Yüksek Seçim Kurulu (YSK), AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığı başvurusunu kabul etti. Cumhurbaşkanlığı seçimi geçici aday listesi ise dün Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. 

HKP avukatları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylık başvurusunu kabul eden YSK Başkanı Ahmet Yener, YSK üyeleri; Orhan Usta, Talip Bakır, Dr. Serdar Mutta, Mahmut Akgün, Feyzi Eroğlu hakkında Yargıtay’a suç duyurusunda bulundu. YSK Başkan vekili Ekrem Özübek, YSK üyeleri; Ali Ürker, Battal Öğüt, İsmail Kalender, Ali Çopur hakkında ise Danıştay’a suç duyurusunda bulundu. 

HKP avukatları; YSK Başkanı Yener ve YSK üyelerinin “Anayasa madde 101 ihlal”, “6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Yasası madde 6 ihlal”, “görevi kötüye kullanma” ve “kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” suçlarını işlediklerini iddia etti. Danıştay ve Yargıtay’a yapılan suç duyuruları dilekçelerinde YSK Başkanı Yener ve YSK üyeleri hakkında soruşturma yürütülerek cezalandırılmaları talep edildi.

İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİ VURGUSU

Suç duyurusunun ardından HKP avukatı Ayça Okur, Danıştay önünde açıklama yaptı. Anayasa’nın 79’uncu maddesi ile 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu’nun 2’nci maddesini hatırlatan Okur, “YSK üyeleri bu görevlerini yerine getirmiyorlar. Anayasaya ve kanunlara uymuyorlar” dedi. 

14 Mayıs seçimlerinde iktidar değişikliği olacağını belirten Okur, “Seçimler sonrasında Erdoğan’ın diplomasının araştırılmasına mecburen girişilecek ve onun iddiasının boş olduğu, resmi kurumlara verdiği diploma örneklerinin ya da çıkış belgesinin sahte olduğu ortaya çıkacaktır. Yakın gelecekte yaşanacak olan bu olay beklenilirken, Erdoğan tarafından kurulunuza bir kez daha sahte diploma sureti sunulmasının kabul edilmesi, bu açık kanunsuzluğuna ortak olunması anlamına gelmektedir” ifadelerini kullandı.

“YSK ÜYELERİ SUÇ ORTAKLIĞI ETMİŞTİR”

Okur, bugün bir kez daha YSK’ye itiraz edeceklerini belirtti. Okur, açıklamasının devamında şunları kaydetti:

“Bu kadar açık kanıtlara, tanık beyanlarına rağmen, Erdoğan’ın resmi evrakta sahtecilik suçu işleyerek getirdiği sahte belgeyi gerçekmiş gibi kabul edip aday yapmanız, açıkça belirtelim ki onunla suç ortaklığı etmek demektir. Bu nedenle YSK üyeleri de görevini kötüye kullanmıştır. Hukuk insanı olmanın kendilerine yüklediği sorumluluğun gereğini yerine getirmemişlerdir. Halkın Kurtuluş Partisi olarak halkımıza ve vatanımıza olan sorumluluğumuzun gereği görevimizi yerine getirerek YSK üyesi hakimler hakkında suç duyurusunda bulunduk. Biliyoruz ve inanıyoruz ki; Doğruluk sonsuzluğun güneşidir, nasıl olsa doğacaktır.”

CUMHURİYET