İttifak kazanlarından gelen kaynama sesleri!..

Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı gelirse sizin tavrınız ne olur?

İttifak kazanlarından gelen kaynama sesleri!..


İttifak kazanlarından gelen kaynama sesleri!..
Ahmet Takan  yazdı...

Ara sıra da olsa çok gizli kapaklı bilgilere sahip olmak gerekmez…

Siyasette kritik gelişmeleri, günlük akışı takip ederek ve alt alta sıralayarak rahatlıkla okuyabiliriz. İşte bu süreçlerden birine önceki gün (Pazartesi) akşam ve dün (Salı) sabah şahit olduk. İYİ Parti lideri Meral Akşener, TV100’de katıldığı  programda “Kılıçdaroğlu aday olursa nasıl tavır alırsınız?” sorusuna, “Herkesin aday gösterdiği bir kişi reddedilir mi?” cevabını verdi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, FOX TV’de  sabah programında Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmalarına ilişkin, “Her CHP’linin adayı kendi partisinin genel başkanıdır” dedi…

Bir süredir, Cumhur İttifakı’nın yandaşları, Meral Akşener’in  Cumhurbaşkanı adayının Ekrem İmamoğlu olduğunu iddia ediyorlardı. Senaryo üzerine senaryo yazılıyordu. Sanırım, akşamdan sabaha fotoğraf biraz daha netleşti. Kemal Kılıçdaroğlu çok istekli göründüğü adaylık pozisyonunda önemli bir virajı döndü. Görebilmek için, önce Meral Akşener’in önceki akşam, sorulara verdiği yanıtlara bakalım:

Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı gelirse sizin tavrınız ne olur?

– Herkesin aday gösterdiği bir insan reddedilir mi? Elbette reddedilemez ama benim adaylıktan feragat etmek önceden bunu ilan etmek isteğimin arka planında tek adayla gitme talebinin olduğunu söylemeye çalıştım.

Çünkü birden fazla adayla gidildiğinde önce birbirinizle rekabet ediyorsunuz, sonra ikinci tura kalmak için gayretiniz var. İkinci tura kalabildikten sonra Cumhur İttifakı’nın adayıyla rekabete doğru gidiyorsunuz. Bunu da biz tecrübe ettik. Bunun da yanlış olduğunu söyleyebilmek için ve o birlikteliği daha rahat sağlayabilmek için bunu bu kadar önceden ilan ettim.

– Kılıçdaroğlu sizce seçilir mi?”

-Bütün herkesin ittifak ettiği bir aday niye seçilmesin. Hepimizin fevkalade çalıştığı bir sistemde elbette seçilir. Tek adayla gittik ve 13. Cumhurbaşkanı kesinlikle Millet İttifakı’nın olacak. Bir şey daha var gözden kaçan. Bu sistemin değişmesi için birincisi cumhurbaşkanlığını alacağız ikincisi Meclis’te makul bir çoğunluk alacağız. Yani 301 alacağız, 360 alacağız, mümkün olursa 400 alacağız. Onun da çalışmasının yapılması gerekiyor.

★★★

Şimdi, dün sabah Ekrem İmamoğlu’nun ifadelerini hatırlatalım:

★★★

İşte tam bu kritik noktaya çok hassas bir virgül koymak istiyorum. Neden?.. Çünkü, geçmişteki siyaset gözlem tecrübelerime göre, Ekrem İmamoğlu’nun tüm kartlarını açmadığını düşünüyorum.

Şöyle:

2002 yılı, henüz seçim arifesindeyiz. AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan siyasi yasaklı… Abdullah Gül’e Başbakanlık sözü verdiğini bilen az sayıda kişilerden biriyim. Bir gün, Abdullah Gül, Tayyip Erdoğan ile görüşmesinden sonra genel merkezdeki odasına bet beniz atmış sapsarı bir suratla indi. Ne olduğunu sorduğumda, görüşmenin detaylarını anlatarak, o zaman parti genel sekreterliğini yürüten Abdullatif Şener’in Erdoğan’dan Başbakanlığı istediğini söyledi. Fazla detaya gerek yok… Buna benzer bir olaya da ilk AKP hükümeti kurulması esnasında Bülent Arınç’ı ikna çabalarında şahit olmuştum.

Siyaset, çoğu zaman çetin pazarlık işidir. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, dün itibarıyla Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanlığı adaylığında çok şanslı bir pozisyona geçti gibi görünüyor. Ama bu işin bir de aması var!.. Aklımdaki deli soru; ya Kemal Kılıçdaroğlu, yarın bir gün “Ben aday değilim” derse… O zaman çarşı pazar karışır mı, karışmaz mı?..

★★★

Saray iktidarında da bir şeyler oluyor… Yine güncel olayları bir biri ardına ekleyelim:

Sarayın ‘ilk 5’ listesindeki iş insanı Nihat Özdemir de Türkiye Futbol Federasyonu  başkanlığından istifa etti.  Özdemir, istifa gerekçelerini Posta gazetesine anlatırken “Başakşehir Başkanı Göksel Gümüşdağ istifa sürecinde etken olmuştur. İstediğini yapmadım. Birçok yerde Fenerbahçe ve Galatasaray’ın istifamda rol oynadığı yazılsa da bunun aslı astarı yok” dedi. Kimdir Göksel Gümüşdağ ?.. Bilmeyeniniz yoktur ama yine de kısaca hatırlatalım; kökten AKP’li Göksel Gümüşdağ, Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın yeğeni ile evli. Sarayın en iç kabine üyelerinden biri!.. Özdemir, bu açıklamayı yapmadan önce 10 porsiyon ciğer yemiş olabilir mi?.. Yoksa başka bir şeyler mi var!..

Kameraları, Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı MHP’ye çevirelim. Önceki gün gündeme düştü:

-MHP, ‘ahlaki yozlaşmanın önlenmesi ve temiz siyaset için’ hazırladığı siyasi etik yasa tasarısını Meclis’e sunmaya hazırlanıyor. Benzer bir girişimi 2015 yılında yapan Ahmet Davutoğlu hem Başbakanlık koltuğundan olmuş hem de AKP ile yollarını ayırmıştı.

-MHP Siyasi Etik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cengiz Şahin, partinin yayın organı Türkgün gazetesinden Bahadır Çoban’a yaptığı açıklamada MHP’nin ahlaki yozlaşmanın önlenmesi ve temiz siyaset alt yapısının temeli olan etik ilke ve davranışların yerleştirilmesini önemsediğini söyledi.

★★★

Hiçbir şey olmuyormuş gibi gözüksede bir şeylerin olduğu kesin!..

★★★

https://www.korkusuz.com.tr/ittifak-kazanlarindan-gelen-kaynama-sesleri.html

AHMET TAKAN / KORKUSUZ