İnce: Külliyeye ben gitmedim, hiçbir CHP'li gitmez; mutlaka hesaplaşacağız
Muharrem İnce: Bu tezgahın sorumluları açığa çıkarılmalıdır
Muharrem İnce: Bu tezgahın sorumluları açığa çıkarılmalıdır
İnce’nin Yalova’daki evinde düzenlediği basın toplantısında arkasına Türk bayrağı ve Atatürk resmi asıldı. (Fotoğraf: Twitter)
Türkiye, son 5 gündür Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan'ın "CHP'li bir isim Saray'da Erdoğan ile görüştü" iddiasını konuşuyor. İddianın hedefindeki isim Muharrem İnce, kendisinin Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gitmediğini bir kez daha vurgularken “Derdimiz bu değil artık. Burası kapandı. Bir komplo var ortada. Bu tezgahın sorumluları açığa çıkarılmalıdır” dedi. Açıklamasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Genel Merkezi'ni de eleştiren İnce, “Saray komplosu deyip işin içinden çıkamazsınız. Saray bu ülkeye kötülük yapıyor olabilir. Erdoğan'ın ağzına malzemeyi veren sensin. Mutlaka hesaplaşacağız. Hesaplaşmadan helalleşemeyiz” ifadelerini kullandı.
Son seçimde Cumhurbaşkanlığı için aday olan ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun karşısında CHP Genel Başkanı adayı olan Muharrem İnce, Yalova'daki evinde gazetecilere açıklama yapan İnce, şunları söyledi:
5 gündür Türkiye, Erdoğan-Trump görüişmesini bitirdi. Suriye'yi bitirdi. 5 gündür Saray'a gitti gitmediyi konuşuyor. Yalan haber çıkınca burada bir tezgah var dedim. Arkadaşlarıma sabahın köründe açıklama yapalım dedim. Genel Başkan bir TV kanalına çıktı. Gazeteci sordu. "Siz saraya giden bir CHP'li var ne diyorsunuz" şaşırmadım dedi. Şaşırmadığına göre demek ki önceden biliyor. Olayı biliyor. Doğrudur dedi ama ismi açıklayamam dedi. Ben bu görünce eyvah dedim parti kaosun içine gidecek dedim.
21 Kasım Çarşamba günü saat 11.23'te genel başkanı aradım. 14 dakika sonra genel başkan bana dönüş yaptı. 8 dakika 19 saniye kendisiyle konuştum. Dedim ki bakın burada bir yalan var partimiz yara alacak. Yanınıza geleyim birlikte görüntü verelim. Hiç bir CHP'li bunu yapmaz. Bu kişi ben değilim dedim. Beni yıpratacak isimler var dedim. Gel bu badireyi atlatalım, partimiz yara almasın dedim. Bakın tartışılacak bu, aynı Atatürk resmini kim indirdi kim indirmedi tartışmasına dönecek. Geli birlikte açıklama yapalım dedim. Ben sana haber vereceğim dedi, vermedi. Bana şimdi neden burada yapıyorsun diyenlere bunu hatırlatmak isterim. Ben görevimi yaptım. Ben partimi gözüm gibi sakınırım. Adeta yalvardım. Yapmayın etmeyin bu yalan dedim. Ben gitmedim, hiçbir CHP'li gitmez, ortada bir tezgah var.
“Gitmedim, hiçbir CHP’li gitmez”
Haberin yalan olduğunun net bir şekilde ortaya çıktığını belirten İnce, şunları kaydetti:
Muharrem İnce gitti mi, bu haber yalandır. Muharrem İnce gitmedi, hiç kimse de gitmez. Derdimiz bu değil artık. Burası kapandı. Bir komplo var ortada. Bu tezgahın sorumluları açığa çıkarılmalıdır. CHP, parti bizim, kimseyi ilgilendirmez yok öyle yağma. CHP, bir aile değildir. Bir siyasi partidir. Türkiye'ye yönetmeye talip bir partidir. AK Partilileri de ilgilendirir CHP. CHP, 82 milyona bunu anlatmalıdır. Bu tezgahı kim kurdu.
"Madem siyasette en güçlü dönemiymiş..."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren İnce, şu ifadeleri kullandı:
Madem siyasette en güçlü dönemdeymiş, neden Muharrem İnce'yle uğraşıyorsunuz o zaman. İnce'de bu kadar çekinilmesinden gurur duyuyorum. Entrika çevirenlerden de utanç duyuyorum. Gururla utanç yan yana. Beni yıpratmaları için harcanan enerji AKP'ye harcansa iktidar olacağız. CHP bu prangayı kırmadığı sürece temiz siyaset imkansız hale gelecektir. CHP bu pisliği temizlemelidir. Bu temizliği yapmadan temiz siyaset iddiamız geçerli olmayacaktır. Şahlanış buradan başlayacak.
