İstanbul Valiliği “Ya Kanal Ya İstanbul” yazılı İBB’ye ait bilgilendirme afişlerini kaldırdı

AYNI GÜN RAPORLAYIP UYGULAMAYA KOYDULAR

İstanbul Valiliği “Ya Kanal Ya İstanbul” yazılı İBB’ye ait bilgilendirme afişlerini kaldırdı


İstanbul Valiliği’nin kaldırdığı “Ya Kanal Ya İstanbul” yazılı İBB’ye ait bilgilendirme afişleri, aynı gün incelendi ve toplama kararı aynı gece uygulamaya kondu. İBB yargı kararının bulunmadığı bu işlemle ilgili itirazlarını İstanbul Valiliği’ne iletti. İtirazda uygulamanın henüz İBB ile paylaşılmayan Mülkiye Müfettişliği raporuna dayandırıldığı belirtilirken, Anayasa başta olmak üzere birçok yönden hukuka aykırılık içerdiğine dikkat çekildi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), mülkiyet, hüküm ve tasarrufu altındaki reklam alanlarına dönük müdahalenin yanlış, haksız ve hukuksuz bir işlem olduğunu, bir yazıyla İstanbul Valiliği’ne bildirdi. İBB’nin bu yazısında, kendisine ait pankartların aynı gün içerisinde kaldırılmasına dönük valilik yazısının ve emniyet birimlerince tesis edilen işlemin tümüyle hukuka aykırı olduğu vurgulandı. Yazıda, İBB Meclisi tarafından çıkarılan “İstanbul Büyükşehir Belediyesi Reklam, İlan ve Tanıtım Yönetmeliği” gereğince“Yaya geçitleri ile taşıt alt ve üst geçitleri, yetki ve sorumluluk alanlarında olmak şartıyla ilgili belediyenin icraatları ve etkinliklerinin kamuya duyurulması amacıyla kullanılabilir” düzenlemesine vurgu yapıldı. İBB bu yazısında çevrenin, tarım alanlarının ve su havzalarının korunmasını sağlamanın görevleri arasında bulunduğunu belirtti. İBB ayrıca, Kanal İstanbul İşbirliği Protokolü’nden çekildiğini de bir kez daha anımsattı.

HUKUK İÇİ İŞLEME HUKU DIŞI YÖNTEM

İBB, İstanbul Valiliği’nin yaptığı işleminin hukuka içerdiğini kaydettiği itirazında, “Kanal İstanbul” bilgilendirme afişlerinin, Anayasa ve kanunlarla güvence altına alınmış savunma hakkı göz ardı edilerek kaldırıldığının altını çizdi. Söz konusu yazı ile istenilen afişlerin kaldırılmasına yönelik talebi hukuka aykırılık içerdiği gibi, yasaya ve mevzuata uygun bir işlemi, hukuka aykırı eylemlerle ortadan kaldırılmayı amaçladığı anlatıldı.

ÇEVREYİ KORUMAK İBB’NİN GÖREVİ

İBB, İstanbul Valiliği’ne, Belediye Kanun’un ilgili hükmünün anımsatarak kentte büyük bir tahribata neden olacak Kanal İstanbul’a itirazın belediyenin ödevi olduğunu ilgili maddelere atıflar yaparak anlattı. İlgili yasaların ve yönetmeliklerin açık olduğuna dikkat çekilerek “Sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak çevrenin, tarım alanlarının ve su havzalarının korunmasını sağlamak” görevinin İBB ye verildiği anımsatıldı.

İBB, bu görevin sorumluluğu ile hareket ettiğini vurguladığı yazıda Kanal İstanbul protokolünden çıkma gerekçesine işaret ederek şöyle dedi:

“Protokol’den çekilme kararımız protokolün taraflarına bildirilmiş, bugüne dek konu ile ilgili bir dava Müşavirliğimize intikal etmemiş, bunun doğal sonucu olarak çekilme işlemimiz kesinleşmiştir.

Söz konusu Kanal İstanbul Projesi ile ilgili İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın tüm kamuoyu ile paylaşılan iradesi bu projenin İstanbul’a vereceği zararlar nedeniyle yapılmasına onay verilmemesi yönünde olup, bu bağlamda; bu projeye yönelik işlemlerin iptali için konu yargıya taşınmıştır.

İdaremizin teknik birimleri, bilim insanları ve sivil toplum kuruluşlarının görüşleri; İstanbul’un yok oluşuna zemin hazırlayacak bu projenin hayata geçirilmemesi yönünde olup bu görüşlerin gerek sosyal medya kanalı gerekse görsel medya aracılığı ile kamuoyunu bilinçlendirme amaçlı paylaşılması her şeyden önce kanunlarla Belediyemize verilmiş görev, yetkilerin doğal gereğidir.”

İCRAATLARI DUYURMAK İBB’NİN HAKKIDIR

Yazıda, reklam alanları ile ilgili kanunun ilgili hükümlerine de işaret edildi. Burada, ilgili maddede “Yaya geçitleri ile taşıt alt ve üst geçitleri, yetki ve sorumluluk alanlarında olmak şartıyla ilgili belediyenin icraatları ve etkinliklerinin kamuya duyurulması amacıyla kullanılabilir” düzenlemesinin yer aldığına atıf yapılarak belediyenin bu alanlarla ilgili yetkisi ortaya konuldu.

TÜRKİYE HUKUK DEVLETİDİR

İBB, yazıda Türkiye’nin ‘Hukuk Devleti’ olduğu anımsatılarak, Anayasa’nın bireyin hukukunu güvence altında aldığına ve hukuk devleti bakımından açıklık ve şeffaflık ilkesinin önemine vurgu yapıldı. Ayrıca demokratik devlet ilkesi gereğince hizmet alanların, yapılan eylem veya işlemden etkilendiği için karar alma sürecinden haberdar olması gerektiğinin altı çizildi.