İZMİRLİ ŞAİR FATMA ARAS’IN 9. KİTABI OLDUĞU GİBİ YAYIMLANDI
Toprağının yağmur sonrası kokusunu, okuyanların dimağından kalbine aşk ile indirmeye çalışıyor; hem de olduğu gibi…
İZMİRLİ ŞAİR FATMA ARAS’IN 9. KİTABI OLDUĞU GİBİ YAYIMLANDI
İzmir’de yaşamını ve edebiyat hayatını yaşayan Fatma Aras’ın “Olduğu Gibi” isimli kitabı Temren Yayınları tarafından yayımlandı.
Fatma ARAS, Azeri kökenli, Iğdır’da doğmuş ama İzmir’i büyüdüğü evi olarak gören bir şairdir. Olduğu gibi kitabı, önceki kitaplarının birikiminin doğal sonucu olarak daha aşkın bir söyleyiş, daha tutkulu ve daha isyankar dizelerle vücut bulmuş. Sanki çölde kalanlara vaha, kutuplarda yaşayanlara ateş gibi bir hayat suflesi, bir can nefesi…
Fatma Aras, « Olduğu Gibi » kitabında ; hüznün ve acının gözyaşıyla karıldığı bir ruh coğrafyasından seslenirken okura, aynı zamanda isyanın kızılını umudun ve direnişin yeşiline döndürmeye çabalıyor. Dolaba kapatılmış, karanlıklar içinde kalmış ürkek ve çaresiz bir çocuk gibi bu günün insanı. İşte o dolabın anahtar deliğinden sızdırmaya çalıştığı bir parça aydınlık, gün ışığı Fatma Aras’ın.
Toprağının yağmur sonrası kokusunu, okuyanların dimağından kalbine aşk ile indirmeye çalışıyor; hem de olduğu gibi…
Kitaptan Şiirler:
SENSİZLİĞİN TAM ÖNÜ
Bakıyorum
sensizliğin tam önü
yeni yeni serpilen bir karanlık.
Saçlarım kıvırcık, kirpiklerim gök yolu
birisi rüzgâr toplar, diğeri bulut sağar
bileklerimde bilmem kaç hüzün halhal
içimi oydu zaman
attığın konumlar puslu sevgilim
sen yoldun, ben yolcu
ben sende hiç yürümedim ki!
Adımlarım kısa, yalnızlık uzun
herkesin bir adresi var dünyada
beni dağlara sorun.
Ah sevgilim!
sen tüneldin, ben kayıp
ben senden hiç çıkamadım ki!
s.60
KAN ÇAĞIRDI
Senli benli olmuşuz bir bıçağın ağzında
kaydı kayacak daldığım yıldız
bendeki düşüş de öyle işte
içimdeki acıya gözlerim hep çerçeve.
Baktım gökler de boşalmış
ellerimde duruyor uçurduğum kuş izi
yaradan öte bir şey çoğalmadan azalmak
aklımda sayfa açıp acıları kaydettim
sana giden ana yol karanlığa açıldı.
Güçtür anılarla oyalanmak
deliliğim Petro ile yarışır, bilirsin
kurşun sıktım anılara dağıldı
göçmen kuşlara karıştı yüzümüz
dağda güller incinmişti.
Karabağ’da kan çağırdı, kül bağırdı
yasaklara doğduk biz
bir hayalin yamacında suya ateş mayaladık.