İMAMOĞLU’NA “HACI BEKTAŞ-I VELİ HİZMET ÖDÜLÜ”
İMAMOĞLU: “HACI BEKTAŞ’IN MİRASINA SAHİP ÇIKACAĞIZ”
İMAMOĞLU’NA “HACI BEKTAŞ-I VELİ HİZMET ÖDÜLÜ”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 58. Ulusal, 32. Uluslararası Hacı Bektaş-ı Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri’nde konuştu. Konuşmasında mülteci ve sığınmacı sorununa değinen Kılıçdaroğlu, “Sevgili Peygamberimiz, veda hutbesinde ırkçılığa karşı son derece net bir tavır almıştır. Aynı inanç ve felsefe Yunus'ta da vardır. ‘72 millet birdir bize’ der. Hacı Bektaş-ı Veli'de ‘Dili, dini, rengi ne olursa olsun; iyiler iyidir. İyiler her an iyidir’ der. Bizler, iyilikle yarışmalıyız. Dolayısıyla ülkemizdeki mültecilere, sığınmacılara karşı da ırkçılık yapmadan yaklaşmalıyız. Çabamız; sığınmacıların, ülkelerinden ayrılmalarına neden olan koşulları ortadan kaldırmaya dönük olmalıdır. Onları davullarla, zurnalarla ülkelerine uğurlayacağımız günleri hep birlikte kurmalı ve inşa etmeliyiz. İnanın bunu mutlaka ama mutlaka başaracağız” dedi. Bu yıl ilk kez verilmeye başlanan Hacı Bektaş-ı Veli Hizmet Ödülü’nün sahibi ise İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu oldu. Ödülünü Hacıbektaş Belediye Başkanı Yoldaş Altıok’un elinden alan İmamoğlu, “Başta Genel Başkanımız olmak üzere, emeği geçen tüm kurumlara ve emekleriyle bizzat bu işlerin ortaya çıkmasını sağlayan tüm kardeşlerimize minnettarım. Bundan sonra da Hacıbektaş’ta yapılan hizmetlerin birlik, beraberlik içinde sürdürülmesi için bir yapı oluşturulmasının gerektiğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.
HACIBEKTAŞ / KIRŞEHİR
2021 UNESCO Hacı Bektaş Veli Anma Yılı ve 58. Ulusal, 32. Uluslararası Hacı Bektaş-ı Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri’nin resmi açılışı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi. Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu, açılış öncesinde Hacı Bektaş-ı Veli’nin türbesini ziyaret edip, dualar okudu. Külliye içerisindeki Çilehane’ye giden Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu, vatandaşların sevgi gösterileri arasında ziyareti noktaladı. İkili ve beraberlerindeki heyet, türbe ziyaretinin ardından resmi açılışın yapılacağı Kemal Kılıçdaroğlu Kültür Merkezi’ne geçti. Açılış törenine, pandemi nedeniyle sınırlı sayıda seyirci alındı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan tören, Kültür ve Turizm Bakanlığı Hacıbektaş Semah Ekibi tarafından dönülen semahla devam etti. Törende ilk konuşmayı yapan Hacıbektaş Belediye Başkanı Arif Yoldaş Altıok, Hacı Bektaş-ı Veli’nin yaşamıyla ilgili bilgiler paylaşıp, ilçeye verdikleri katkıdan dolayı Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu’na teşekkürlerini sundu. Altıok’un ardından Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Celal Fırat bir konuşma gerçekleştirdi.
İMAMOĞLU: “HACI BEKTAŞ’IN MİRASINA SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Hacı Bektaş-ı Veli Hizmet Ödülü Ekrem İmamoğlu’na verildi. Ödülünü Hacıbektaş Belediye Başkanı Altıok’un elinden alan İmamoğlu, konuşmasında, Hacı Bektaş’ın bağnaz düşüncenin, inanç kavgalarının hüküm sürdüğü orta çağ karanlığında, Anadolu’dan yükselen bir umut ışığı olduğunu vurguladı. “Vefatının 750. yıldönümünde bu ışık bütün dünyaya yayılıyor” diyen İmamoğlu, UNESCO’nun 2021 yılını; Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre ve Ahi Evran’ı anma yılı kabul etmesi insanlık adına çok değerli bir adım olduğunun altını çizdi. “Anadolu’nun dünyaya armağan ettiği bu inanç ve kültür mirasına herkesten fazla sahip çıkmak bizlerin görevi” diyen İmamoğlu, “Hiçbir ayrımcılık yapmadan tüm insanlığa aynı nazarda bakmanın hoşgörüsünü ve erdemini taşıyan bu eşsiz mirasa bilgiyle, sevgiyle, cesaretle sahip çıkacağız. Kişiliğimizin, duruşumuzun, mücadelemizin ayrılmaz bir parçası haline getirerek sahip çıkacağız” ifadelerini kullandı.