“Erdoğan’ın ağzına malzemeyi veren sensin”
Asparagas haberin bir komplo olduğunu, bu komployu kuranların partiden atılırsa CHP'nin şahlanacağı görüşünü dile getiren İnce, kaynağın açıklanmasını istedi:
İsmi biliyorum dediniz açıklamalısınız. Saray komplosu deyip için içinden çıkamazsınız. Bunun neresinde Saray, Erdoğan bunun neresinde? Ben kimseyle görüşmedim, kanıtlayın Cumhurbaşkanlığı'ndan istifa ederim dedi. Saray bu ülkeye kötülük yapıyor olabilir. Erdoğan'ın ağzına malzemeyi veren sensin. Bu dedikoduyu ben yapmadım. Kim bu hain? Bu bugün Muharrem İnce'ye kurulur yarın Kılıçdaroğlu'na kurulur. Bu komployu kuranlar yarın kendisine de kurarlar. Ben barış elini uzattım. Birlikte direnelim dedim. Gel temizleyelim dedim kabul etmedi. Mücadele edeceğim, tek başıma kalsam yine mücadele edeceğim.
“15 yaşında duvara CHP yazmıştım”
İnce, sözlerine şöyle devam etti:
Gazeteci benimle ilgili yalan haber yapmış. İlk yapan gazeteci de olmayacak son yapan da olmayacak. 15 yaşında duvara CHP yazmıştım. Tam 40 yıldır bu partide partinin tuvaletlerini yıkayarak, misafire çay servisi yaparak, partinin bayraklarını asarak, ilçe, il yönetici, grup başkanvekili, cumhurbaşkanı adayı olmuş biri olarak. Genel başkanın biliyorum doğrudur, demesi yerine "Ben emekli olduktan sonra CHP'ye geldim, Muharrem İnce'ye bu yakışmaz, CHP'nin hiçbir evladına yakışmaz, bu yalandır ben buna inanmıyorum" demesi gerekirdi. Bugün partiyi yönetenler benim ciğerimi dağlıyorlar. Partinin çelengini tek başına sırtlayan arkadaşımızdır, bizim cumhurbaşkanı adayımızdır. İnce böyle bir görüşme yapmaz, iftira atıyorsunuz deselerdi, içim yanmazdı. Ben bu ülkede 16 sene milletvekilliği yapmışım. Erdoğan'la da Akşener'le de Karamaollaoğlu'yla da görüşürüm. Genel Merkez'e sorarım, tweet atarım. Kampanya sürecinde böyle yapmadık mı?
“Hesaplaşmadan helalleşemeyiz”
Genel Başkan'ın ve Parti Sözcüsü'nün "Biz ona güveniyoruz" dememeleri ciğerimi dağladı. Kumpas mı var? Sen malzemeyi verirsen kumpas olur. Dedikoduyu kim çıkarıyor arkadaşlar? Dedikodu CHP Genel Merkezi'nde mi çıkıyor AK Parti'den mi? Gazeteci "doğrulattım" diyor. Varsa dedim giden kişi CHP'li olamaz ama CHP'de bulunabilir. CHP'li olanlarla CHP'de bulunanlar aynı kişi değil. Onlar parti tökezleyince giderler. Onlar milletvekili olmak için gelmişler, çıkar için gelmiştir. CHP'li olmak başka bir şeydir, CHP'de bulunmak başka bir şeydir. Mutlaka hesaplaşacağız. Hesaplaşmadan helalleşemeyiz. Helalleşmeyi mutlaka sağlayacağız.
Uğur Dündar ve Candaş Tolga Işık’a teşekkür
İnce, gazeteciler Uğur Dündar ve Candaş Tolga Işık’a da teşekkür etti:
Uğur Dündar, kendisine deneyimiyle abimiz olarak çok teşekkür ediyorum. Bu olay önce kendisine geliyor, Candaş Tolga Işık'a da gidiyor. Birileri yazdırmak istiyor sürekli. Ama yazmıyorlar.
