İran’ın Nükleer Programında Dönüm Noktası: Hamaney ABD ile Müzakerelere Kapı Araladı
ABD'nin Tepkisi ve Belirsizlikler
İran’ın Nükleer Programında Dönüm Noktası: Hamaney ABD ile Müzakerelere Kapı Araladı
İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, ülkenin hızla ilerleyen nükleer programı konusunda ABD ile yeniden müzakerelere kapı araladı. Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve kabinesi ile yaptığı toplantıda, İran'ın "düşmanı" ile ilişki kurmasının önünde hiçbir engel olmadığını belirtti. Bu açıklamalar, Hamaney'in Washington'a güvenilmemesi gerektiği uyarılarını yinelerken, aynı zamanda Tahran'ın diplomasiye açık olduğunun da sinyalini verdi.
Hamaney’in Salı günü yaptığı bu önemli açıklamalar, reformist Pezeşkiyan hükümeti için olası müzakerelere zemin hazırlayabilir. Ancak İran’ın nükleer programı konusundaki gerilimler ve İsrail-Hamas savaşı gibi Ortadoğu’daki gelişmeler, bu sürecin önünde büyük engeller oluşturuyor.
Nükleer Program ve Uluslararası Gerilim
Hamaney, devlet televizyonunda da yayınlanan açıklamalarında, "Umudumuzu düşmana bağlamak zorunda değiliz. Planlarımız için düşmanların onayını beklememeliyiz," dedi. Bu ifadeler, İran’ın uluslararası arenadaki duruşunu ve Washington ile olası bir diyaloğun koşullarını ortaya koyuyor. Hamaney'in açıklamaları, 2015'teki nükleer anlaşma sırasındaki yorumlarıyla benzerlik gösteriyor.
ABD’nin 2018'de dönemin Başkanı Donald Trump tarafından tek taraflı olarak anlaşmadan çekilmesinin ardından, İran nükleer programındaki sınırlamaları kaldırmıştı. İran, uranyum zenginleştirme faaliyetlerini yüzde 60 saflığa kadar çıkarmış durumda ve bu da silah düzeyindeki yüzde 90 seviyelerine oldukça yakın. Ayrıca, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun (IAEA) tesislere yerleştirdiği gözetim kameraları bozuldu ve İran, kurumun denetçilerini engellemeye başladı.
ABD'nin Tepkisi ve Belirsizlikler
ABD Dışişleri Bakanlığı, Hamaney'in açıklamalarına temkinli yaklaştı. Bakanlık, İran'ın liderliğini sözleriyle değil, eylemleriyle değerlendireceklerini belirtti. Yapılan açıklamada, "İran'ın nükleer programı konusunda etkili ve sürdürülebilir bir çözüme ulaşmanın en iyi yolu olarak diplomasiyi gördüğümüzü uzun zamandır söylüyoruz. Ancak İran’ın şu anki tutumuyla bu hedeften çok uzakta olduğumuz açık," denildi.
Önümüzdeki dönemde, Pezeşkiyan hükümetinin Batı ile ilişkileri nasıl yöneteceği ve Hamaney’in bu sürece ne ölçüde destek vereceği büyük bir merak konusu. ABD’de Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimleri, İran'ın müzakereler konusundaki stratejisini de etkileyebilir. Özellikle eski Başkan Donald Trump’ın yeniden seçilmesi ihtimali, İran için endişe kaynağı olarak görülüyor.
Tüm bu gelişmeler, Hamaney'in diplomasiye yeşil ışık yakmasının ardından, İran’ın nükleer programı ve bölgedeki dengeler üzerinde büyük bir etkiye sahip olabilir.