Kabil'de doğum hastanesine saldırı sonrası öksüz kalan bebekleri emziren anne: Firuze Ömer
Bebeğini emzirirken, saldırı yüzünden öksüz kalan bebeklerden başka bir şey düşünemiyordu.
Salı günü, Afganistan'ın başkenti Kabil'deki bir doğum hastanesine militanların düzenlediği saldırıda, aralarında yeni doğmuş bebeklerin, annelerin ve hemşirelerin de bulunduğu en az 24 kişi, acımasızca öldürüldü.
27 yaşındaki Firuze, saldırıyı televizyondan duymuştu. Arkadaşlarıyla konuştuktan ve sosyal medyadaki fotoğrafları gördükten sonra tablonun ne kadar ağır olduğunu anladı.
Kendisinin de 4 aylık bir erkek bebeği var.
Bebeğini emzirirken, saldırı yüzünden öksüz kalan bebeklerden başka bir şey düşünemiyordu.
Merhamet ve cesaret
Bebeklere yardım etmek için hastaneye gitmeye karar verdi Firuze.
Daha sonra olanlarsa merhamet ve cesaret örneğiydi.
Firuze, "İftar saati yaklaşırken, eşime hastanedeki bebeklere yardımcı olma niyetimden söz ettim" diyor.
Eşi Firuze'nin önerisini hemen kabul etti ve bebeklerine bakacağını söyledi.
O zamana dek Afgan özel güçleri, 100 kadın ve çocuğun saldırıya uğradığı Daşt-i Barçi Hastanesi'nden, Firuze'nin evine iki kilometre mesafedeki Atatürk Çocuk Hastanesi'ne taşımıştı.
Hastane 1991 yılında Afganistan ve Türkiye sağlık bakanlıkları arasındaki anlaşmayla kurulmuştu.
Ağlayan bebekler
Firuze'nin arabayla kat ettiği mesafe kısa olabilir ancak acımasız saldırı nedeniyle travma yaşayan ve korkmuş bir kentte bu yolculuk aynı zamanda riskli de.
"Hastaneye gittiğimde 20 kadar bebek gördüm. Bazıları yaralıydı. Hemşirelerle konuştum ve bana çok ağlayan bebekleri emzirmemi söylediler."
Firuze daha sonra, arka arkaya dört bebeği emzirdi.
O hastaneye gelmeden önce, hemşireler bebekleri süt tozundan yapılmış mamayla doyurmaya çalışıyordu.
Firuze, "Bazı bebekler o sütü içmeyi reddediyordu" diyor.
Sakinleştirici etki
Bebeklere bir yaşam eli uzattı Firuze. "Emzirdiğimde, üzerinde sakinleştirici bir etkisi oldu. Onlara yardım edebildiğim için mutluydum. İki saat kadar sonra kendi oğlumu emzirdim" diyor.
Firuze yaşadıklarını sosyal medyada paylaştı ve diğer annelere de hastanede ağlayan bebekler için aynısını yapma çağrısında bulundu.
Bazı kadınların gönüllü olup, bebekleri emzirdiklerini anlatıyor.
Firuze, saldırının yaşandığı günün gecesi ve iki gün sonra da hastaneyi ziyaret etti.
Bunun, eşinin kendisine verdiği tam teşvik ve destekle mümkün olabildiğini söylüyor.
'Savaş suçu'
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün "savaş suçu" diye tanımladığı saldırının sorumluluğunu henüz üstlenen olmadı.
Afganistan yönetimi, orduya saldırganları bulma emri verdi.
Ülkenin başkenti Kabil son 40 yılda çok fazla şiddet, savaş ve çatışma gördü.
Ancak annelerin ve yeni doğmuş çocukların katledilmesi, en kötü şiddet olaylarından biri olarak hafızalarda kalacak.
Firuze, ülkesinde hiç sonu gelmeyecekmiş gibi görünen şiddetten bıktığını söylüyor.
"Anneleri sarılacakken, bu bebekleri bir hastanede, yabancılar besliyor" diyor.
Psikiyatri eğitimi alan Firuze, Afgan ailelerin yaşadığı derin yaraları ve acıyı tedavi etmek için toplumda aktif bir rol oynamak istiyor.
'Bir bebeği büyütmek beni memnun eder'
Firuze ve bir grup arkadaşı, bebekler için bez ve anne sütüyle beslenemeyen çocuklara süt tozu alabilmek için para topladılar.
Yaralılar dışındaki bebekler Atatürk Çocuk Hastanesi'nden taburcu edildi.
Ancak Firuze artık aileleri olmayan çocukların durumundan kaygılı.
"Önceliğim öksüz kalan çocuklar olacak" diyor ve ekliyor:
"Bir bebeğin sorumluluğunu alıp, oğlumla birlikte büyütmekten memnun olacağım."
BBC TÜRKÇE