Kamalak: AK Parti’nin 94 ruhuna dönmesi mümkün değil
“ORADAKİLER VATAN EVLATLARININ KURMUŞ OLDUKLARI PARTİLERDİR”
Kamalak: AK Parti’nin 94 ruhuna dönmesi mümkün değil
Saadet Partisi eski Genel Başkanı Mustafa Kamalak, AK Parti’nin 94 ruhuna dönmesinin mümkün olmadığını ifade ederek, "Vebali büyük olanla ittifak yapılmaz" sözleri için binlerce Saadet Partilinin teşekkür ettiğini ve parti içinde Cumhur İttifakı'na yönelim olmadığını söyledi.
Saadet Partisi eski Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Halk TV’de AK Parti de dahil 9 partinin temsilcilerinin katıldığı ancak MHP’nin katılım sağlamadığı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı anma töreniyle ilgili açıklamalarda bulundu.
“ORADAKİLER VATAN EVLATLARININ KURMUŞ OLDUKLARI PARTİLERDİR”
Necmettin Erbakan’ın “Asla unutmayınız ki hepimiz bu milletin evlatlarıyız” sözlerini hatırlatan Kamalak, şu ifadeleri kullandı:
Orada milletin evlatlarının oluşturduğu siyasi partilerin genel başkanları, 9 partinin genel başkanı orada idi. Ben MHP’nin de orada olmasını isterdim.
O münasebetle o partinin, bu partinin orada olmasından dolayı memnuniyet duyduk. Keşke MHP de orada olsaydı. Davet edilmiş olması lazım.
KIBRIS BARIŞ HAREKATI’NI ÖRNEK GÖSTERDİ
“Bizim söylemimizde, yolumuzda, programımızda bir değişiklik yoktur” diyen Kamalak, Milli Görüş’ün 70’li yıllardaki ittifakını örneklendirerek şunları söyledi:
O günkü belirli bir muhalefet anlayışına göre bu aşağı yukarı komünizmayı temsil ediyordu. Milli Selamet Partisi sağda idi. Birilerinin ifadesine göre şeriatı temsil ediyordu.
Merhum Demirel’in şu benzetmesi vardı: ‘Bakmayın bunların şeriatçı-komünist olduğuna, -özellikle Milli Selamet’i eleştiriyordu- bunların dışı yeşil, içi kırmızı’ diyordu.
Dışları şeriatı gösteriyor gibi ama içleri komünisttir manasına gelecek şekilde… O ‘dışı yeşil, içi kırmızı’ olan koalisyon kanaatimizce Cumhuriyet döneminin en şanlı zaferini, Kıbrıs Barış Harekatı’nı gerçekleştirdi.
AK PARTİ’NİN 94 RUHUNA DÖNMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Erdoğan’ın ’94 ruhu’ göndermesine değinen Kamalak, şöyle konuştu:
Orada AK Parti ile ittifak yahut koalisyon konuşulmadı. Kanaatimce sayın genel başkanımız Temel bey, en anlamlı konuşmayı yaptı orada.
94 ruhu, milli görüş ruhudur. O ruh, fakiri fukarayı kucaklayan bir ruhtur. Ben o ruha dönmek istiyorum demekle o ruha dönülmez. O ruh bambaşka bir ruh.
Milli görüş ekipleri gecekonduları ziyaret ediyordu sessiz sedasız. Oralara erzaklar taşıyordu.
Kahvehanelere, kafetaryalara hatta genelevlere oradaki insanların acısını, ıstırabını görmek için gidiyordu. Refah Partisi en güçlü olduğu döneme erişemedi.
Tabiri caizse dağın eteklerinde yolu kesildi. Zirveye tırmanmasına müsaade edilmedi.
AK Parti’nin 94 ruhuna dönmesi kanaatimce mümkün değildir. Ne yaparsa yapsın mümkün değildir.
“TÖVBE Mİ ETTİK DİYECEKLER?”
AK Parti’ye yönelik eleştirilerini sürdüren Kamalak, şunları söyledi:
AK Parti gecekondulara yönelip 94 öncesinde olduğu gibi sizleri kucaklamaya geldik diyebilir mi?