“YOLUMUZ; KENDİNİ ‘İNSANA’ ADAYANLARIN YOLUDUR”
“Yolumuz, hizmet için yola çıkıp, benliğinden arınanların, kendini ‘insana’ adayanların yoludur” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
Anadolu'ya binlerce kilometre öteden Doğu'nun kalbinden, Horasan'dan sökün edip gelen Horasan Erenleri; Hacı Bektaşlar, Abdal Musalar Baba Mansurlar, Ahi Evranlar Tapduk Emreler, Mevlanalar burada kardeşliğin, insan sevgisinin barışın sesini tanımışlardı. Afganistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan'a ve İran'a uzanan bize barışın, insan sevgisinin, erenlerine armağan eden Horasan, bugün savaşlardan, acılardan, yoksulluktan bir türlü kurtulamadı. Bu vesileyle Horasan'ın parçası olan Afganistan'ın ve bütün Doğu'nun mazlumlarının savaştan ve yıkımdan uzak, başta kadın ve çocuk hakları olmak üzere insan haklarına saygılı günlere kavuşmasını, bu zor günlerde haktan niyaz ediyoruz.”
“TÜM HİZMETLER, HACI BEKTAŞ FELSEFESİ İÇİN”
Hacıbektaş ilçesinin yıllarca hak etti hizmeti görmediğini belirten İmamoğlu, “Bunun sebeplerini hepimiz gayet iyi biliyoruz. Ama sebeplere takılmadan, bu ihmali yaşatanların ayrımcı diline ve üslubuna asla prim vermeden de gereğini yapmak mümkün. Nitekim, bizlere nasip oldu, Hacıbektaş’a 2 yıl boyunca elbirliğiyle hizmet ettik. Hacıbektaş ilçesine yapılan tüm hizmetleri, ben, Hacı Bektaş'ın düşüncesine, inancına, felsefesine dolayısıyla da insanlığa yapılan hizmetler olarak görüyorum. Bugüne kadar buraya hizmet eden her kim var ise, emek veren herkese candan, yürekten teşekkürlerimi sunuyorum. Serçeşme yurdu Hacıbektaş ilçesine iki yıl boyunca hizmet etmek, bizlere de nasip oldu. Genel Başkanım Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun bizlere talimatlarıyla, bu güzel ilçenin bütün ihtiyaçlarına koşmak bizlere vazife oldu” ifadelerini kullandı.
İMAMOĞLU’NDAN KILIÇDAROĞLU’NA TEŞEKKÜR
Sağlanan tüm bu hizmetlerin herkesin, gücü ve emeği ölçüsünde elbirliğiyle yapıldığını aktaran İmamoğlu, “Başta Genel Başkanımız olmak üzere, emeği geçen tüm kurumlara ve emekleriyle bizzat bu işlerin ortaya çıkmasını sağlayan tüm kardeşlerimize minnettarım. Bundan sonra da Hacıbektaş’ta yapılan hizmetlerin birlik, beraberlik içinde sürdürülmesi için bir yapı oluşturulmasının gerektiğine inanıyorum. Cümlemizin hizmetleri buradaki tüm canların gönlünde kabul olsun. Buradaki tüm dostlardan dileğim budur” diye konuştu. İstanbul’da Hacı Bektaş Veli adına 27-28-29 Ağustos tarihlerinde düzenleyecekleri “Serçeşme İstanbul” etkinliğiyle ilgili bilgiler paylaşan İmamoğlu, konuşmasını, 500 yıl öncesinden Kırıkkaleli Hasan Dede’nin 500 yıl önce kurduğu, “Biz Erenler gerçeğiyiz / Has Bahçe’nin çiçeğiyiz / Hacı Bektaş gökçeğiyiz / Edep, erkân, yol bizdedir” dörtlüğüyle tamamladı.
KILIÇDAROĞLU: “İYİ İNSAN OLARAK YAŞAMIN TEMELİ; AHLAK”
Hacı Bektaş-ı Veli Dostluk ve Barış Ödülü siyasetçi, yazar, sendikacı, CHP Parti Meclisi üyesi Yaşar Seyman’a verildi. Seyman, ödülünü CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun elinden aldı. Seyman’a ödülünü veren Kılıçdaroğlu, konuşmasına, “Biliyoruz ki, iyi bir insan olarak kalabilmenin, iyi bir insan olarak yaşamaya devam edebilmenin temeli; ahlaktır. Bu bağlamda; Faik Ahmet, Hacı Bektaş, Mevlana, Yunus Emre, Balım Sultan, Ahmet Yesevi gibi erenler ahlak temelli din anlayışının Anadolu'daki en önemli temsilcileridir. Ahlaklı olmak; vicdanlı, adaletli olmanın yoludur” sözleriyle başladı. Hacı Bektaş-ı Veli’nin Horasan’ın Nişabur şehrinde doğduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, “Nişabur, İran toprakları arasındadır. Horasan ise Kuzeydoğu İran, Afganistan, Türkmenistan, Pakistan ve Tacikistan'ın bir bölümünü kapsayan büyük bir bölgenin adıdır. Bu nedenle bugün Afganistan'da ne oluyorsa ve bizim Afganistan gibi bir ülkenin huzura kavuşması için ne yapmamız gerekiyorsa, gerekli olan reçete, Hacı Bektaş-ı Veli ve diğer Horasan erenlerinin öğretisidir. Dinimizde bir sorun yoktur. İslam; barış, kardeşlik, adalet, akıl ve bilim dinidir” dedi.
