İngiltere: Başbakan Johnson'ın 'koşullu normalleşme' planı tepki çekiyor
Koşullu normalleşmenin etapları
Covid-19 salgınıyla mücadele için 23 Mart itibariyle ülke genelinde "Evde Kal" mesajı ile özetlenen sokağa çıkma kısıtlamalarını uygulamaya koyan Johnson hükümeti, 10 Mayıs'tan itibaren hükümetin bu kısıtlamaları nasıl ortadan kaldıracağına dair genel yol haritasını kamuoyuyla paylaştı.
Üç etaptan oluşan "koşullu normalleşme" planının mesajı "Uyanık Ol" olarak belirlendi ve ilk etap 13 Mayıs Çarşamba günü itibarıyla yürürlüğe girdi.
Koşullu normalleşmenin etapları
Normalleşmeye doğru adım atan ülkede ilk etapta egzersiz için sokağa çıkma sayısı ve süresine dair kısıtlamalar kaldırıldı. Aynı evde yaşayanlar haricinde bir başka kişi ile 2 metrelik sosyal mesafe kuralına uymak koşuluyla görüşme izni verildi. Piknik yapma, açık havada daha uzun vakit geçirme, arabayla plaj ya da diğer açık hava mekanlarına seyahat için getirilen kısıtlamalar kaldırıldı.
En önemli gelişmeler ekonomik faaliyetlere yansıdı. Buna göre evden çalışamayanların işe başlaması istendi; inşaat ve imalat sektörleri yeniden işbaşı yaptı, emlak sektörü de hizmete açıldı. Bununla birlikte toplu taşıma aracı kullanımından uzak durulması, hijyen ve sosyal mesafe kurallarına dikkat edilmesi önemle vurgulandı.
Başbakan Johnson'în önerdiği üç evreli normalleşme sürecinin 1 Haziran'da başlaması hedeflenen ikinci etabında ilkokulların kademeli olarak eğitime başlaması, Temmuz ayında başlaması planlanan üçüncü etabında ise yiyecek, içecek mekanlarının açılarak sosyal hayatın normalleşmesi öngörüldü.
Birleşik Krallık içinde birlik bozuluyor mu?
Covid-19 salgınıyla mücadele için bugüne kadar alınan tedbirlerde hemfikir olan Birleşik Krallık'ı oluşturan devletler, Johnson'ın koşullu normalleşme planına tepkili.
"Uyanık Ol" mesajı üzerinden hükümete yüklenen İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda başbakanları kendi ülkelerinde "Evde Kal" mesajının değişmediğini açıkladı. Bu ülkelerde okulların açılması başta olmak üzere birçok başka normalleşme adımının atılması için henüz erken olduğuna da dikkat çekildi.
Bu nedenle Başbakan Johnson'ın önerdiği süreç yalnızca İngiltere içinde hayata geçmeye başladı.
İngiltere içinde de muhalifler sesini yükseltiyor
Ancak İngiltere içinde de muhalif sesler yükseldi. Özellikle okulların yeniden kademeli olarak eğitime açılması ülke içindeki tartışmaların odak noktalarından bir haline geldi.
İlkokul hazırlık, birinci ve altıncı sınıf öğrencilerinin kademeli şekilde ve belli sosyal mesafe kuralları gözetilerek eğitime yeniden başlamasını öngören ikinci etaba iki hafta kala eğitim sendikaları ile hükümet arasındaki derin görüş ayrılıkları henüz giderilmiş değil. Yerel yönetimler de bu konuda hükümetle ters düşen açıklamalarda bulunuyor.
Özellikle virüs bulaştırma katsayısı yüksek olan kuzey bölgelerinde okulların açılması başta olmak üzere normalleşme koşullarının henüz yerine gelmediği belirtiliyor. Bu konuda eleştirilerin başını çeken Manchester Belediye Başkanı Andy Burnham ulusal bir kriz esnasında ulusal birliğin önemine vurgu yapan bazı yerel yönetimler hükümeti eleştiriyor.
'Daha önce yapılmayan birşeyi yapmaya çalışıyoruz'
Bütün bu eleştirilere Başbakan Boris Johnson bugün bir gazetede yayımlanan makaleyle yanıt verdi. İngiliz halkından "Uyanık Ol" mesajı ile daha karmaşık bir duruma uyum göstermelerini istediklerini belirten Johnson, bu nedenle normalleşme adımlarıyla ilgli bazı kişilerin rahatsızlık duymasını anlayışla karşıladıklarını kaydetti.
Johnson makalesinde daha önce hiç yapılmayan birşeyi yapmaya çalıştıklarının altını çizdi ve bunun için birlik ve destek mesajını tekrarladı. Johnson ayrıca ülkenin vargücüyle aşı ve tedavi çalışmalarına hız verdiğini yineledi.
Johnson'ın liderliğindeki hükümetin ülkedeki test kapasitesini yeterli düzeye çıkaramadığı, sağlık çalışanlarının kişisel koruyucu ekipman eksikliğini karşılamakta zorlandığı, takip çalışmalarında geri kaldığı, huzur ve bakım evlerinde önlem almada geç kaldığı gibi birçok hayati konuda her gün ağır eleştiri ve suçlamalara maruz kalıyor.
İfade ve hareket özgürlüğünün kısıtlanmasına protesto
İngiltere çapında uygulanmakta olan kısıtlamalara halkın büyük oranda destek verdiği ve uyum gösterdiği görüldü. Ancak normalleşmenin ilk adımının atıldığı Çarşamba gününden itibaren halkı kısıtlamalara karşı tepkiye davet eden, parklarda kalabalık gruplaşmalar eşliğinde protesto eylemleri düzenleneceğini duyuran ilanlar dağıtılmaya başladı.
Başkent Londra'daki Hyde Park'ta cumartesi günü toplanan yüzlerce kişi ifade ve hareket özgürlüklerinin kısıtlanmasını protesto etmek için "özgürlük korkunun üzerinde" sloganları atarak gösteri düzenledi.
Polisin müdahale ettiği gösteride aralarında eski İşçi partisi lideri Jeremy Corbyn'in kardeşi Piers Corbyn'in de bulunduğu 19 kişi tutuklandı.
Berrak Kanbir Rodriguez Sanmartin
EURO NEWS