’ne üye olmak, evinde bazı dergi ve kitapları bulundurmak, sosyal medyada Bianet ve Mezopotamya Haber gibi hesapları takip etmek, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde cezaevindeki kadınlara mektup göndermek gibi ‘delillerle’ suçlanıyor. Twitter’da attığı ya da retweetlediği tweetler de aynı şekilde delil olarak iddianamede.”

Özbingöl için aylar önce Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapıldı. Molu bu başvuru için de şöyle konuştu: “15 Nisan 2020 tarihinde hiçbir somut delil ve gerekçe gösterilmeden, ifade ve örgütlenme özgürlüğü kapsamına giren tweet’leri ve eylemleri nedeniyle tutuklandığı, tutukluluk hali devam ettirildiği ve bunun avukatlara yönelik susturma ve cezalandırma politikasının bir parçası olduğunu düşündüğümüz için Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunduk.”

‘TAHLİYE BEKLİYORUZ’

Molu, Özbingöl’ün başvurusunun 4 ayı aşkın bir süredir Anayasa Mahkemesi’nde beklediğini ancak bu dosyanın bir türlü ele alınmadığını söyleyerek şöyle devam etti: “Anayasa Mahkemesi 4 ayı aşkın bir süredir başvuruyu incelemediği için 24 Ağustos’a İHAM’a başvurduk. Son yıllarda avukat tutuklamalarının giderek artmasına karşın bu konuda her iki mahkemeden de henüz çıkan bir karar yok. O yüzden öncelikle Şanlıurfa 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nden bir tahliye bekliyoruz. Anayasa ve İnsan Hakları Mahkemesi’nden de haksız ve siyasi nedenlerle verilen ve sürdürülen tutukluluğu ortadan kaldıracak, beraate yol açabilecek ve Türkiye’de avukatlara yönelik baskıları ortaya koyacak bir karar vermelerini, bunu da en kısa zamanda yapmalarını bekliyoruz.”

DUVAR