“ADALETİ YENİDEN ÖĞRENMELİYİZ”
Bugün gelinen noktada İslam coğrafyasının şiddetin, terörün, nefretin merkezine dönüşmüş durumda olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Kadın hakları, ayrımcılık, ötekileştirme, gelir dağılımı eşitsizliği, insan hakları, çevre, hukukun üstünlüğü, adalet gibi konularda köklü sorunlar yaşanmaktadır. Sorunlarımızın kaynağı, güzel dinimiz değildir. Ancak bu güzel dinimiz, bazı çevrelerce ve kendi çıkarları doğrultusunda yorumlanınca, az önce belirttiğim büyük sorunlar ortaya çıkmaktadır” ifadelerini kullandı. Bu sorunları çözmek zorunda olduklarının altını çizen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Ülkelerin içinde bulundukları gerçeklikle, soğuk kanlı bir şekilde yüzleşmeleri gerekmektedir. Bu bağlamda adaleti yeniden öğrenmeliyiz. Paylaşmayı yeniden öğrenmeliyiz. Kimseyi ötekileştirmemeyi yeniden öğrenmeliyiz. İnsan haklarını, kadın erkek eşitliğini yeniden öğrenmeliyiz. Gelir dağılımı eşitsizliğini, şeffaflığı hesap verebilir olmayı yeniden keşfetmeliyiz. Kayırmacılık yapmamayı, komşusu açken tok uyumamayı, çocuğun üstün yararını yeniden öğrenmeliyiz. Ve bu sürece, önce kendimizi onararak başlamalıyız. Başlarken, kişisel hırslarımızdan ihtiraslarımızdan arınmalıyız. Hacı Bektaş-ı Veli'den öğrendiğimiz gibi; kul hakkı yemeden, hak etmediğimizden uzak durarak yaşamalıyız. Temizliği, -salt beden temizliğinin de ötesinde- yaşadığımız çevrenin temizliği ve doğanın yaşam hakkıyla birlikte düşünmeliyiz. Bunlar da yetmez. İyilikte yarışmalıyız. Ama haksızlığa, adaletsizliğe karşı da direnmeliyiz. Ve hiçbir zaman umutsuzluğa düşmemeliyiz. Hacı Bektaş'tan öğrendiklerimiz kısaca bunlar.”
IRKÇILIK UYARISI
Batı'nın İslam dünyasında yaşanan şiddeti “İslamofobi” olarak tanımlamasını doğru bulmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “İslam dünyasında yaşanan şiddeti, inanç ya da din üzerinden değil, insan hakları üzerinden eleştirmek gerekir. Böyle davrandığımızda, bir yandan inanca saygıyı gösterirken, öte yandan hangi inanca sahip olursa olsun, insan haklarının ihlaline karşı bir evrensel duruşu da sergilemiş oluruz. Doğru olan da budur” diye konuştu. Müslüman olan birinin ırkçı olamayacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, sözü son dönemde gündemde olan ülkemizdeki mültecilere ve sığınmacılara getirdi. Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Sevgili Peygamberimiz, veda hutbesinde ırkçılığa karşı son derece net bir tavır almıştır. Aynı inanç ve felsefe Yunus'ta da vardır. ‘72 millet birdir bize’ der. Hacı Bektaş-ı Veli'de ‘Dili, dini, rengi ne olursa olsun; iyiler iyidir. İyiler her an iyidir’ der. Bizler, iyilikle yarışmalıyız. Dolayısıyla ülkemizdeki mültecilere, sığınmacılara karşı da ırkçılık yapmadan yaklaşmalıyız. Çabamız; sığınmacıların, ülkelerinden ayrılmalarına neden olan koşulları ortadan kaldırmaya dönük olmalıdır. Onları davullarla, zurnalarla ülkelerine uğurlayacağımız günleri hep birlikte kurmalı ve inşa etmeliyiz. İnanın bunu mutlaka ama mutlaka başaracağız. Irak’ta, Suriye’de, Afganistan'da, Yemen'de, Libya'da İslam adına ve ‘Allah Allah’ diyerek birbirini öldürenler, Müslümanlar. Yerinden yurdundan edilen, ülkelerinden göç etmek zorunda kalanlar yine Müslümanlar. Üzülerek söylüyorum ki; istatistiklere göre, savaş ve açlık nedeniyle acı çeken çocukların büyük bir bölümü yine Müslüman çocukları. Demokrasi, insan hakları, eğitim, sağlık, toplumsal eşitlik ve adalet gibi temel alanlarda Müslüman ülkeler perişanlığı yaşıyor. Bu perişanlığı, adaletsizliği, liyakatli yöneticiler, akılcı politikalarla giderebilirler. Bunun yolu da Hacı Bektaş-ı Veli öğretisinden, feyz almaktır. Adaletli, akılcı davranmaktır.”