İsrailli yetkililer, Ortadoğu ziyaretinde bulunan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'ya açıkça 'Bizi de PYD gibi yalnız bırakacak mısınız' diye sordu.

İsrail, ABD'nin Fırat'ın doğusundan kaçması sonrasında kendilerine olan desteği sorgulamaya başladı.

İsrail basınında; Washington’u Ortadoğu’daki müttefiklerini terk etmekle suçlayan ve ABD Başkanı Donald Trump’ın politikalarını eleştiren onlarca haber yayınlanırken, durumun “şaşırtıcı ve beklenmedik” olduğu yazıldı.

Siyasi bir kaynağın Pompeo’ya yakın bazı isimlerden aktardığına göre ABD Dışişleri Bakanı, “ülkesinin, PYD'ye olduğu gibi İsrail’i de terk edeceği iddialarını yalanlamak için” İsrail’de yayın yapan sağ eğilimli Maariv Gazetesi'ne röportaj verdi. Pompeo, 20 Ekim’de yaptığı açıklamada, “Böyle bir şeyin olacağına dair herhangi bir korku yok. Onlarca yıllık tarih ve Trump’ın Beyaz Saray’da olduğu son iki buçuk yıl da yaptıkları bunu destekliyor. Aramızdaki ilişki ağı, güçlü, derin ve ortak değerlerimiz, ortak güvenlik çıkarlarımız ve birlikte taşıdığımız yük temelinde iki ülke arasındaki ilişkileri temsil ediyor” ifadelerini kullandı.

ABD Dışişleri Bakanı, “Yönetimimiz, bu konuda oldukça açık. İsrail de vatandaşlarının güvenliğini korumak için hareket etme hakkına sahiptir” dedi.

Pompeo, İsrail’in “ABD kuvvetlerinin Suriye’nin kuzeyinden çekilmesinin, İran’ın Suriye ve Lübnan’a silah transferini kolaylaştıracağı” iddiasını da reddetti.

İsrail, ABD’nin, Irak ve Suriye arasındaki sınır geçişlerinin kontrolünü etkili bir şekilde İran’a verdiğini iddia ediyor. Bu çerçevede Mike Pompeo, “Başkan, IŞİD’e karşı ABD politikasını sürdürmeye kararlı. İran’ın Suriye ve Lübnan’a silah transfer ederek, İsrail’i tehdit eder şekilde bu bölgeyi kullanmaya çalıştığını biliyoruz. Bunlara cevap vermek için elimizden gelen her şeyi yapacağız” açıklamasında bulundu.

ABD Dışişleri Bakanı, “İsrail halkı, yönetim politikamıza bakabilir ve Tahran’a uyguladığımız bir dizi sert uygulamaları görebilir. Onlara, şu ana kadarki en şiddetli yaptırımları uyguladık. Yaptırımlar, İran ekonomisini gelecek yıl yüzde 12 azaltacak. Bu ciddi bir konudur. Bunu, İran’ın Avrupa’da kalifiye olmasını, füze sistemleri edinmesini, teknolojiler geliştirmesini ve dünyanın her bölgesindeki Şii militanları finanse etmesini engellemek için yapıyoruz. Tahran'ın bu şeyleri yapabilme kabiliyetine darbe indirdik. ABD, İran tehdidine karşı savaşmaya kararlı. Onu, Ortadoğu’daki istikrarsızlığın ana faktörü olarak görüyoruz ve buna karşı hareket edeceğiz” ifadelerini kullandı.

AYDINLIK