HDP: “Kürt Sorununu Mecliste Çözebiliriz”
“Türkiye model ülke olsun”
1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle başta Ankara olmak üzere İstanbul, Diyarbakır, İzmir, Van, Antalya gibi illerde milletvekillerinin katılımıyla “barış zinciri” eylemi yapılacağı duyuruldu.
Ancak Corana virüsü salgını nedeniyle yarınki eylemlere valiliklerin izin vermeyebileceği kaydediliyor.
AKP’nin yanı sıra “iktidar bloğu” ifadesiyle MHP’ye de seslenildi ve “acilen barış” gerektiğini belirtilerek, bunun Türkiye’yi de bölgesinde daha güçlü bir ülke haline getireceği ifade edildi. Metinde, muhalefet partilerine de “sorumluluk alma” çağrısı yapıldı.
HDP’nin çağrı metninde, “Çözümsüzlük sürdükçe, çatışma dinamiği diri kaldıkça Türkiye siyasal ve ekonomik açıdan küresel güçlere bağımlı ve muhtaç olmaya devam edecektir. Halbuki bu sorun esas olarak bizim sorunumuzdur ve bu ülkede, bu topraklarda çözülmek durumundadır. O nedenle diyoruz ki, sorun diğer ülkelerin başkentlerinde değil Ankara’da çözülmelidir” vurgusu yapıldı.
“Türkiye model ülke olsun”
HDP’nin “Barışa Çağrı Deklarasyonu” metninde özetle şunlar ifade edildi:
“AKP-MHP iktidarını ve devlet aklını bölgedeki ‘savaş ısrarından’ ve ‘çözümsüzlük politikalarından’ vazgeçmeye çağırıyoruz. Toplumsal barış ve demokratik uzlaşı temelinde kapsamlı bir siyasal çözümü öngörmeyen hiçbir politika bugüne kadar sorunun çözümüne katkı sunmamış, aksine çatışmayı derinleştirmiştir. Bu yöntemlerle hiç kimsenin kazanamayacağını bir kez daha hatırlatıyoruz. Kürt sorununu çözen, savaş ve çatışmayı nihayete erdiren bir Türkiye, bölgenin yükselen demokratik değeri ve güçlü modeli haline gelecektir. Ülkemizde ortaya çıkacak barışçı bir çözüm, Ortadoğu’nun diğer ülkelerinde de demokrasi ve barış açısından önemli adımlar atılmasını sağlayacaktır. Yüzüncü yıla yaklaşırken kamplaşma, rövanş ve çatışma politikalarıyla değil uzlaşma, diyalog, müzakere ve barış değerleriyle buluşmuş Demokratik Cumhuriyet’in inşasını hep birlikte gerçekleştirelim. Her ne kadar bugün yok sayılsa da, karşılıklı bin bir emekle olgunlaştırılan Dolmabahçe Mutabakatı süreci, Kürt meselesinin çözüm ruhu ve felsefesi bağlamında değerini hala korumaktadır” denildi.
HDP’nin açıklamasında İmralı’da tutulan terör örgütü PKK’nın lideri Abdullah Öcalan’ın rolü konusu da yer aldı. Açıklamada konuyla ilgili olarak şu ifadeler yer aldı: “‘İmkan verilirse bir haftada silahları sustururum’ diyen ve halkların ortak-eşit geleceğini gerçekleştirmek için katkısının olacağına inandığımız Sayın Öcalan’ın hala tecrit altında tutulması barışın önünde ciddi bir engel olarak durmaya devam ediyor. Tecrit politikalarının sona erdirilmesi, toplumun nefes alması, barış umudunun büyütülmesi ve çözüm şansının somutluk kazanması için elzemdir. Sayın Öcalan, olanak bulması, zemin yaratılması halinde barış ve demokratik çözüm için önemli rol oynayabilecekken kendisinden bu imkanın esirgenmesi her geçen gün telafisi zor sonuçlar doğurmaktadır. Barış için insanların yol almasını engellemeyin, yol açabilecekleri tecrit altında tutmayın, tecritte ısrar çözümsüzlükte ısrardır diyoruz.”
Muhalefet partilerine “çözüm demokrasi için şart” mesajı
Çağrı metninde, “Kürt meselesi sadece iktidarın ve devletin insafına bırakılmayacak kadar hayati bir meseledir. Meclis içindeki ve dışındaki muhalefet partilerinin son dönemde çözüme dönük yaptıkları açıklamaları önemsiyoruz ve değerli buluyoruz. Şüphesiz ki, Kürt sorununun çözümü için söz kurmak, irade beyan etmek önemlidir. Ancak Kürt halkının demokratik özlemleriyle oynanmamalı, toplumun çözüm ve barış talepleri küçük hesaplara ve çıkarlara kurban edilmemelidir. Demokratik çözüm konusunda rol üstlenmek isteyen herkes öncelikle meselenin ciddiyetine uygun bir tavır takınmalı, somut öneriler sunmalıdır. Muhalefet partileri Kürt halkının hak ve özgürlük taleplerini, bir ayrışma özlemi olarak değil Türkiye’nin demokratikleşmesinin, ortak ve eşit bir yaşam amacının bir parçası olarak görmelidir. Bu yönüyle muhalefet partileri iktidardan daha ileri ve daha cesur adımlar atmalıdır” diye seslenildi.
“Türkiye’nin acil bir büyük Barış Hareketi’ne ihtiyacı var” ifadesiyle bu amaç uğruna tüm aydınlar, akademisyenler ve sanatçılardan her zamankinden daha fazla çaba göstermesi istendi.
HDP’den PKK’ya “silahla olmuyor” mesajı
Çağrıda, HDP’nin “Türkiye’deki bütün toplumsal kesimlerin sorunlarını ve kaygılarını dikkate alan yapıcı bir rol üstlenmeye hazır olduğu” kaydedildi. “HDP olarak bizim rolümüz diyalog ve müzakeredir” ifadesiyle Buldan ve Sancar müzakerecilik rolünü üstlenmeye hazır oldukları dile getirildi.
Çağrıda, terör konusuna değinilmeksizin “silah” ifadesi kullanılarak, “Kürt meselesinde silah ve çatışma yöntemleri dışında, diyalog ve müzakere seçeneklerinin kendisini tarihsel olarak dayattığı ve güncel olduğu aşikardır. Bunun için Türkiye halklarının tümünün yararını ve geleceğini düşünerek ilgili taraflara özveride ve fedakarlıkta bulunma, adım atma sorumluluğunu hatırlatıyoruz. Benzeri tüm dünya deneyimleri de göstermiştir ki, her çatışmanın ve savaşın bir barışı vardır ve hiçbir taraf bu gerçekten kaçamaz. Bu ülke toprakları kana, gözyaşına ve acıya fazlasıyla doydu. Daha fazla insan, zaman, enerji ve kaynak kaybetmeden ‘diyalog ve müzakere zemini’ kurulmalı, çatışma ve savaş artık sona ermelidir. 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle tarafların bu çağrımıza kulak kabartmasını ve ses vermesini temenni ediyoruz” denildi.
VOA