"Kendiniz aday olamadınız, mecbur kaldınız aday yaptınız"
24 Haziran 2018'deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de gündeme getiren CHP'li İnce, şunları vurguladı:
Kullanışlı, yalancı kaynakları, koltuk düşkünü politikacılar olabilir. Aydınlık, özgür bir Türkiye için mücadelemize devam edeceğiz. Takdir kamuoyunundur. 82 milyonun vicdanına seslenerek bitiriyorum. Ben bunun neresindeyim? Adımı karalayarak, iftira atarak tartıştırmak yazık günah değ*il mi? 41 yıl sonra 302 barajını ben açtırmadım mı? Kendiniz aday olamadınız, mecbur kaldınız aday yaptınız. Siz de hiç vicdan yok mu? Bugün dedikodu yapanlar otobüsüme binmek için torpil yapmadınız mı? Size ne kötülük yaptım ben? Kötü insanlardan iyi yönetici olmaz .Ben ülkenin her kademesinde bulundum. Size bütün samimiyetimle söylüyorum ikbal derdinde değilim. 80 yaşında yalan yazıyor bir gazeteci dedim. Torunuma mücadelem sadece senin için. Ben başarmışım zaten. Şu tarlada inek otlatıyordum ben. Ben başardım zaten. Kişisel bir derdim yok. Derdim ülkem, derdim çocuklarımız. Atatürkçülere sesleniyorum, samimi Müslümanlara sesleniyorum, işsizlerine, geçinemeyen emeklilerine, sağcılara, solculara sesleniyorum. Ben aynı noktadayım. ben sizin bildiğiniz Muharrem'im. Yerli milli kumpas bilmeyen olduğu gibi doğruları söyleyen Muharrem İnce'yim.
İnce konuşmasının devamında özetle şunları söyledi:
Erdoğan nasıl kandırıldıysa bizim genel başkan da kandırılmıştır. Uyardım ama olmadı. Bak genel başkanım dedim, yapma etme, tamam dedi.
Genel Merkez'deki çete yazın aynı teknede tatil yaptı. Ben Sayın Genel Başkanı bu pisliği temizlemeye davet ediyorum. Bu pisliği temizlemeden CHP'nin temiz siyaset anlayışı yara alır. Bu burada bitmez, bunu çözmeden CHP yola devam edemez. "Temiz siyaset" deme hakkı ortadan kalmaz. At çamuru olmaz, bu çözülecek. Kimseyi istifaya davet etmiyorum. Bu sorunu çözmeye davet ediyorum. Emrettiği zaman ordayım. Kompleksim yok.
Talat Atilla: Kılıçdaroğlu’ndan açıklama yapmasını bekliyorum
Öte yandan İnce açıklama yaparken haberin kaynağı olduğu belirtilen Talat Atilla da bir mesaj paylaştı. Atilla, şunları söyledi:
Kılıçdaroglu'nun açıklama yapmasını bekliyorum.. Daha önce yaptığım açıklamanın arkasındayım. Açıklama makul bir sürede gelmezse yeni bir açıklama daha yapacağım...
Ne olmuştu?
Sözcü yazarı Rahmi Turan’ın, 20 Kasım 2019 tarihinde kaleme aldığı köşe yazısında “CHP’li bir ismin Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne giderek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüştüğü” iddiası Türkiye’de en çok tartışılan konu oldu. Turan yazısında CHP’li isme Erdoğan’ın “Türkiye’nin güvenliği için senin CHP Genel Başkanı olman gerekir; memleketin iyiliği için bu gerekli, ben de yardımcı olurum” dediğini de iddia etti.
Rahmi Turan, daha sonra canlı yayına telefonla bağlanarak yaptığı açıklamada bu kişinin Muharrem İnce olduğunu açıkladı. Ancak İnce bu iddiayı sert bir dille yalanladı. Sözcü yazarının haberin kaynağı olarak gösterdiği gazeteci Talat Atilla ise kaynağının CHP'li bir isim olduğunu ve iddiayı Kılıçdaroğlu'na da “bir şekilde” teyit ettirdiğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Fox TV’den İsmail Küçükkaya’ya konuşarak “iddianın doğru olduğuna inandığını” söyledi. Kılıçdaroğlu görüşmeye giden kişinin kim olduğu konusunda ise, “Özel bir tahminde bulunmak istemiyorum ama doğrudur” ifadesini kullandı. Ana muhalefet partisinden konuya dair yapılan son açıklamada da CHP Sözcüsü Faik Öztrak, partilerinin dizayn edilmesine çalışıldığını belirterek, Talat Atilla'ya kaynağını açıklama çağrısı yaptı.
İnce geniş kapsamlı açıklamasından önce Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan’a, “CHP Genel Merkezi’nde bir çete var” açıklaması yaptı. İnce, Kılıçdaroğlu’nu da aradığını söyleyerek, “Birlikte fotoğraf verelim dedim; “Görüşürüz, bakarız” falan dedi, kabul etmedi” ifadesini kullandı.
Independent Türkçe