İstanbul Modern Sinema’da Aşk Yeniden
Almódovar’ın ilk İngilizce filmi
İstanbul Modern Sinema’da Aşk Yeniden
İstanbul Modern Sinema yeni sezona Aşk Yeniden adlı programla giriyor. 16-30 Eylül tarihleri arasında müzenin web sitesi üzerinden erişime sunulan filmler ücretsiz izlenebiliyor
İstanbul Modern Sinema, Türk Tuborg A.Ş’nin katkılarıyla hazırladığı çevrimiçi ve ücretsiz programlarına 16 Eylül’de başlıyor. Aşk Yeniden adlı programda aşkın hallerine odaklanan ve yedi filmden oluşan bir seçki sinemaseverleri bekliyor.
Aşk Yeniden programında insanlık tarihi boyunca üzerinde en çok düşünülmüş, konuşulmuş, yazılmış konuların başında gelen aşkın dinamiklerini inceleyen, yoğunluğu ve karmaşıklığı üzerine son bir yıl içinde çekilen filmler yer alıyor.
Almódovar’ın ilk İngilizce filmi
Seçkide ilk kez Venedik Film Festivali’nde görücüye çıkan ve Pedro Almódovar’ın İngilizce çektiği ilk filmi İnsan Sesi’nde Tilda Swinton rol alıyor. Maria Schrader imzalı Tam Sana Göreyim romantik komedi türünde, insan ve robot ilişkisi üzerine düşündürüyor. Türkiye’de ilk kez gösterilecek, Rus yönetmen Philipp Yuryev’in ilk filmi Balina Avcısı da seçkinin öne çıkan filmleri arasında yer alıyor.
Ücretsiz ve çevrimiçi
İstanbul Modern’in web sitesi üzerinden erişime sunulan filmler, gösterim programında belirtilen tarih-saat aralıklarında yayında kalıyor.
Aşk Yeniden Programı
TAM SANA GÖREYİM, 2021
Yönetmen: Maria Schrader
Oyuncular: Maren Eggert, Dan Stevens, Sandra Hüller
Algoritma yüklü dünyamızdan çağdaş bir aşk hikâyesi: özel hayatında çok da mutlu olmayan arkeolog Alma bir bilim projesinde denek olmayı kabul eder: 17 milyon insanın datası ve ileri zekâ teknolojisiyle “hayatının erkeği” olarak tasarlanmış android Tom ile üç hafta birlikte olması gerekmektedir. Film boyunca Alma ile birlikte “sipariş verdiğin algoritma sevgilin gerçekten de mükemmel olursa ne yaparız?”ı sorgularız. Romantik komedi türünde, insan ve robot ilişkisi üzerine düşündüren bu filmin başrolünde yer alan Maren Eggert, Berlinale’de “En İyi Oyuncu” ödülünü kazandı.
SUSMAYAN KÖPEK, 2021
Yönetmen: Ana Katz
Oyuncular: Raquel Bank, Daniel Katz, Valeria Lois
Arjantinli yönetmen Ana Katz’ın bu yıl Sundance Film Festivali’nde dünya prömiyerini yaptığı filmin kahramanları 30 yaşlarındaki Sebastian ve onun evde olmadığı zamanlar sürekli ağlayan hayatta en sevdiği şey olan köpeği. Günümüzün tekinsiz ruhunu yakalayan filmde dünya halkının sağlığını tehdit eden bir felaket olur. Siyah beyaz çekilmiş film karakterinin çalkantılı hayatından kesitleri kısa öyküler şeklinde anlatır. Susmayan sevimli bir köpekten başlayıp pandemiye uzanan bu bilimkurgu filminde insani kırılganlıklar hem çok özel hem de evrenseldir ve film hayatın kendisi gibi şaşırtmayı başarır.
