Günlük sıvı tüketimi akciğerler için çok önemli

KORONAVİRÜS GEÇİRENLER İÇİN ÖNEMLİ BESLENME ÖNERİLERİ

Günlük sıvı tüketimi akciğerler için çok önemli


KORONAVİRÜS GEÇİRENLER İÇİN ÖNEMLİ BESLENME ÖNERİLERİ

Son dönemlerde Covid 19 ile ilgili yapılan çalışmalar, virüse yakalanıp iyileştikten sonra tekrar hasta olunabildiğini ortaya koyuyor. Bu sebeple koronavirüsü atlatmış kişilerin de bulaş yollarına çok dikkat etmesi ve bağışıklık sistemini güçlendirmesi gerekiyor. Vücut direncini artırmanın en önemli yollarından biri de sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzeninden geçiyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Uz. Dyt. Aslıhan Altuntaş, koronavirüs hastalığını atlatmış kişilerin beslenme düzeninde dikkat etmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.

 

Günlük sıvı tüketimi akciğerler için çok önemli

Koronavirüse yakalanıp atlatan kişilerde özellikle akciğerde nem tutabilmek için günlük sıvı tüketiminin minimum 2.5 litre olması çok önemlidir. Diğer sıvılar suyun yerine geçmeyeceği için ve telafisi başka sıvılarla yapılamadığından, sıvı alımını yalnızca su ile yapmak önemlidir.

 

Bu dönemde pancarı sofralarınızdan eksik etmeyin

Özellikle bu dönemde bağışıklık açısından oldukça önemli meyve ve sebzeler bulunmaktadır. Bunların başında rengi mor olanlar gelmektedir. Örneğin pancar, mucize besin olarak adlandırılan en önemli sebzelerimizden biridir. Pancarın içeriğindeki mor rengi veren antosiyaninlerin fazla olması, aynı zamanda folik asidin yüksek değerde bulunması bağışıklık sisteminde ve yaşam döngüsü adı verilen metilasyon döngüsünde yer aldığı için çok değerlidir. Çok hafif haşlayarak ya da çiğ olarak salatalarda kullanılabilir, turşusu da yapılabilir. “Pancar kvass” adı verilen tarifle günlük sıvı şeklinde şalgam suyuna benzer bir şekilde tüketilebilir. Ancak mutlaka haftada en az 4 gün, mümkünse her gün pancar sofralarda bulundurulmalıdır. Bununla birlikte mor havuç da tıpkı pancar gibi güçlü antioksidan etkisi olan sebzelerdendir. Mor havucu da yine ara öğün olarak normal havuç gibi yiyebilmek mümkündür. Salatalara da eklenebilir. Tuz miktarı doğru ayarlanarak şalgam suyu şeklinde tüketilebilir. Yemeklerin yanında değil de ara öğünlerde tüketilmesi özellikle tavsiye edilmektedir.

 

Basit karbonhidratların tüketimini sınırlandırın

Eğer günlük beslenmemizde basit karbonhidrat dediğimiz; şeker, tatlı, pirinç, beyaz undan yapılan hamur işleri, fast food besinler var ise bunları haftada en fazla 3 kere ile sınırlandırmak gerekmektedir.

 

