Kanser Tedavisinde Moral-Motivasyonun Yeri Nedir?
Tedavisi Olmayan Hastalık Yoktur
Kanser Tedavisinde Moral-Motivasyonun Yeri Nedir?
www.iyipsikolog.com.tr
Fitoterapi uzmanı Dr. Şenol Şensoy kanser tedavisinde ana unsurlarından birinin moral-motivasyon olduğunu belirtti.
Kanser, ülkemizde toplam ölümlerin % 20’sini kapsıyor. Her yıl 100 binden fazla insanımızı kaybediyoruz. Dolayısıyla bir kişi kanser olduğu zaman büyük bir endişe ve korkuya kapılıyor. Sanki tedavisi mümkün olmayan bir hastalıkmış gibi bu hastalığa yakalandığımız zaman artık ölüme daha yakınlaşmış gibi algılıyoruz.
Tedavisi Olmayan Hastalık Yoktur
Burada motivasyon çok önemli. Tedavisi olmayan bir hastalık yoktur, öncelikle bunu kabullenmemiz lazım. Ve her kanser hastasının da hastalığa yakalandıktan sonra, teşhisi ile ilgili bilgi sahibi olduktan sonra mutlaka bu hastalığı yeneceğim ve iyileşeceğim umudu ile, bakışı ile mücadeleye başlaması gerekiyor.
4. Evre Bir Kanser Hastasının Sözleri
Dünya Sağlık Örgütü’nün internet sitesinde 4. evre bir kanser hastasının sözlerine yer verilmiş. Onun ifadesi şöyle: “Ben kanser oldum ama benim ölüm sebebim kanserden olmayacak, ben bunu hissettim ve mücadele ettim, savaştım, kazandım.”
Kanser hastalarına şunu diyebiliriz: Siz de umutsuzluğa kapılmayın savaşın. Hastalığı yenmek için mutlaka o iradeyi o mücadeleyi ortaya koymak gerekir. Tedavi yöntemleri bunun yanında ikincil faktörlerdir. Bunu bu şekilde kabullenmeliyiz. Bir kişi eğer hastalığı yenme konusunda inancında bir sıkıntı varsa o hasta tedavi konusunda çok zorlanacaktır.
Modern Teknikler ve Fitoterapi
Tıbbi teknikler, kemoterapi, radyoterapi, akıllı ilaç gibi modern çalışmalar sürse de fitoterapi bunların yanında asla eksik bırakılmaması gereken bir unsurdur. Çünkü fitoterapi tamamlayıcı ve geleneksel bir tedavi yöntemidir. Fitoterapi konusunda bizim binlerce yıllık, insanlık tarihi kadar eski bir bilgi birikime sahibiz. Bitkisel tedavinin bugün çok yaygın kullandığımız kemoterapi ve radyoterapinin etkilerini artırıcı özellikleri var. Dolayısıyla tedavi şansımızı yükseltiyor. Tedaviye başlayan hastalar kemoterapi ve radyoterapinin yan etkilerini yaşıyor. Yine fitoterapinin bu yan etkileri ortadan kaldırıcı veya minimize edici özellikleri var. Hastalığın tedavi sürecinde kanser hücreleri kemoterapi ve radyoterapiye direnç geliştirebiliyor. Biz hastalarımızın ciddi bir kısmında bu durumla karşılaşıyoruz. Tıbbi bitkilerin bu direnci ortadan kaldırıcı özellikleri var. Bu kadar etkili mekanizmaları varken bizim fitoterapiden faydalanmamamız çok büyük bir eksiklik olur.