İNSAN SESİ, 2020
Yönetmen: Pedro Almodóvar
Oyuncular: Tilda Swinton, Agustín Almodóvar, Miguel Almodóvar
Pedro Almodóvar İngilizce çektiği bu ilk filmini, Jean Cocteau’nun 1930 yılında yazdığı tek oyuncuyla tek mekânda geçen oyunundan uyarladı. Başrolde tüm filmi baştan sona sürükleyen Tilda Swinton var. Sevgilisi tarafından yeni terk edilen bir kadının bir balta satın almasıyla başlayan hikâye onun ev içinde değişen duygusal hallerini yansıtıyor. Swinton’ın ekrandaki mıknatıs gibi varlığı, filmin Almodóvar’ın parlak renkler ve pop eşyalarla yarattığı görsel plastiğiyle buluşunca ortaya 30 dakikalık konsantre bir şaheser çıkıyor. Günümüzün tecrit hissini de çağrıştıran film ilk kez Venedik Film Festivali’nde görücüye çıkmıştı.
SUPERNOVA, 2020
Yönetmen: Harry Macqueen
Oyuncular: Colin Firth, Stanley Tucci, Pippa Haywood
Adını enerjisi biten büyük yıldızların şiddetle patlaması olayından alan filmin merkezinde uzun zamandır birlikte olan biri yazar, diğeri müzisyen Tusker ve Sam’in ilişkileri vardır. Film onların karavanlarıyla belki de son kez çıkacakları seyahati takip eder. Tusker demansı yüzünden her şeyi unutmaktan, yazamamaktan korkmaktadır, Sam ise bu durumla baş edememekten. Süpernova’nın en büyük gücü Colin Firth and Stanley Tucci’nin arasındaki kırılgan ve tatlı kimyadan geliyor. Aşk ve ölümle ilgili korkularıyla yüzleşen bir çiftten sahici ve dokunaklı bir aşk portresi.
BALİNA AVCISI, 2020
Yönetmen: Philipp Yuryev
Oyuncular: Vladimir Onokhov, Kristina Asmus, Vladimir Lyubimtsev
Rus yönetmenin bu ilk filminde Çukçi adasında dedesiyle yaşayan genç balina avcısı Lyoshka arkadaşıyla internette dolaşırken webcam modelliği yapan “HollySweet999” rumuzlu kızın sitesini keşfeder. Sorduğu ilk soru “o da bizi görüyor mu?”dur. Film Lyoshka’nın bu sorunun cevabını almak üzere, tutulduğu bu sarışın kızın peşinden Amerika’ya uzanan yolculuğunu izler. İnternet gittiği her yere başka bir hayatın özlemini de getirmektedir. Kendine özgü zaman ve mekân hissinde akan, Yupik halkının etnografik özelliklerini yansıtan atmosferik, yalın bir kendini keşif hikâyesi.
MUTLULUK, 2020
Yönetmen: Bruno Merle
Oyuncular: Rita Merle, Pio Marmaï, Camille Rutherford
11 yaşındaki Tommy ile anne babası, reklamlardaki “normal” ve “mutlu” ailelere benzemezler. Kaldı ki araba çalan, uyuşturucu geçmişi olan, şakacı babası Tim’e göre normal insanlardan sakınmak gerekir çünkü onlar daima bir şeyler saklar. Artık şen şakrak yaz günleri bitmiştir. Tommy için okula başlamak, dersin ilk gününü kaçırmamak önemlidir. Adını İtalyan çift Al Bano ve Romina Power'ı ünlü eden parçadan alan Felicità (Mutluluk) sıradışı bu ailenin sıcak ve hareketli serüvenini anlatırken kara mizahıyla izleyeni ağlatma ile güldürme arasında ortada bırakıyor.
AŞK, BÜYÜ VS., 2019
Yönetmen: Ümit Ünal
Oyuncular: Ece Dizdar, Selen Uçer, Ayşenil Şamlıoğlu, Uygar Özçelik
Film, Reyhan ile Eren’in arasında bir adada başlayıp 20 yıl sonra yine aynı adada hesabı görülen bir aşk hikayesi. Eren adanın nüfuzlu ailelerinden zengin bir milletvekilinin kızı, Reyhan ise evdeki bekçinin kızıdır. Ünal’ın 12 günde Büyükada’da çektiği film geçirgen oyunculukları, iyi diyalogları ve serbest dolaşan kamerasıyla zengin-fakir perspektifi üzerinden eşcinsel bir aşkı ve bu aşktaki büyünün sahiciliğine inandırıyor. İstanbul Film Festivali’nde Altın Lale En İyi Film, En İyi Kadın Oyuncu (Selen Uçer & Ece Dizdar) ve En İyi Senaryo ödüllerini alan filmde “aşk sınır tanımıyor”.