İsmi birtakım yolsuzluğa bulaşmış olan kişileri o sokaklara gönderebilir mi?
94’te Refah Partisi bir takım belediyeleri kazanınca, belediyelerin kapısına ‘rüşvet alan da veren de lanetlenmiştir’ tabelaları asmıştır. O tabelaları kim indirdi?
Şimdi tekrar asacağız, tövbe ettik mi diyecekler? Keşke dönebilseler. Ben oraya dönebileceklerini, o ruhu tekrar yakalayabileceklerini sanmıyorum.
“BİNLERCE PARTİLİ ARAYIP TEŞEKKÜR ETTİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Oğuzhan Asiltürk ile görüşmesi sonrası Saadet Partisi içinde Cumhur İttifak’ına yönelen bir kesim olmadığını net bir dille ifade eden Kamalak, şu ifadeleri kullandı:
Tam aksine belki de binlerce parti mensubu beni aradı. ‘Vebali büyük olan ile ittifak yapılamaz’ sözleri için ‘yüreğimize su serptiniz’ dediler. Bu sözleri derken bugün de aynı kanaatteyim.
Eğer Saadet Partisi AK Parti ile ittifak yapacak olursa kanaatimce ülke daha bir gerilir. Ülke iki kampa ayrılmış olur.
Fiilen bir tarafta Cumhur İttifakı yanı mütedeyyin insanların toplandığı kamp. Buna karşılık ikinci kamp solcular, komünistler, bölücülerle iş birliği içinde olan kamp.
Buna kanaatimce hiçbirimizin hakkı yoktur. Bu ülkenin çatışmaya, bölünmeye tahammülü yoktur. Böyle bir kamplaşma ülkeyi bölünmeye, çatışmaya götürür. Hepimiz bu milletin evlatlarıyız.
“AK PARTİ’NİN BÜYÜK VEBALİ VARDIR”
“Vebali büyük olan ile ittifak yapılamaz” sözlerini daha da detaylandıran Kamalak, şöyle konuştu:
Suriye’nin bu hale düşürülmesinde kanaatimce AK Parti’nin büyük vebali vardır. Irak’ın bu hale gelmesinde AK Parti’nin büyük vebalinin olduğunu düşünüyorum.
1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı’nı yaptığımız zaman bize destek veren tek kardeş ülke Libya ve onun lidderi Kaddafi idi.
Libya’nın bölünüp parçalanmasında, Kaddafi’nin linç edilmesinde AK Parti’nin büyük vebalinin olduğunu düşünüyorum.
Çözüm sürecinde milli görüşün tek temsilcisi olan Saadet Partisi uyardı. Siz bir kesimi hem terörist olarak suçluyorsunuz hem de bunlarla oturup müzakerede bulunuyorsunuz.
Teröristle müzakere değil mücadele edilir dedik. Müzakerenin yeri Oslo, İmralı hele hele Kandil hiç değil, TBMM’dir dedik.
Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkenin ana muhalefet partisidir. CHP ile müzakere etmeyeceksek bir milli sıkıntıyı, terör olayını kiminle müzakere edeceğiz?
“O İLLER BELKİ DE SİYONİZME VERİLECEKTİR”
“Fay hattını oluşturan Sivas’ın doğusu ile Mersin’in doğusundaki kısım bir zamanlar bu ülkenin en güvenli bölgesiydi” diye devam eden Kamalak, şöyle konuştu:
O bölgeler Milli Görüş’ün kalesiydi. Diyarbakır ve diğer iller Refah Partisi’nin belediye başkanlıklarını kazandığı illerimizin başında geliyordu. Bizden koparıldı, AK Parti’ye verildi.
AK Parti’den koparılıp şu an şeytanlaştırılmış diye ifade edilen başka bir partiye verildi.
Emin olun yarın oradan da koparılacak, belki de İsrail’e, siyonizme verilecektir. Biz onun için diyoruz vebali büyük olanla ittifak yapılamaz diye.
KARAR