Her 8 kadından biri meme kanserine yakalanıyor

Sungur, memede ele gelen her şişliğinin kanser değil...

Her 8 kadından biri meme kanserine yakalanıyor




Kadınlarda en çok görülen kanser türü olan meme kanserinde genetik nedenlerin yanında çevresel faktörler de etkili oluyor. Meme kanserinin kadınlarda görülme oranının 13 kadında birden 8 kadında bire yükseldiğini belirten Tanfer Sağlık Grubu Genel Cerrahı Prof. Dr. İlhan Sungur, 20 yaşın üzerindeki her kadının kendini ayda bir muayene etmesi ve 40 yaş üzerindeki kadınların da mamografi çektirmesi gerektiğini söyledi. Sungur, memede ele gelen her şişliğinin kanser olmadığının da altını çizdi.

 

Meme kanseri farkındalık ayı içerisinde olduğumuz bugünlerde, meme kanseri farkındalığının son yıllarda artmasıyla erken teşhis şansı artıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olarak bilinen meme kanseri ile ilgili olarak kadınların mutlaka kendilerini ayda bir elle kontrol etmesi gerektiğini söyleyen Tanfer Sağlık Grubu Genel Cerrahı Prof. Dr. İlhan Sungur, “Memede ele gelen kitlenin büyüklüğü evre için önemlidir. İlk evrede genellikle 2 santimin altında küçük bir kitle olur. Fakat kitle küçük olup koltukaltına, kemiklere, kaburgalara yayılmış olabilir. Evresi zamanla tetkiklerle ortaya çıkar. Tedavide en iyi sonuç ilk evrede fark edilen hastalardan alınır.” dedi.

GÖRÜLME SIKLIĞI ARTTI

Meme kanserinin görülme oranı 13 kadında 1 iken, bunun şimdilerde 8 kadında 1'e yükseldiğini belirten Prof. Dr. İlhan Sungur, şöyle devam etti:

"Son dönemde kadınlarda meme kanseri görülme sıklığında ciddi bir artış var. Meme kanserinde genetik faktörler çok önemli. Bireyin ailesindeki kadınlarda meme kanseri varsa kendisinde de olma ihtimali diğerlerine göre daha yüksek oluyor. Ancak bu genetik risk genellikle birinci derece aile bireyleri ile sınırlı oluyor. Birinci derece aile bireylerinde meme kanseri olan kadınların kontrollerine çok daha fazla dikkat etmeleri gerekiyor. Genetik faktörler meme kanseri dışında yumurtalık, rahim ve kalınbağırsak kanserinde de oldukça etkili."

Meme kanserinde genetik faktörlerin yanında çevresel etkiler ve yeme içme alışkanlıklarının önemli olduğuna işaret eden Sungur, "Hormonlu gıdalar ve fast food yiyecekler, dolayısıyla da fazla kilo ve obezite meme kanserine sebep olabilir. Kilolu bireylerin meme kanseri olma ihtimali yüksektir. Yağın östrojen tutma özelliği vardır. Östrojen de meme kanserinde önemli bir hormondur. Bunun yanında devamlı alkol tüketimi ve doğum kontrol hapları gibi hormon haplarını uzun süre kullanmak da riski artırır. Aşırı stres ve erken adet görmek ve geç menapoz gibi faktörleri de risk unsurları arasına eklememiz gerekir." dedi.

 

ERKEKLERDE DE MEME KANSERİ GÖRÜLEBİLİYOR

 

Erkeklerde de meme kanseri olabildiğini söyleyen Prof. Dr. İlhan Sungur, ancak görülme sıklığının kadınlara göre çok daha düşük olduğunu ifade etti. Her yüz meme kanseri olan kadına karşılık meme kanserinin 1 ila 3 arası erkekte görüldüğünü belirten Sungur, "Erkeklerde meme küçük olduğu için genelde kitle çabuk fark edilir. Fakat erkeklerdeki meme kanseri kadınlara göre çok daha hızlı seyrediyor. Meme kanseri kadınlarda olur algısından dolayı genellikle erkekler bu konuyu ihmal ediyor." dedi.

 

HER ŞİŞLİK KANSER DEĞİLDİR

 

20 yaşından sonra tüm kadınların her ay kendini muayene etmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. İlhan Sungur, “Ayna karşısına geçip ellerini serbest bir şekilde tutarak ve daha sonra da kollarını havaya kaldırarak memelerini kontrol etmeliler. Kitle, renk değişikliği veya herhangi anormal bir durum varsa mutlaka göze çarpar. Bir önceki aya göre kıyaslama yapmaları gerekiyor. Değişikliği fark edeceklerdir fakat her şişlik de kanser değildir. Bu şişliklerin genellikle sadece yüzde 10’u kanser oluyor. Yüzde 70-80'i ise kist oluşumuna işaret eder." ifadelerini kullandı.

40 yaşından sonra her kadının mamografi yaptırması ve bunu her yıl tekrarlaması gerektiğine işaret eden Sungur, ancak eğer ailede daha önce meme kanseri olan varsa 40 yaşına kadar beklemeden kontrollerini yaptırılması gerektiğini vurguladı.

 

Www.sehitlerolmez.com