İSMAİL BEY GASPIRALI 169 YAŞINDA!
“DİLDE, İŞTE, FİKİRDE BİRLİK!”
Türk dünyasındaki millî uyanış hareketinin büyük öncülerinden ve büyük fikir adamlarından olan İsmail Bey Gaspıralı, 169 sene önce 20 Mart 1851’de Bahçesaray yakınlarında Avcıköy’de dünyaya geldi.
Fikirleri ve hayatıyla Kırım’dan Türk dünyasına milli aydınlanma hareketlerine ışık tutan Gaspıralı’nın doğum gününe ilişkin, Emel Kırım Vakfının sosyal medyası üzerinden, “Sönmüş kalpleri ne ile yandırmalı? Basireti kesmiş perdeleri ne ile kötermeli? Gaflet sahrasında serilip kalmış koca bir milleti ne ile ayağa turguzmalı? Kırm’da 20 Mart 1851’de bir güneş doğdu. 169 yıl ssonra bile zihnimizi, ufkumuzu aydınlatıyor” ifadelerine yer verildi.
İsmail Bey Gaspıralı, sırasıyla Bahçesaray, Akmescit, Voronej ve Moskova’da eğitimini sürdürdü. Gaspıralı daha 17 yaşını bile doldurmamışken Bahçesaray’da bulunan Zincirli Medrese’de Rusça öğretmenliğine başladı. 1872 yılında Kırım’dan ayrılarak Paris’e gitti. Burada geçirdiği 2 yıl boyunca ünlü Rus edebiyatçı İvan Turgenyev’in asistanlığı da dahil olmak üzere çeşitli işlerle hayatını idame ettirdi.
MİLLİ UYANIŞA DAİR ÇALIŞMALARI VE FİKİRLERİNİ HAYATA GEÇİRMESİ
Gaspıralı, 1874 yılında eskiden beri istediği gibi bir Osmanlı zabiti olmak için İstanbul’a geçerek 1 yıllık bekleyişinin ardından müracaatına olumlu yanıt alamadığı için Kırım’a geri döndü. 1878-1884 yılları arasında Bahçesaray Belediye Başkanlığı görevini yürüten Gaspıralı, Kırım ve yurtdışındaki ülkelerde yaptığı gözlemler ve geniş tecrübe birikimiyle birlikte yabancıların hakimiyeti altında yaşayan soydaşlarının seslerini dünya kamuoyuna duyurmak ve milli bir uyanış yaratmak amacıyla yayıncılığa başladı. Rusya Müslümanları hakkında pek çok yazı kaleme alan Gaspıralı, Türk-Müslüman topluluklarının ayağa kalkması için gerekli eğitim ve reformun gerçekleştirebilmesi adına çağa uygun bir maarif sisteminin hayata geçirilmesi konusunda büyük çaba gösterdi.
ORTAK DİL TASAVVURU İLE BİRBİRİNDEN HABER TÜRK TOPLULUKLARI
Milli maarif sistemiyle birlikte Gaspıralı’nın tasavvurunda Türk toplulukları için ortak bir edebi dilin teşekkülü bulunuyordu. Ortak bir edebi dilin katkısıyla birlikte milli bir Türk basını teşkil edilerek tüm Türk topluluklarının birbirinden haberdar olmasını arzu ediyordu. Bu şekilde milli kaynaşma ve bilinç sağlanabilecekti. Yine bu amaç doğrultusunda ilk nüshasını 22 Nisan 1883’de Türk dilinde gerçekleştirdiği “Tercüman” gazetesini hayata geçirdi. Osmanlı Türkçesi ile hazırlanan gazetede Tatarca ve diğer Türk dillerinden de takviye kelimeler kullanılmaktaydı. Bahçesaray merkezli gazete önceleri haftada bir gün, 1903’te haftada iki gün, 1912’de günlük hale geldi.
TERCÜMAN GAZETESİ VE USÛL-Ü CEDÎD SİSTEMİNE GÖRE OKULLAR
Milli maarif sistemiyle birlikte Gaspıralı’nın tasavvurunda Türk toplulukları için ortak bir edebi dilin oluşturulması önemli bir hedef teşkil etmişti. Ortak bir edebi dilin katkısıyla birlikte milli bir Türk basını teşkil edilerek tüm Türk topluluklarının birbirinden haberdar olmasını arzu ediyordu. Bu şekilde milli kaynaşma ve bilinç sağlanabilecekti. Yine bu amaç doğrultusunda ilk nüshasını 22 Nisan 1883’de Türk dilinde gerçekleştirdiği “Tercüman” gazetesini hayata geçirdi. Osmanlı Türkçesi ile hazırlanan gazetede Tatarca ve diğer Türk dillerinden de takviye kelimeler kullanılmaktaydı. Bahçesaray merkezli gazete önceleri haftada bir gün, 1903’te haftada iki gün, 1912’de günlük hale geldi.
TÜRK MODERNLEŞMESİNE KATKILARI
Tercüman gazetesiyle birlikte Gaspıralı’nın maarif reformu düşüncesinin en güzel örneği olan “Usûl-ü Cedîd” sistemi ve okulları, Türk modernleşmesine büyük katkı sağlamıştır. Modern eğitimin gereklerine uygun olarak dizayn edilen ve donatılan okullarda, Türkçe okuma-yazma öğretiminin yanı sıra, temel aritmetik, hat, Kur’an okuma ve İslâm’ın esaslarını öğretmeye yönelik dersler yer almakta, buna bir üst basamakta genel coğrafya ve tarih, İslâm ve memleket tarihi hakkında giriş bilgileri ve tabiat bilgisi dersleri de ilave olunmaktaydı. Karşılaştığı büyük engellere rağmen Gaspıralı’nın Usûl-ü Cedîd sistemi ve okulları, 1917 yılına kadar “Ceditçiler” olarak bilinen milli reformcuların yetiştirilmesine büyük katkı sağladı.
“DİLDE, İŞTE, FİKİRDE BİRLİK!”
Bütün yaşamı boyunca Türk topluluklarının esenliği ve gelişimi için çaba göstermiş olan İsmail Bey Gaspıralı, bugün halen “Dilde, İşte, Fikirde Birlik” sloganıyla, bütün Türk Dünyası’nın yolunu aydınlatıyor. Türk ve İslam toplumlarında modernleşmenin esaslarını ve gereklerini net bir şekilde ortaya koyabilmiş olan İsmail Bey Gaspıralı, kuşkusuz Kırım Tatar halkının en büyük gurur kaynaklarından ve fikir adamlarından biri olmaya devam ediyor.
QHA.COM.TR