Maç boyunca kullandığı 74 hücumun 29’unu sayıya çeviren Egonu, bu sayıların 26’sını akan oyun içindeki hücumlarda buldu. İtalya’nın oyunu Egonu’ya o kadar bağımlıydı ki, bir ara yere düşmesine rağmen arkadaşları smaç vurması için topu ona yolladı. Peki, millilerimiz bu etkili silaha neden karşı koyamadı? Egonu nasıl durdurulabilirdi? Hocamız Giovanni Guidetti’nin Ebrar Karakurt’a az süre vermesi hata mıydı?

2020-21 sezonunda CEV Şampiyonlar Ligi’nin MVP’si seçilen 22 yaşındaki Paulo Egonu, Imoco Volley’de mücadele ediyor. | Foto: Reuters

FİLE ÜSTÜNDE EGONU’YA TESLİM OLDUK

22 yaşındaki Egonu 1.93 boyunda ancak, onu özel kılan şey sıçrama yüksekliği ve kol uzunluğu. Millilerimizde Egonu’nun boyuna yakın birçok sporcu var. Ama sıçrama ve kol uzunluğu sayesinde smaçlarda 344cm yüksekliğe ulaşan Egonu’ya baraj kurabilecek blok yüksekliği takımımızda mevcut değildi. Çünkü blok yüksekliği en fazla olan oyuncumuz Meryem Boz sadece 313cm’e ulaşabiliyor. Bu durumda Egonu gibi bir oyuncuya sahip rakibi püskürtebilmek için yapılacak birkaç şey kalıyor. Blok arkasında iyi savunma, etkili servis ve sıfıra yakın bireysel hata. İtalya karşısında bu üç kritik noktayı başarılı yapamadığımız için Egonu’nun smaçlarına teslim olduk.

NE YAPABİLİRDİK, NELERİ YAPAMADIK…

Her sporda olduğu gibi voleybolda da mental güç çok büyük öneme sahip. Oyun içerisinde yaptığınız birkaç basit hata sonrası oyundan düşmeniz ve etkisiz kalmanız kuvvetle muhtemel. Futbolda geniş saha ve kalabalık takım içerisinde bu ihtimalden kaçma olasılığınız yüksek. Ancak voleybol gibi 9 metrede 6 kişiyle oynanan bir sporda ne kadar kaçarsanız kaçın top gelip sizi bulur. Bu nedenle Egonu’ya atılacak servisler ve onun üzerine yapılacak hücumlarla bireysel hataya zorlayıp psikolojik olarak zorlamamız gerekirdi. Bunu başaramayınca Egonu’nun aldığı her sayı bizim oyuncularımızda olumsuz mental etkiler yarattı.

Bir diğer yöntem iyi savunma yapmaktı. Ancak blok yerleşimini oturtamamamız, arka alanda savunma yapacak oyuncuları da doğrudan etkiledi. Çünkü arkadaki oyuncular, bloğa yükselenlerin açıkta bıraktığı bölgelere yerleşerek topun gidebileceği alanları savunur. Savunmada tüm bileşenler kusursuz bir iş paylaşımı yapmadığı zaman, en ufak çatlakta bütün işleyiş bozulur ve nitekim Egonu’nun hücumlarında bu sorunu çokça yaşadık.

EBRAR’IN AZ SÜRE ALMASI

Çin karşısında 18 sayı üreten ve galibiyetin mimarlarından olan Ebrar Karakurt, İtalya karşısında maça ilk 6’da başladı. Ancak İtalya’nın hücumları karşısında defansif olarak zayıf kalması Giovanni Guidetti’yi bir tercih yapmaya zorladı ve Ebrar maçın ilerleyen dakikalarında daha az süre aldı. 21 yaşındaki Ebrar daha fazla sahada kalsaydı hücumda alacağı sayılarla defansif zaaflarını kapatabilirdi. Ama Guidetti bir tercih yaptı ve 33 yaşındaki Meryem Boz’un tecrübesine de güvenerek onu sahada tutmayı tercih etti. Bana kalırsa maç boyu 11 sayı bulan Meryem Boz fena bir oyun oynamadı. Ancak hücumdaki asıl eksikliğimiz Hande Baladın ve Meliha İsmailoğlu’nun etkisizliği oldu. İki oyuncunun toplamda 11 sayı kazandığını düşünürsek, Ebrar-Meryem tercihinden daha önemli konularımız olduğunun farkına varabiliriz.

BU İŞ DAHA BİTMEDİ

İtalya karşısında ortaya çıkan eksiklerimiz, bir sonraki maçta ABD’ye karşı alınacak önlemleri görmemiz açısından önemliydi. Ve takımın maç boyunca İtalya’nın önde olmasına aldırmadan sergilediği mücadele ve oyun tavrı bu işin burada bitmediğinin göstergesi. Özellikle Arjantin ve Rusya maçlarından alacağımız sonuçlar, turnuvadaki seyrimizi ve kaderimizi belirleyecek. İnanıyoruz, güveniyoruz…