Rengarenk sebzelerin gücünden faydalanın

Tüm besin gruplarını 4 şekilde ayırarak ilk başta bol renkli ve çeşitli sebze tüketmek, günde 2 porsiyonu aşmayacak şekilde farklı renkte meyveleri seçmek önemlidir. Tahıl grubunda beyaz un değil, tam tahıllı unlar olması önemlidir. Protein gruplarında günlük ihtiyaç eğer hala enfeksiyon devam ediyorsa yüksektir. Ancak enfeksiyon geçtiyse normal günlük tüketilmesi gereken proteini tüketmek yeterlidir. Protein grubu olarak ise balık önceliktir. Sonrasında hindi eti gelir. Kırmızı et ise haftada en fazla 4 öğünle sınırlandırılmalıdır. Yoğurt ve kefirden de protein desteği alınması gerektiği unutulmalıdır. Son olarak ise en dikkat edilmesi gereken grup yağlar ve şekerlerdir. Yağ olarak özellikle ceviz, fındık, fıstık, zeytinyağı gibi besinlerde sağlıklı yağlar bulunur ve bunlar E vitamini yönünden zengindir. E vitamini de çok kuvvetli bir antioksidandır. Günlük 1 avuç kadar, ortalama 40-50 gramı geçmeyecek şekilde kuruyemiş tüketilebilir. Bunun daha fazlasının ne kadar sağlıklı yağlar da olsa yağ olduğu unutulmamalıdır. Şekerli gıdalarda ise her ne kadar pekmezin, balın en doğalı olsa da bu besinlerin basit şeker olduğu unutulmamalı, herhangi bir kronik hastalık yok ise günlük 1 çay kaşık miktarı aşılmamalıdır. Ancak genellikle en fazla haftada 2-3 kere kahvaltıda 1’er tatlı kaşığı şeklinde sınırlandırılması gerekir.

 

Enfeksiyon sürecinin ardından beslenme düzeni normale dönebilir

Enerji verici gıdalar olarak algılanması gerekenler kesinlikle şeker, bal, pekmez, tatlı gibi basit karbonhidratlar değildir. Genel olarak vücutta halihazırda bir enfeksiyon varsa vücudun enerji ihtiyacı artmaktadır. Bu ihtiyacı karşılayacak en önemli besin grubu sebzelerdir. Örneğin daha fazla salata tüketilmelidir. 3 öğüne de farklı renkleri içeren sebzelerin mutlaka koyulması gerekir. Meyveler antioksidan lif, vitamin ve mineral açısından çok değerlidir. Ancak aynı zamanda şeker içerdikleri unutulmamalıdır. Meyveler, günde erkekler için 3, kadınlar içinse 2 porsiyon olarak tüketim limitinde önerilmektedir. Protein ihtiyacı enfeksiyon sürecinde artar ancak enfeksiyon atlatıldıysa günlük alınması gereken besin tüketimi yeterli olacaktır. Eğer birey enfeksiyon sürecindeyse ve halihazırda enerji düşük ise o zaman örneğin günde ortalama tüketilmesi gereken 2 dilim peynir ise, enfeksiyon sürecinde bu miktar 4 dilime çıkabilir. Ya da günlük ortalama kadınlar için 3, erkekler için 5 köfte yeterlidir. Ancak enfeksiyon sürecinde 6-7 köfte miktarına çıkarılabilir. Protein alımı 1-2 porsiyon artırılabilir.

 

Koronavirüsle mücadelede en önemli kahramanlar D ve C vitaminleri

Koronavirüste D vitamini alımı çok önemlidir. D vitamini düzeylerinin mutlaka kontrol ettirilerek, düşüklük var ise bunun giderilmesi için gerekli replasman tedavisinin yapılması gerekmektedir. Normal aralıkta ise bile kilogram başına hesaplanacak şekilde D vitamini takviyesi uzmanlara danışılarak mutlaka alınmalıdır. D vitamini besinlerden çok fazla alınamamaktadır. Güneşten faydalanılabilir ancak çok ciddi bir düşüklük varsa mutlaka hekim kontrolünde takviye yapılması gerekmektedir. C vitamini takviyesi de büyük öneme sahiptir. Ancak C vitamininde günlük alım düzeyinin üzerine çıkılmamalıdır. Bu değer ortalama 500 miligramdır. Bu miktar, günlük sebze ve meyveler düzenli tüketildiğinde zaten alınmaktadır. C vitamininde ise en etkili besinler daha çok turunçgiller diye bilinir ancak yeşil sivri biberin C vitamini içeriği turunçgillerden daha fazladır. Bu nedenle günlük olarak yeşil sivri biberlerden ya da kırmızı acı biberlerden tercih edilebilir.