İbrahim Kalın’ın Kitabı ve Türkiye’deki Kafkaesk Karanlık
MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın “İslam, Aydınlanma ve Gelecek” kitabı, Kafkaesk bir çerçevede Türkiye’deki adaletsizlikleri ele alıyor. Ancak Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş gibi isimler düşünüldüğünde, Kalın’ın ifadeleri çelişkili bir tablo oluşturuyor.
Editor
0
İbrahim Kalın’ın Kitabı ve Türkiye’deki Kafkaesk Karanlık
SİYASETİN SESİ / TÜRKİYE
MİT Başkanı Kalın’ın Kitabı: “İslam, Aydınlanma ve Gelecek”
Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın’ın yeni kitabı “İslam, Aydınlanma ve Gelecek,” Türkiye’deki mevcut siyasi ve hukuki düzeni Kafkaesk bir çerçevede değerlendiren bölümleriyle dikkat çekiyor. Ancak Kalın’ın bu değerlendirmeleri, Osman Kavala, Selahattin Demirtaş ve diğer siyasi mahkumlar gibi isimler düşünüldüğünde, adaletin çarpıklığına dair derin bir çelişkiyi de beraberinde getiriyor.
Kafkaesk Çelişkiler: Kalın’ın Cümleleri ve Gerçeklik
Kitabında Franz Kafka’nın eserlerinden örneklerle hukuki ve toplumsal adaletsizlikleri ele alan Kalın, “Ortada bir dava bile yokken yargılanmak, mahkûm edilmek ve ceza çekmek nasıl bir şeydir?” sorusunu yöneltiyor. Ancak bu sorular, Türkiye’de süregelen adaletsizliklerin sembol isimleri düşünüldüğünde kendi içinde bir ironi barındırıyor. Osman Kavala, Can Atalay, Selahattin Demirtaş gibi isimlerin maruz kaldığı hukuki süreçler, tam da Kalın’ın kitabında dile getirdiği Kafkaesk duruma işaret ediyor.
Entelektüel Kimlik ve İktidar Çıkmazı
İbrahim Kalın’ın geniş bilgi birikimi ve entelektüel duruşu, onun iktidar içindeki rolüyle çelişen bir pozisyonda değerlendiriliyor. Uzun süre iktidar içinde yer almanın, “muktedir kirlenmesine” yol açtığına dikkat çeken eleştirmenler, Kalın gibi isimlerin toplumsal adaletsizlikler karşısında yüksek sesle itiraz etmesi gerektiğini savunuyor.
Adalet ve Hukuk: Kalın’ın Kitabındaki Çarpıcı İfadeler
Kalın’ın, kitabında yer alan “Sistem bizi her gün korkunç ve iğrenç bir böceğe dönüştürdüğü hâlde bunun farkında bile değilizdir” ifadesi, Türkiye’deki siyasi ve hukuki atmosferi eleştirenlerin diline tercüman oluyor. Ancak bu ifadelerin, mevcut düzenin adaletsizliklerini görmezden gelme eğilimindeki bir iktidar mensubu tarafından dile getirilmesi, kamuoyunda derin bir tezat olarak algılanıyor.
Adaletsizlik ve Kafkaesk Karanlık
Türkiye’de, Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmaması, hukuki süreçlerdeki keyfiyet ve ötekileştirilen kesimlerin adaletsizliğe maruz kalması, Kalın’ın kitabında ele aldığı Kafkaesk karanlığın gerçek bir örneği olarak yorumlanıyor. Bu atmosferde, adaletin ve hukukun yeniden tesis edilmesi, toplumsal huzurun sağlanması için en önemli adım olarak görülüyor.
Kaynak: Talat Kırış / T24
